Kök, yurt dışındaki vatandaşlarımızı Türkiye’ye davet edip, düğün dernek, nişan toplantılarının Türkiye’de yapılmasının önerilmesinin ülke turizminin krizden çıkış yolu olarak gösterilmesi sektör açısından 2017 yılının da kayıp yıl olacağının tehlike sinyalleridir. Daha önce de Başbakan olduğu 2010 yılında yapılan, hem de Cumhurbaşkanı olarak son katıldığı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Genel Kurulunda sayın Cumhurbaşkanı işsizliğin çözümü için benzer çağrıyı yapmış çözüm önerisi olarak “sayıları 1,5 milyona ulaşan her TOBB üyesi, 1 kişiyi işe alsa, işsizlik problemi çözülür” önerisini getirmişti. Oysa geldiğimiz noktada TÜİK’in 2016 Eylül verilerine göre İşsizlik oranı 11,3 seviyesinde.
Son 30 yıldır en kötü zamanlarını yaşayan turizm sektöründe 2015 – 2016 dan sonra 2017 de umut vermiyor.2015’de Türkiye’ye 36.2 milyon yabancı turist geldi.2016’da bu sayı 25 milyon civarında. İlk 10 ayda 11 milyon turisti kaybettik. 2017’yi kurtarmak için gelen turist sayısının yüzde 40 artması lazım.1.300 otelin satılığa çıkarılıp 30 otel borçla battığı, sadece Antalya'daki 120 si beş yıldızlı 410 otelin satılığa çıkarıldığı, istihdam edilen on binlerce çalışanla birlikte yaklaşık 400 bin kişi ekmeğini kaybettiği sektörde, bu gün sarayda gerçekleştirilen toplantı ve çözüm önerileri ülke turizminin içinde bulunduğu krizden çıkarması mümkün değildir.
Bu güne kadar Hükümetin turizm eylem planını açıklarken verdiği rakamın 255 milyon Türk Lirası civarında bir hibe destek olduğunu ifade eden Kök, Sayın Cumhurbaşkanına Tunus’tan alındığı söylenen uçağa ödenen para 79 milyon dolar. Turizmin krizden çıkması için getirilen paketten daha fazla. Turizm de yaşanan kriz bir uçak etmiyor.Turizm sadece bu işle geçimini sağlayanların sorunu değil, 46 tane de alt sektörü ilgilendirmektedir.2015 yılındaki dış ticaret açığımız 63 milyar dolar.Turizm geliri 31.5 milyar dolar.Başka bir deyişle dış ticaret açığının yarısı turizmden gelen parayla kapatılıyor. İhracat gelirlerinin % 22’ si turizmden geliyor. Turizmdeki kaybettiğimiz her kuruş vatandaşımızın cebinden gidiyor.
Expo Antalya’nın Türk turizmi için büyük bir fırsat olduğunu ancak çıkar ilişkileri nedeniyle sektöre katkı yapmadığını belirten Kök, saraylarda günlük siyaset sevdasıyla yapılan toplantılarla, düğünle dernekle bu sorun çözülemez.
Sektör temsilcileri ile birlikte bakanlığı 2 yıl öncesinden yaşanacaklar ile ilgili uyardıklarını yaşanacak krizler için planlama yapılmasını istediklerini belirten Kök, bırakın planlama yapmayı daha birkaç ay önce özel sektörün katkılarıyla 700 acente sahibinin Antalya’ya bir araya getirilerek, Türkiye’ de her şeyin yolunda olduğunu göstermeye çalıştıkları toplantıya sayın bakanımızın tenezzül edip katılmadı. Neredeyse tüm siyasi partiler, milletvekilleri ülke turizminin sorunlarının tespit edilip çözüm önerileri bulunması için önergeler verdi. Hükümetten tık yok. Bu güne kadar Turizm Komisyonu çalışmıyor, çalıştırılmıyor.
Sırf rant uğruna Antalya Manavgat’ta turistik bölgelere cezaevi yapılacak. Turistik bölgeye cezaevi yapmak isteyen bir anlayıştan sektörün sorunlarının çözüm önerileri olarak yurt dışındaki vatandaşlarımızı davet ederek düğün derneklerini Türkiye’de yapmalarını istemekten başka bir şey beklenmesi mümkün de değildir.
Buradan yetkililere bir kez seslenmek istediğini belirten Kök, Turizm bir devlet politikası olarak uygulanmalıdır. Yoksa sektör batıyor. Bakın bu yıl İspanya yüzde 26 Yunanistan yüzde 25, Güney Kıbrıs yüzde 28 ve Portekiz yüzde 25 oranında taleplerini artırmış durumda. Türkiye’nin normalleşmeye ihtiyacı var. Barış, güven, huzur olmaz ise turizm de olmaz.