İstanbul'da Dünya Turizm Fuarı'nda konuşan Yıldırım'ın açıkalamaları şöyle:
"Bu yılki toplantıda 3 bini aşan dünyanın değişik yerlerinden katılımcı olmak üzere, toplam 11 bin civarında misafiri ağırlıyoruz. Buraya Asya'dan Afrika'dan Arap Yarımadası'ndan, Kafkaslar'dan, Orta Doğu'dan dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerimiz var. Gördüğünüz gibi dünyanın bütün renkleri bir arada İstanbul'da. Bugün küresel turizmi geleceği konuşacağız.
Bugün eşsiz tarihi, dünya kültür mirasının en seçkin örneklerine sahip İstanbul'da ağırlıyoruz. Kendinden en çok söz ettiren şehirlerin başında İstanbul geliyor. Kültürüyle, ticarisiyle, insanlarıyla İstanbul gerçekten açık hava müzesi. Bu mübarek şehir insanların barış içinde bir arada yaşadığı asırların zengin izlerini yaşatıyor.
Turizm dünyanın belli başlı endüstrilerinden birisi olma yolunda hızla ilerliyor. 90'lı yıllardan bu yana olan gelişmeleri görüyoruz. Turizm sektörü hizmet sektörü arasında birinci sıraya yükselmiş durumda. 1980 yılında, yabancı ülkelere turistik amaçla seyahet eden toplam ziyaretçi sayısı 260 milyon civarında, bugün bu sayı 1 milyar 200 milyona ulaştı yani dünya nüfusunun beşte biri demek. Öngörülen turist sayısı 1,8 milyar. Dünya ülkeleri olarak bu gelişime ayak uydurmak , gerekli tedbirleri almak mecburiyetindeyiz.
Dünya Turizm Forumu ve benzer organizasyonların çok önemli bir yere sahip olduğunu belirtmek isterim. Bugün ve devam eden günlerde 5 ayrı salonda, eş zamanlı paneller yapılacak 100'e yakın konuşmacı teklfilerini paylaşacak. Formlar kapsamında bir de ödüllendirme kısmı var. Marifet, iltifata tabiidir. Alıcısı olmayan mal zaiidir.
Turizm farklı coğrafyalar farklı kültürler arasındaki iletişimi arttıyor. Bu anlamda kürsel barışa kardeşliğe katkı sağlıyor. Kişi bilmedğine düşmandır. İnsanlar bir araya gelirse, kardeş olursa kavga olmaz, anlaşmazlık olmaz. Siz daha önce gittiğiniz bir ülke hakkında karar almak isterseniz önce o ülkeyi ve o ülkedeki anıları canlandırırsınız. Turizm barış için çok önemli bir sektördür. Bu anlamda çaba gösterenleri gönüllü barış elçisi olarak kabul ediyorum.
Türkiye'de turizm sektörü büyümeye devam ediyor. Sadece birkaç rakamı sizlerle paylaşmak istiyorum. 2002 yılında Türkiye'ye gelen toplam turist sayısı 13 milyon civarında ve geçtiğimiz önceki yılda bu sayı 40 mikyona yaklaştı. Turizm gelirleri 12 milyar dolardan 30 milyar doların üzerine çıktı. 2002'den beri Türkiye'de iş başındayız. AKP hükümeti olarak 15 yıllık bir süre içerisinde kendi performansımızı kıyaslama imkanına sahibiz.
"Türkiye dünyanın merkezidir"
Uluslararası ilişkilerin pekişmesine farklı toplumlar arasında dostlukların kurulmasına önemli bir araçtır turizm. Elbette her ülke gibi Türkiye'de turizmin ekonomik imkanlarından yararlanmak ister. Eserlermizi yenilemeye korumaya çok büyük önem veriyoruz. Ülkemizde tarihin korunması ve resterasyon büyük önem ifade ediyor. 15 yıl içerisinde 5 bin eseri ihya ettik ve bugüne getiridk. 2002'de müze sayısı 198'di bugün 202'ye ulaştı.
2007 UNESCO tarafından Mevlana yılı olarak kabul edilmişti. İstanbul 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti ilan edildi, 2013'de Akdeniz oyunlarını Merkez'de gerçekleştirdik, birçok etkinliklere ev sahipiliği yaptık. Botanik EXPO 2016'yı Antalya'da gerçekleştirdik. G20 zirvesini gerçekleştirdik. İstanbul 2015 yılında ev sahipliği yaptığı 148 kongre ile turizmde dünyanın önden gelen şehri haline geldi."