Yıldırım Kara: "Hatay Halkı Bile İsteye Ölüme Terk Ediliyor"

Cumhuriyet Halk Partisi Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, 25 Mart 2025 Salı günü, TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmasında, Hatay’ın sorunlarını dile getirdi.

27 Mart 2025 Perşembe 15:26
Yıldırım Kara: "Hatay Halkı Bile İsteye Ölüme Terk Ediliyor"


Mücbir sebep hali uygulamasında yaşanan sorunlara dikkat çeken Kara,
“Mücbir sebep hâli, 2022 cirosu itibarıyla 2,5 milyonun altında olan
mükellefler için devam ederken, diğer tüm mükellefler için sonlandı. Bir
başka husus da bu konuda özellikle geçmiş dönem borçları, "amme
borçlar" dediğimiz belediyelere, defterdarlıklara ve SSK gibi kurumlara
olan borçlar bizim için büyük bir külfet. Şimdi, burada mücbir sebep
hâlinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sanırım bir şeyi
anlamadı, bunu Komisyonda da söyledik, burada da birden defa fazla
söyledim. "Rasyo ve teminatla ilgili herhangi bir sıkıntı yaratmayacak
şekilde bir geçmiş dönem borçlara ilişkin uygulamayı yürürlüğe koyun."
dedik yani Mehmet Şimşek acaba biliyor mu defterdarlıklarda veya vergi
dairelerinde pazarlıklar yapılıyor? Bunu da Meclis kürsüsünden
söyleyeyim: Herhangi bir usule uygun olmayan yirmi dört ay taksit
olmasına rağmen "Yüzde 30 peşin getir, kalanını altı ay taksit yapayım."
"Git, rasyonu 1'in altına çek, mali tablonu düzelt, gel, sana sekiz taksit
yapayım." diye bu işlerle ilgili masalar kurulmuş Sayın Komisyon üyeleri
ve Sayın Bakan bunu inşallah duyar. Ne yapmanız gerekiyor? Tahsilat
Genel Tebliğini derhâl yeniden yayınlayın. Dolayısıyla, bu konuda
rasyosuz, teminatsız bir modeli mutlaka hayata geçirin” ifadelerini
kullandı.
YILDIRIM KARA: ÇİFTÇİLERİMİZİN ZARARI KARŞILANMALI,
BORÇLARI SİLİNMELİ
Şubat ayı sonlarında yaşanan zirai don sebebiyle narenciye
bahçelerinde zarar oluştuğunu vurgulayan Kara, “Erzin ve Dörtyol ilçemiz
bizim için çok önemli tarım alanlarına sahip, 27 bin hektar tarım
arazisinde mandalina, limon ve narenciye dediğimiz çok kıymetli ürünler
var. Bunlar geçtiğimiz şubat ayında maalesef dona uğradı, çiftçilerin
kendi yöntemleriyle yapmış olduğu düzenlemeler maalesef karşılık
bulmadı ve ciddi zararlar var. Bu bizim için kıymetli olan ürünün
korunması anlamında mutlaka çiftçilerin hasar tespitleri ile zarar
tanzimlerinin yapılması gerekiyor. Ayrıca, çiftçilerin Tarım Kredi
Kooperatiflerine ve Ziraat Bankasına olan borçlarını da mutlaka erteleyin,
bu bizim için çok önemli” dedi.

YILDIRIM KARA: HATAY HALKI BİLE İSTEYE ÖLÜME TERK
EDİLİYOR
Depremden sonra, Hatay Valiliğinin ÇED zorunluluğunu kaldırması
sonucunda, hiçbir denetim yapılmadan çok fazla taş ve maden ocağı
açıldığını hatırlatan Kara, “Hatay'da 6 Şubat sonrasında valiliğin izin
verdiği 90 küsur tane taş ocağı ve maden ocağı var. Hatay halkı bile
isteye denetimsizlik yüzünden deprem bahane edilerek ölüme terk
ediliyor. Sağlık etki maliyetleri açısından ciddi bir hava kirliliği var ve asla
denetim yapılmıyor. Tekrar ediyorum: Hatay'da -isteyen olursa listeyi
verelim- 90 tane ÇED yapılmadan, ÇED süreci işletilmeden taş ocağı ve
maden ocağı açıldı” diyerek, taş ve maden ocaklarının denetlenmesini
talep etti.
YILDIRIM KARA: BELEN YOLU İÇİN KIYMET TAKDİRLERİ NEDEN
AÇIKLANMIYOR?
Uzun zamandır ihtiyaç duyulan Belen geçiş yolunun inşaatı sürecinde de
aksaklıklar yaşandığını aktaran Kara, “Ulaştırma Bakanlığı bizim için
kıymetli olan bir Belen geçiş yolu vardı, otoyol projesi, bu bizim için
kıymetliydi, uzun zamandır istiyorduk ve bu oldu fakat yapılan her işin
altından yine mutlaka arkasını toplamamız gereken bir usul daha var.
Nedir? 2024 Mayıstan itibaren başlayan yol ve kamulaştırma
çalışmalarına ilişkin kıymet takdirleri yapılmadı, yapılmıyor; bekliyoruz.
Vatandaş gidiyor Bakras, Şenbük, Sarımazı, Derebahçe gibi
mahallelerde oturan yurttaşlar her gün arıyor: "Bizim paralar ne oldu?"
diye. Buradan sesleniyoruz ki bu kamulaştırma planlarıyla kıymet
takdirlerini artık bir zahmet ödeyin diyoruz” şeklinde konuştu.
YILDIRIM KARA: EŞYA YARDIMININ ÜSTÜNE YATTINIZ
Depremzedelere yapılacağı vaat edilen eşya yardımlarının unutulmasına
izin vermeyeceklerini belirten Kara “Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman
Soylu çıktı, dedi ki: "Eşya yardımını vereceğiz." Sonra evirdiniz
çevirdiniz, dediniz ki: "Biz size ölüm yardımı yaptık, efendim, maddi
yardım yaptık, Esen Kart verdik." Üstüne yattınız bu eşya yardımının.
Çiftçilerin, özellikle işletmelerin ve esnafların, tuttuğumuz tutanakların
parasını da vermediniz. İmza ve kaşe altına aldığımız tutanaklarda da
esnafa da özellikle demirbaşlarının paralarını ödemediniz, bir kolaylık
sağlamadınız. Hak sahiplerine, araçları beton altında kalan araç
sahiplerine ÖTV'SIZ araç almalarına olanak sağlamayı da yapmadınız.
Hatay'da 46 bine yakın kurumlar vergisi ve gelir vergisi mükellefi var, 563
tane de mali müşavir var. Bakın, bunlar çok zor şartlarda çalışıyorlar,

dedik ki: Bunlar için aynı esnafların, binlerce esnafın beklediği gibi
KOSGEB kredileri var. Hâlâ diyorsunuz ki: "Para bulacağız." Ya,
depremin üstünden yirmi dört ay geçti, hâlâ hem esnaf bekliyor hem de
mali müşavirler. Çok zor şartlarda çalışan mali müşavirler maalesef bu
KOSGEB desteklerinden yararlanamadılar” diyerek bu konuda yaşanan
mağduriyetlerin giderilmesini talep etti. Kara, konuşmasını, yurdun dört
bir yanında gerçekleşen protesto yürüyüşlerine desteğini açıklayarak
bitirdi.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.