Koronavirüs’ün ülkemizde görüldüğü mart ayından bu tarafa üzerinden yaklaşık 10 ay geçti. Esnafa ve dar gelirliye pandemiden direk ya da dolaylı yönden etkilenen kesime somut anlamda destek sağlanmadı. Karşılıksız para basarak verdiğiniz krediler destek sayılmaz. Zira kredi ödemeleri başladı insanlar kara kara düşünüyor bu krediler nasıl ödenecek? Esnafı, işçiyi ve dar gelirliyi adeta kaderiyle baş başa bırakıp ne haliniz varsa görün der gibi. 10 ayın sonunda iktidar esnafa gelir ve kira desteği adı altında açıkladığı paket, esnafın yaşadığı gelir kaybını çözmekten çok uzak olmakla birlikte bu açıklanan paket esnafla dalga geçmektir. Esnafa ayda 3 ay süreyle sadece 1000 TL destek vermek, esnafın 10 aydır ne yaşadığını, evine nasıl ekmek götürdüğünü, içinde bulunduğu durumu hiç anlamamaktır. Esnafa yapılan destekle ilgili yandaş televizyon kanallarında yapılan esnaf röportajlarında bile esnaf memnuniyetsizliğini dile getiriyor, yapılacak olan bu yardımların devede kulak olduğunu söylüyor. Bizi kıskandığını iddia ettiğiniz batılı ülkeler trilyon dolara varan destek paketleri açıklarken, bize acı reçete düşüyor. Battı denilen Yunanistan esnafının vergi borçlarını, kira ve faturalarını kendisi üstlendi. El insaf… Buradan çıkan sonuç AKP’nin Türkiye’deki dükkan kiralarından ya haberi yok ya da esnafla dalga geçiyor. Köy bakkalına gidin bakın kirası en az 500 TL’dir. Hadi kirasını verdiniz esnaf evini nasıl geçindirecek? Vergisini nasıl ödeyecek? Elektrik, doğalgaz, su, telefon, internet gibi zaruri ödemesi gereken faturaları nasıl ödeyecek? Market-Pazar alışverişini neyle karşılayacak? Bunlara benzer onlarca sorun…
Biraz insaf yahu! Biraz empati yapın lütfen. Sarayda şatafat içinde, canlı müzik eşliğinde gününü gün edip halktan bir haber yaşarsanız gerçekleri göremezsiniz. Size tavsiyem arada bir çarşıya pazara gidin, birkaç esnafla görüşün bakın bakalım vatandaş ne halde? Tabi gerçekleri görmek isterseniz. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Gemi su alıyor. Algı ile yönetilen ülke ekonomide, sağlıkta, eğitimde, adalette, sosyal hayatta ve daha birçok konuda sos veriyor. Siz ileri demokrasi deseniz de tek adam rejimi ülkeye ziyadesiyle zarar verdi, vermeye de devam ediyor. Oysa bizim ihtiyacımız olan güçlendirilmiş parlamenter sistemdir. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstün olduğu, adil ve hesap verebilir yönetim, kamu kurumlarında yandaş değil liyakatli ve ahlaklı bürokratlar, gerçek anlamda yerli ve milli politikalar ve en önemlisi huzur iklimi. Gerçekten çok özledik. Bunları yapmak çok mu zor?