İstanbul Vakfı bünyesinde başlatılan 'Büyüt Hayallerini' projesinin 'İlham Veren Adımlar Buluşması'nın ilkine İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile eşi Dilek Kaya İmamoğlu ev sahipliği yaptı. Ekrem İmamoğlu, “Kız-erkek bütün çocuklarımızın eğitim almalarını sağlamak hepimizin boynunun borcudur” dedi.
İstanbul Vakfı'nın "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" kapsamındaki etkinlik İstanbul Kongre Merkezi Üsküdar Salonu’nda yapıldı. Törene, “Büyüt Hayallerini” bursiyerleri ile İBB’nin kız yurtlarında yerleşen öğrenciler davetli olarak katıldı.
Dilek Kaya İmamoğlu'nun öncülüğünde İstanbul Vakfı bünyesinde başlatılan ‘Büyüt Hayallerini’ projesi kapsamındaki 'İlham Veren Adımlar Buluşması'nda İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da bir konuşma yaptı. İmamoğlu, şunları söyledi:
BÜYÜK BİR MÜCADELE GEREKEN ORTAMDAYIZ: Anlamlı bir günün arifesindeyiz. Bugün sizlerle bir arada olmak benim için de çok büyük bir keyif ve onur. Bu sabah İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin eh meclis salonunda muhtarlarımız, kadın muhtarlarımız ve kadın meclis üyelerimizle bir aradaydık. Baktığınızda kadın yönetici, kadın milletvekili ve muhtar sayısı ile İBB Meclisi'ndeki kadın oranları yüzde 17-20 arasında. Tabii bu oran yakışmıyor bize. Yani kadının toplumda eşitliği meselesi bir insan hakları meselesi. Bu özel bir durum değil olması gereken. O bakımdan gerçekten büyük bir mücadele gereken ortamdayız. Yani tabiri caizse işin başındayız. Bu duygularla Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün arifesinde ortak duyguyla burada buluştuk.
KADIN HALA AYNI MÜCADELEYİ VERİYOR: Kadın, toplum içindeki yerinin güçlenmesi, eşit haklara sahip olabilmesi için tarih boyunca mücadele verdi. Bugün 21’inci yüzyılın 2022 yılında hala bunu konuşuyor olmaktan biraz utanmalıyız diye düşünüyorum. 21. yüzyılın 2022 yılına savaş ne kadar yakışmıyorsa kadının da bu mücadeleyi hala veriliyor olması gerçekten üzüntü verici bir durum.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NDEN ÇIKILMA KARARINDA DA GÖRDÜK: Dünyada kadınların büyük mücadelelerle elde ettikleri hakka dahi müdahale eden zihniyetin varlığını biliyoruz. Bunun en yakın örneğini ne yazık ki ülkemizde. İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılma kararında da gördük. Bunu anlamak mümkün değil. Bu nedenle kadın mücadelesi nesilden nesile güçlenerek devam etmeli. Bu noktada özellikle yeni gelen genç kadın nesline örnek oluşturan, onların önünü açan mücadelesiyle kadınların haklarına ulaşmasını sağlayan öncü kadınlar, çok ama çok önem taşıyor. Onları incelemek, anlamak, yola çıkmış ve hayal kurmuş genç kızların önlerinde aslında hiçbir engel tanımamaları gerektiğini ortaya koymak.
KADINLARIN ÖNLERİNE ÇIKARILAN ENGELLERİ KALDIRMALI: Başarıyı elde etmiş kadınlar ve onların attığı adımlar genç nesillere ilham verdi. Vermeye devam ediyor. Kadın hareketinin katlarına daha güçlü özellikle ve adımlarla ilerlemesini sağladığı gibi daha güçlü bir biçimde büyüyen bir güçle kadınların daha kararlı olmalarını da sağlıyor. Kız çocuklarımızın özellikle geleceğe dair hayaller kurduğunu, bu hayallerini gerçekleştirme yolunda umutla ve inançla ilerleyebildiği de bir toplum olmalıyız. Kadınların önlerine çıkarılan engelleri kaldırmalı, aksine hedeflerine ulaşabilmeleri için onlara destek olmalıyız. Bu desteğin en değerli ayaklarından birinin de elbette ki eğitim olduğunu hepimiz biliyoruz. Kız çocuklarının iyi eğitime ulaşabilmesi çağdaş aydın ve gelişmiş bir toplumun net olarak temelini oluşturur.
DAHA ÇOK GENÇ KIZIN HAYATINA DOKUNMALIYIZ: Bu açıdan burada ‘Büyüt Hayallerini’ projesinden elde edilen gelirlerle eğitimine destek olunan pırıl pırıl genç hanımefendileri, genç kızları görüyorum ve büyük de mutluluk duyuyorum. Açıkçası çok değerli iş olmuş. Sayısının büyümesini, gücünün artmasını diliyorum. Bu güzel adımı atan ve bunu büyüten sevgili eşimi Dileği ve onun yakın çalışma arkadaşlarını da yürekten kutluyorum açıkçası. Daha çok genç kızın hayatına dokunmalıyız. Bu memlekette kızlarımızın okuduğu zaman, iyi eğitim aldıkları zaman, iyi meslek sahibi oldukları zaman toplumun dayanıklılığı, toplumun gücünün daha iyi bir yere varacağını net olarak biliyoruz ve buna inanıyoruz. Toplumda, özellikle cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusunda da başta biz yöneticilere çok önemli bir görev düşüyor.
ATATÜRK'E NE KADAR MİNNET DUYSAK AZDIR: Belediyemiz tarihinde, ilk kez öğrenci yurdumuz oldu ve burada önceliği kız öğrencilerimize tanıdık. Şu anda 625 kız öğrenciye ev sahipliği yapmanın da mutluluğunu yaşıyoruz. 5 bin öğrenciyi ağırlayacak yurt kapasitesine sahip bir belediye olmak istiyoruz. İBB tarihinde bu bir ilk. 50 bin öğrenciye burs veriyoruz. Ne kadarı kadın ne kadarı erkek diye merak ettim sordum. Yüzde 56’ya yakın kız öğrencilerimize burs veriyormuşuz. Eğer işi doğasına ve adaletine bıraktığımızda eşitlik sağlanıyor, hatta kadınların bir adım öne geçtiğini görüyoruz. Tarih boyunca kadın hareketine yön veren bütün kıymetli isimleri minnetle anıyorum. Dünyaya öncü olma konusunda, Türkiye'mizin o ilk yıllarında, Cumhuriyet’imizin o ilk yıllarında cesaretle kadının hem toplumdaki yerine hem seçme seçilme hakkından davranışlarıyla ve kadına gösterdiği büyük ilgiyle ve onlara verdiği cesaretle, hepimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ne kadar minnet duysak azdır diye düşünüyorum. Kendisine teşekkür ediyoruz.
HER KIZ ÇOCUĞU EŞİT OLARAK DÜNYAYA GELİR: Her kız çocuğu eşit olarak dünyaya gelir. Kız-erkek ayırt etmeksizin, eşit doğan bütün çocuklarımızı, bütün kızlarımızın eşit haklarla beraber bu ülkede eğitim almalarını sağlamak, hepimizin boynunun borcudur. Bu mücadeleyi vereceğimize hepinizin huzurunda söz veriyorum. Asla bundan vazgeçmeyeceğiz. Bu konuda kendi yaşamımda da bu tür süreçlerin örneği olan ve büyük katkılarla bu mücadeleye katılan kıymetli eşime, Dilek’e de yürekten teşekkür ediyorum. Ona da başarılar diliyorum. Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz kutlu olsun.
7 KADIN 7 HİKÂYE
Ekrem İmamoğlu’nun konuşmasının ardından alanında uzman 7 konuk kadın, kendi başarı hikayelerini; müzik, dans ve kareografi eşliğinde canlandırdı.
Kendi hikayelerini anlatan 7 isim; Judith Malika Liberman (yazar, masal anlatıcısı, öğretmen), Aysun Tecir (Karaköy Tüneli’nin ilk kadın vatmanı), Doğa Taşlardan (bağımsız araştırmacı), Gökhan Çınar (klinik psikolog, yazar, program yapımcısı-sunucusu), Altın Mimir (avukat), Özlem Cankurtaran (tıp doktoru, göğüs cerrahı) ve Münteha Adalı (girişimci, iş insanı) oldu. Bugüne kadar 100.000 adetle 4. baskıya ulaşan “İlham Veren Adımlar” kitabının geliriyle, 300 kız öğrenciye eğitim bursu desteği sağlandı. 300 öğrenciye umut olan kitapta, Türkiye’de yaşamış ve yaşamakta olan 40 kadının başarı hikayesini, 40 değerli isim kaleme aldı.