TBMM’deki denetleme faaliyetleri kapsamında verilen soru
önergelerine geç ve yetersiz cevap verilmesini eleştirerek
sözlerine başlayan Kara, “Muhalefet partilerinin önerileri
genellikle dinlenmeden reddedildiği için, iktidarın yaptıklarını
veya yapamadıklarını denetlemenin yegane yolu olarak soru
önergeleri kaldı. Ancak soru önergesi verdiğimizde bunun
mahdut bir süre içerisinde yanıtlanmasına ilişkin bağlayıcı bir
kural yok. Tamamen muhatabımız olan bakanlığın, deyim
yerindeyse merhametine ve keyfine kalmış durumdayız. Milli
Eğitim Bakanlığına, 11 Temmuz 2024 günü vermiş olduğumuz
bir soru önergesi mevcuttur. Bu önergede, açık biçimde,
şehrimizdeki okullarda kaç personel bulunduğunu, bunun yeterli
olup olmadığını, ek personel ihtiyacının nasıl giderileceğini
sorduk. Aylar sonra gelen yanıtta resmi okul ve kurumlarda
görevle 405 personel bulunduğunu, 148 daimi ve 542 geçici işçi
görevlendirildiği, TYP kapsamında da bin kişinin istihdam
edildiği açıklandı. Bu açıklamanın, basit bir hesaplama ile,
neden okullarımızda çözülemeyen sorunlarla uğraştığımızı
ispatladığını göstereceğiz. Ancak öncelikle, milletvekilleri olarak,
kurumları denetleme sürecinin daha sağlıklı sürdürülmesi
gerektiğini not etmek istiyoruz. Soru önergelerinin uzun süre
cevaplanmaması ya da hiçbir gerekçe yokken tamamen
yanıtsız bırakılması bir yasal boşluktan kaynaklanıyor. Fakat bu
boşluk, yurttaşlar adına yasa yapma ve bu yasalara göre
yapılan işleri denetleme hakkımızın ihlali anlamına geliyor. Soru
önergelerine yönelik bu cevaplamama stratejisini kesinlikle
kabul etmediğimizi kayıt düşmek istiyoruz” dedi.
YILDIRIM KARA: OKUL BAŞINA 0,31 GÖREVLİ DÜŞÜYOR
Hatay’daki eğitim altyapısının durumuna ilişkin istatistikleri
paylaşan Kara, “Hatay İl Milli Eğitim Müdürlüğünün internet
sayfasında, müdürlüğe bağlı olan eğitim kurumlarının bir listesi
var. Burada bin 391 kurumun listelendiğini gördük. TÜİK’in
konuyla ilgili veri tabanına göre 2023 yılı itibarıyla, şehrimizde
595 ilkokul, 468 ortaokul ve 232 orta öğretim okulu bulunmakta;
bu okulların toplamı da bin 295’e tekabül ediyor.
Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının 6 Şubat
depremlerine ilişkin raporunda, 2021-2022 eğitim-öğretim yılı
içinde, Hatay’da toplam bin 368 eğitim kurumu bulunduğu; okul
öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde eğitim gören 501 bin
öğrenci ve 29 bin öğretmen olduğu kaydedilmişti. Biz,
hesaplamayı kolaylaştırması için, sadece ilkokul-ortaokul-
ortaöğretim okullarının toplamını kullandık. Görevli personel
sayısı olan 405’i bin 295’e böldüğümüzde, 0.31 gibi bir sayı
ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı lojistik bir mucizeye imza
atmadıysa, bu sonucun anlamı açık: Okullarda yeterli sayıda
görevli bulunmuyor. Bazı okullarda belli ki hiçbir görevli yok. Bu
da okul tuvaletlerinin neden kullanılamaz hale geldiğini,
okulların pislikten kırıldığını ortaya koyuyor. Deprem
öncesindeki sayı baz alındığında Hatay’ın öğrenci nüfusu,
ülkemizdeki 40 ilin nüfusundan fazla. Öğretmeniyle,
öğrencisiyle, binalarıyla, altyapı hizmetleriyle, ulaşımıyla,
ekonomisiyle, malzeme ihtiyacıyla devasa bir yapıdan
bahsediyoruz. Bu yapının sorunları, nedense, bir türlü tam
olarak çözülemedi. İkili eğitimin ne zaman sona ereceğini, okul
binalarına yerleşen kamu kurumlarının ne zaman buralardan
çıkacağını, okul başına 0,31 görevli ile okullarda hijyenin nasıl
sağlanacağını hayal etmekte zorlanıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı
birtakım demode kavramlarla müfredat çalışmaları yürütmek
yerine, gerçek okulların gerçek sorunlarını çözmeye
odaklanmalıdır” diye konuştu.