“VARLIK FONU’NA AKTARILAN HER KURUM İFLAS BAYRAĞINI ÇEKİYOR.”
“PTT, Türkiye Cumhuriyeti’nin en köklü ve en önemli kurumlarından bir tanesi” diyerek sözlerine başlayan ZEYBEK, PTT ile ilgili çarpıcı gerçeği şu sözlerle dile getirdi.
“Çok değil, kısa süre öncesine kadar 2015 yılında 425 milyon lira, 2016 yılında 550 milyon lira, 2017 yılında da 642 milyon lira kar eden PTT, 2017’de Varlık Fonuna geçişinden itibaren gerek işleyişindeki, istihdamdaki sorunlar, yatırım politikalarındaki, ücret politikasındaki tutarsızlıklar gerekse PTT’nin altında yeni kurulan şirketlere aktarılan hesapsız kitapsız kaynaklar neticesinde 2018 ve 2019 yıllarında 900 milyon TL zarar ettiğini görüyoruz. Bu nasıl olabiliyor anlayamıyoruz. Devamlı kar eden bir kurum nasıl oluyor da bir anda tepetaklak hale getiriliyor!”
“DAMAT BAKAN BERAT ALBAYRAK’IN DÖNEMİ SORGULANMALIDIR.”
ZEYBEK; “Varlık Fonu’nun başında madem Sn. Cumhurbaşkanı’nın damadı Berat Albayrak bulunuyordu, onun yönetiminde olan ve zarara sürüklediği bu kamu kurumlarının yeni bir planlamaya ve düzenlemeye ihtiyacı bulunmaktadır.” diyerek Berat Albayrak döneminin sorgulanması gerektiğini şu sözlerle ifade etti;
“Mesela; özellikle PTT içerisinde bir alt şirket olarak kurulan Kule A.Ş… Bu şirkete aktarılan 20 Milyon’un ne gerekçeyle aktarıldığını ve bu paranın ne için kullanıldığı ivedilikle açıklanmalıdır. Sn. Binali Yıldırım döneminde yatırımlar yapıldığını iddia eden ve kar ettiğini açıklayan PTT’nin, Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanı olduktan sonra Varlık Fonu’na devredilmesiyle yaşamış olduğu ekonomik kayıpların sorgulanması ve soruşturulması gerekir. Bunun takipçisi olacağız.”
“2023 YILINDAKİ SEÇİMLER İSTER ZAMANINDA İSTER ŞİMDİ YAPILSIN; AKP İKTİDARI DÖNEMİNDE BÜTÜN KAMU İHALELERİNİ ALAN, HERKESİN BİLDİĞİ BU 5’Lİ YAPI İLE OTURUP KONUŞACAĞIZ VE PROJELERİ KAMULAŞTIRACAĞIZ”
Kamu Özel İşbirliği Projelerine de değinen ZEYBEK; Kamu Özel İşbirliği projeleri adı altında döviz cinsinden geçiş garantili olarak gerçekleştirilen anlaşmalar neticesinde nasıl oluyor da Türkiye Cumhuriyeti’nin borçları artıyor? Nasıl oluyor da Türkiye Cumhuriyeti borçlanmak için daha yüksek bedellerle faiz ödüyor? diye sordu ve sözlerini şöyle sürdürdü. “Bu KÖİ anlaşmaları ile beraber borçlanma maliyetimiz içindeki faiz yükümüz de gittikçe artıyor ama gelin görün ki; AKP iktidarı döneminde bütün kamu ihalelerini alan, herkesin bildiği bu 5’li çetenin serveti katlanarak artıyor. Biz bunu sorguluyoruz ve önüne geçeceğiz. Şunu bir kez daha belirtmek istiyorum; 2023 yılındaki seçimler ister zamanında ister şimdi yapılsın, KÖİ işbirliği ile döviz cinsinden geçiş garantili anlaşmalar yapılmış olan, Dünyada en fazla kamu ihalesi alan 10 büyük şirketten 5 tanesi olan, 2002 yılından beri 81 ilde bütün ihaleleri, bütün büyükşehirlerin altyapılarını, üstyapılarını, havaalanlarını, ulaşım hatlarını, hastaneleri yapan bu 5’li yapı ile oturup konuşacağız. Üretim ve imalat maliyetlerini ortaya çıkartacağız, makul bir anlaşmayla yeniden düzenleyeceğiz ve kamulaştıracağız.”
“İŞÇİNİN, EMEKÇİNİN İSTİHDAMDAKİ İSTİKRARINI SAĞLAYACAĞIZ.”
Ekonomideki istikrarsızlığın negatif etkilerinden bahseden ZEYBEK, herkesin gözünden kaçan önemli bir gerçeği de gözler önüne serdi. ZEYBEK; “Sürekli olarak bazı zamanlar yatırımları durdurup, sonrasında bir miktar finansman kredisi sağladığınızda ekonomiyi hızlandırır ve ateşini yükseltirseniz, bu hem işletmelerin, hem yüklenici firmaların işletme giderlerinin sürdürülebilirlikten uzaklaşmasına neden olursunuz. Ve bu bir domino etkisiyle yayılır. Ama burada herkesin gözden kaçırdığı bir başka sorun var. Bu yatırımlarda, bu faaliyetlerde çalışan işçilerin, emekçilerin devamlı olarak işini kaybetmesi ve istikrarlı çalışamamasından dolayı yaşadığı gelir kaybı sorunsalının çözülmesi gerekiyor. Türkiye’de son zamanlarda hep işin finansal boyutu, müteahhit ayağı, kamu ayağı ele alınırken yüz binlerce işçinin iş sürekliliği konusunda maalesef her hangi bir adım atılabilmiş değil. Biz CHP olarak bu konunun üzerinde titizlikle duracağımızı belirtmek istiyorum.” dedi.
“MERKEZİ YÖNETİMİN; İSTANBUL’UN SEÇİLMİŞ BELEDİYE BAŞKANI EKREM İMAMOĞLU’NU ETKİSİZ HALE GETİRMEYE ÇALIŞMA ÇABALARI NAFİLEDİR.”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2017 yılında durdurulmuş olan çok sayıdaki metro yatırımlarının yapımını devam ettirmek için dış piyasalardan ciddi borçlanmalara giderek bu projeleri bitirme yoluna girdiğini aktaran ZEYBEK; “Halkına hizmet sunmak için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin önemli adımlar attığını görüyoruz. Mesela bunlardan bir tanesi Mecidiyeköy - Mahmutbey Metro hattıdır ve 28 Ekim 2020 tarihinde hizmete açılmıştır. Aynı şekilde 2021 yılının başında da Alibeyköy – Eminönü tramvay hattı halkımızın hizmetine sunulacaktır. Ama burada enteresan bir nokta var; Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı İstanbul dışındaki bütün raylı sistem yatırımlarını o kentte ulaşımı yönetecek olan büyükşehir belediyeleri ile iş birliği içerisinde gerçekleştirirken İstanbul’da kendisini bir paralel ulaşım yöneticisi haline getirmeye çalışmaktadır. Bu girişimleri endişeyle takip ediyoruz.” dedi.
“AKP İKTİDARINI VE BAKANLIK BÜROKRASİSİNİ UYARIYORUM.“
ZEYBEK sözlerini şöyle tamamladı;
“İstanbul’da 4 Milyon 806 bin oyla seçilmiş Sayın Ekrem İmamoğlu’nun merkezi yönetim eliyle; yasa, yönetmelik ve genelgeler marifetiyle alanının daraltmaya çalışılarak ya da finansal kısıtlamalarla, iller payının kesilmesiyle ya da Melen Barajı ihalesinin hala tamamlanmaması nedeniyle İstanbul’u susuz bırakarak sıkıntıya sokmaya uğraşarak, yani İstanbul’un seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yetkilerini daraltarak kendisini etkisiz hale getirmeye çalışma çabalarının hiç bir biçimiyle karşılığının olmayacağını, ilk seçimde bu zihniyetin; ülkeyi yönettikleri koltuklardan vatandaşlar tarafından hızla uzaklaştırılacağını belirtmek istiyorum.”