Muğla’da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in öldürülmesinin ardından kadın cinayetleri bir kez daha gündeme geldi. Yargının kadın cinayetlerini önlemek konusunda yetersiz kaldığı eleştirilerinin yanında Adale Bakanlığı 2019 Adli Sicil İstatistikleri’ne göre kadınların cinsel ve fiziksel şiddet şikayetlerinin çoğu takipsizlikle sonuçlanıyor.
2019 yılında Türkiye genelinde kadına yönelik şiddetle ilgili 4 bin 76 suç duyurusu geldi. Savcılıklar bu suç duyurularının yüzde 82,4’nü yani 3 bin 357’sine “kovuşturmaya yer yok” kararı verdi. Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar başlığı altında 138 bin 529 şikayet geldi ancak bu şikayetlerin yüzde 46,9’u yanı 64 bin 972’si takipsizlikle sonuçlandı.
KORUMA KARARINDA RET ORANI ARTTI
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hükümleri doğrultusunda mahkemelere 264 bin 660 koruma talebi geldi. 41 bin 383 talep reddedildi. 44 bin 926 talebe kısmen ret kararı verildi. 2012 yılında 139 bin 31 koruma talebinden 16 bin 301’i reddedilmişti. Toplam talepler içerisinde 2012 yılında 11,8 olan ret kararı oranı 2019 yılında 15,6’ya yükseldi. 2012 yılında toplam talepler içerisinde yüzde 83,3 olan kabul oranı ise yüzde 81,2’ye düştü.
Tablo buyken AKP iktidarından yetkililer kadınların haklarını koruyan İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilebileceğini açıkladı. AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un "Nasıl usulünü yerine getirerek imzalanmışsa, usulünü yerine getirerek sözleşmeden çıkılır" sözleri kadınların tepkisini çekti.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Canan Güllü, İstanbul Sözleşmesini ‘kadınların kurtuluş reçetesi’ olarak tanımlıyor. 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe giren sözleşmenin tartışmaya açılmasına tepkili olan Güllü, Gültekin’in öldürülmesinin ardından “Bu acının yaşanmasında son aylarda ve günlerde kadınları, çocukları şiddete karşı koruyan yasalar ve İstanbul Sözleşmesi kaldırılsın diyenlerin emeği var” diyor.