Akşener dün Yüksekova’ya gelerek halkın nabzını tuttu. Hamallık yapan ve yüzde 50 engeli olduğunu söyleyen bir vatandaş, malulen emekli olamamaktan dert yandı. Vatandaş, devletin kendisini önemsemediğini belirterek “Siz garibanı düşünen bir insansınız. Ben engelli bir insanım. Yüzde 50 engelli raporum var. Şu anda ben hamallık yapıyorum. Evime ekmek götüremiyorum. Engelli olmadan önce 1032 gün sigortam vardı. Şu anda 9 ayım eksik. Bir kurumda çalışamıyorum. Malulen emekli olmam için 9 ayımı doldurmam gerekiyor. Devletim beni önemsemiyor, beni bir kurumda çalıştırmıyor” dedi.
“BUNLARI SİZE SÖYLEYEBİLİYORUM BAŞKA KİMİMİZ VAR. ABLA KARDEŞ İLİŞKİSİNDE SÖYLÜYORUM"
Akşener'in ziyaret ettiği bir kuyumcu da fiyat istikrarsızlığından şikayet ederek şunları söyledi:
"Ekonomi, işsizlik aldı başını gitti. Sorun ilk başta bu zaten. Buna bağlı olarak hayat istediğimiz şekilde gitmiyor. Sınır kapıları kapalı. Bizim de geçim kaynaklarımız bunlar. Vatandaş kazanmayınca biz de kazanamıyoruz. Alım gücü çok düştü. Fiyat düzensizliği var. Sabah sattığımız şeyden öğleden sonra zarar ediyoruz. Bunları size söyleyebiliyorum başka kimimiz var. Abla kardeş ilişkisinde söylüyorum."
“BUNU MECLİS’TE DİLE GETİRİN”
Sınır kapılarının kapalı olması Yüksekova esnafının ortak derdi olarak dile getirilirken, bir esnaf Akşener'e, "Yüksekova coğrafi olarak iki ülke arasında kalan bir yer. Burada geçim kaynağımız olan ticaret hatları kapalı. İş imkanımız yok şu an. Bunu Meclis’te dile getirin" diyerek talepte bulundu.
"VATANDAŞ 3 GÜNLÜK REÇETE SÜRESİ İÇERİSİNDE 10 LİRALIK İLACI ALAMIYOR"
Akşener bir eczaneyi de ziyaret etti. Akşener'in "Veresiye ilaç alan oluyor mu?" sorusu üzerine eczacı, arkalı önlü dolu olan bir kağıdı göstererek bunun sadece bir gün içinde yazdırılan ilaç listesi olduğunu ve veresiye defterinin de dolduğu yanıtını verdi. Vatandaşa yardımcı olabilmek adına ilacı veresiye verdiklerini söyleyen eczacı, "Reçete süresi üç gün olmasına rağmen vatandaş üç gün içinde 10 liralık ilacı alamıyor. Geçen hafta da ilaçlara yüzde 50 zam geldi. Buradaki en büyük sıkıntımız sınır kapıları. İnsanların geçim kaynağı orasıydı. Orası kapanınca insanlar perişan oldu" dedi. Eczanedeki bir vatandaş ise "Türkiye’de zengin daha zengin oldu, fakir daha fakir oldu" diyerek dert yandı.
"AK PARTİ KAPILARI BİZİM ÜZERİMİZE KAPADI. AÇ KALDIK"
Eczanede bulunan başka bir vatandaş da sınır kapılarının kapalı olmasından şikayet etti. Vatandaş, "Biz burada aç kaldık. Bir sınır kapımız vardı. AK Parti kapıları bizim üzerimize kapadı. AK Parti’nin zenginleri daha da zenginleşti. Burada binlerce fakir var. Ramazan ayı geldi bir kilo meyveyi evimize götüremiyoruz. Bu nasıl adalettir anlamadım. Yemin ederim biz evimize bir kilo çay götüremiyoruz" dedi.
"ASGARİ ÜCRET ALIYORUM. EVDE 6 KİŞİ VAR ÇALIŞAN TEK KİŞİ BENİM"
Turizm acentesinde çalışan bir vatandaş önceden o iş yerinde dört kişi çalıştıklarını şimdi ise tek kaldığını belirtti ve "İşler çok kötü. 2013’te biz burada 4 kişi çalışıyorduk şimdi tek başıma çalışıyorum. Benim evimde altı kişi yaşıyor. Evde çalışan tek kişi benim. Asgari ücret alıyorum. Kredi kartıyla geçiniyorum" dedi.
Kırtasiyeci ziyaretinde ise Akşener'in dikkatini orada çalışan bir çocuk çekti. Akşener'in "Okuyor musun sen" sorusuna, lise 2'nci sınıfta ailenin ekonomik sıkıntıları nedeniyle okulu bıraktığını ve iş hayatına atıldığını söyleyen çocuk, babasının geçen yıl vefat ettiğini, dört kardeş olduklarını ve şu an çalışan tek kişinin kendisi olduğunu söyledi.
"20 YILDA KAZANDIĞIMIZI İKİ YILDA ERİTTİK"
Ayakkabı dükkanı olan esnaf, "Siftah yapamadık. 20 yılda kazandığımızı iki yılda erittik. Alım gücü yok. Gelenin de parası yok. Her gün de zam geliyor. Zam zam zam. Nereye kadar yani dayanacak güç kalmadı" dedi.
"BİR BABA ÇOCUĞUNA SÜT GÖTÜREMİYORSA ÖLÜM DAHA İYİ"
Bir vatandaş ise, “Devlet büyüklerimiz Hakkâri’ye bakmamışlar, üvey evlat konumunda tutmuşlar. Ben işsizim akşam eve gittiğimde çocuğum süt istediği zaman... Bir baba çocuğuna süt götüremiyorsa ekmek götüremiyorsa ölüm daha iyi. Çocuğumu tıraş etmek istiyorum tıraş parası yok” diyerek cebindeki son 5 lirasını gösterdi.
"SİNEK AVLIYORUZ"
Beyaz eşya satan esnaf ise, “Sınır kapıları kapatılınca tüm kapılar kapanıyor. Ticaret yapamıyoruz. Biz sinek avlıyoruz. En azından evden çıkalım çoluk çocuk bizi işte zannetsin diye çıkıyoruz evden” dedi.
Bir bakkal ise kabarık veresiye defterini Akşener’e göstererek, “Veresiye olmasa biz burada çalışamayız. Bir toptancıların veresiyesi bir de kendi veresiyemiz var. Bana 15 bin liraya kadar borçlu olan insanlar da var. Geçen gün bana 700 lira para getirdi en ben ne yapayım geri çeviremem. Eşya da verdim 700 lirayı da aldım” dedi.
AKŞENER, SORUNLARI TBMM’DE ANLATACAK
Esnaf ziyaretlerinin ardından açıklama yapan Akşener, "15 aydır esnaf geziyorum. Kapıdan içeri girdiğimde duydunuz. İktidarı yermiyorum, kendi partimi övmüyorum. Eskişehir’de neyi söylüyorsam Hakkari’de de onu söylüyorum. Özne sadece esnaf, işsiz genç, problemi olan çiftçi ve burada gördüğüm tableti olmayan ama EBA’da eğitim gören çocuklar. Ben çarşamba günü burada öğrendiğim her şeyi konuşmama koyacağım. Sonra arkadaşlar bununla ilgili kanun teklifi, soru önergeleri verecekler. Dikkat çekeceğiz" dedi.