CHP Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Erkek’in konuşması şöyle:
SARAY KURAL TANIMIYOR: Dün üzülerek gördük ki saray iktidarı, lebalep hukuksuzluk içinde. Covid-19 pandemisi sebebiyle insanlar büyük acılar yaşıyorlar. İnsanlar sevdiklerine sarılamıyorlar. Yüzlerce sağlık çalışanına kaybettik, binlerce vatandaşımızı kaybettik. Bugün günlük vaka sayısı 10 bine yaklaşan Almanya, tam kapanmayı tartışırken; bizim spor salonları lebalep. Kim yapıyor? Saray. Saray kural tanımıyor, ahlak tanımıyor, vicdan tanımıyor. Anayasa’mızın 10. maddesini herkese hatırlatmak istiyorum: Kanun önünde eşitlik maddesi.
SORUNUMUZ ZATEN GÜVEN: Vatandaş sokakta cezalandırılıyor, esnaf cezalandırılıyor, ama lebalep kongreler devam ediyor. Devlet ciddiyetle yönetilir. Ancak bugün geldiğimiz noktada saray iktidarı, bütün toplum için milletimiz için Türkiye için tam bir adalet sorunu, sağlık sorunu, güvenlik sorunu haline gelmiştir Bir de diyorlar ki ‘Türkiye için güven ve istikrar.’ Böyle bir iktidar bir sorunsuz vicdansız kural kanun tanımayan bir iktidar, nasıl Türkiye için güven ve istikrar sağlayacak? Sorunumuz zaten güven vermemek, onun için işsizlik büyüyor, yoksulluk büyüyor, yatırımcı gelmiyor.
İNSANIN RUHUNU YOK ETTİNİZ: Kongrelerinde ‘yeni bir anayasa yapalım, ruhu insan olsun’ dedi. Siz insanın ruhunu yok ettiniz. Bugün Cumartesi Anneleri, gazeteciler, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, Çorlu tren kazasında evlatlarını kaybeden anneler yargılanıyor. Belediye başkanlarımız, il başkanlarımız yargılanıyor. Bu korku neden? İstanbul Büyükşehir Belediyesi elinden Taksim Gezi Parkı’na alıyorlar, Taksim Meydanı'nı alıyorlar.
KAYBETMİŞ DURUMDALAR: Daha önce de söyledik İstanbul'u kaybettikten sonra dengelerini de kaybettiler. Hani diyordu ya Ak Parti Genel Başkan Erdoğan ‘İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder.’ Evet ilk seçimde Türkiye’yi de kaybedecekler, aslında Türkiye kazanacak. Kaybedecek onlar, kaybedecek ama dengelerine de tamamen kaybetmiş durumdalar. Yeni anayasa yapacağız diyorlar, ama ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne dayanan anayasa yapacağız’ diyorlar.
