Milletvekili Kaplan, TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında verilere dikkat çekerek şunları söyledi: “Pandemiyle birlikte zaten krizde olan ülke ekonomisi daha da derinleşti.AK Parti Hükümetinin ithalat sevdası ve yapmış olduğu zamlar çiftçi ve üreticilerimizi içinden çıkılmaz bir dar boğaza soktu. 18 yıllık AK Parti İktidarının çiftçiyi getirdiği noktaya baktığımızda; 2003-2019 yıllarında tarım ihracatımız 77 milyar dolar iken, ithalata 104 milyar dolar ödeme yapıldı.2002 yılında çiftçilerimizin bankalara olan borcu 2.4 milyar lira iken, 2019 yılında 108 milyar liraya çıktı. Son 17 yılda tarım sektöründe 2 milyon 361 bin kişi işinden oldu, 683 bin kişi üretimden vazgeçti. Köylü milletin efendisiyken, 18 yılda köylü ülkenin kölesi haline geldi” dedi.
“GAZİANTEP’DE ÇİFTÇİLERİMİZİN YÜZDE 97’Sİ BORÇ İÇİNDE!”
“AK PARTİ İKTİDARI ÇİFTÇİYE VERECEĞİ DESTEĞİ, YANDAŞA VERGİ AFFI OLARAK VERDİ”
Gaziantep’teki çiftçi ve üreticilerin sorunlarına da dikkat çekerek: “Çiftçilerimizin yüzde 97’si tarım krediye ve bankalara borçlu. Artan girdi maliyetleri nedeniyle, çiftçilerimiz topraklarını ekemeyecek duruma geldi. Fıstığın, kırmızıbiberin, üzümün, narın, pamuğun, buğdayın, zeytinin, nanenin, şeker pancarının, mercimeğin ve daha birçok ürünün yetiştiği ilimizde, çiftçilerimize yeterli teşvik verilirse üretim katlanacak, çiftçilerimiz rahat bir nefes alacak. Ancak AK Parti iktidarı; çiftçiye vereceği desteği, yandaşa vergi affı olarak verdiğinden; çiftçilerimizin bugün geldiği nokta ortadadır” diye ifade etti.
“18 YILDA MAZOTA YÜZDE 487, GÜBREYE YÜZDE 674, YEM FİYATLARINA YÜZDE 587 ZAM GELDİ”
Türkiye’nin ilacından, mazotuna, gübresinden, tohumuna kadar neredeyse her kalemi ithal eder bir ülke haline geldiği ifade eden Kaplan şunları söyledi: “2002 yılından bu yana mazota yüzde 487, gübreye yüzde 674, yem fiyatlarına yüzde 587 zam geldi. 2019 yılında zirai ilaç ithalatına 397 milyon dolarlık para harcandı. 2019 yılında tohum ithalatına 155 milyon dolar ödeme yapıldı. Artan girdi maliyetleri ile karşılaştırıldığında, çiftçi kar etmiyor” dedi.
“KAPLAN KİLİS GEZİSİNDE KARŞILAŞTIĞI ÜNİVERSİTE MEZUNU BİR ÇİFTÇİNİN SÖYLEDİKLERİNİ GENEL KURULDA DİLE GETİRDİ”
Kilis esnaf gezisinde bir çiftçiyle yaptığı görüşmeyi anlatan Kaplan, “Kilis’te, iş bulamadığı için çiftçilik yapan Üniversite mezunu bir kardeşimiz diyor ki: ‘Yaz- kış sebze yetiştiriyorum. Hayatım boyunca kredi kartı kullanmadım ama şimdi kredi borçlarından nefes alamıyorum. Elektrik borcumu ödeyemiyorum. Ürün tarladayken elektriği kesiyorlar, ürünümü sulayamıyorum. Özelleştirilmelerden önce yüzde 50 tarımsal sulama indirimi vardı, şimdi yok. Tamamen zarardayız. Çiftçiler elektrik faturalarını sezon sonu ödesin, en azından ürünümüzü yetiştirebilelim.’
“ÇİFTÇİLERİMİZİN TÜM ÜRÜNLERİ KADERLERİNE TERK EDİLDİ!”
Gaziantep’te yetiştirilen ürünlerin bir önceki seneyle taban fiyatlarının karşılaştırılmasını da yapan Milletvekili, “ Gaziantep geçen yıl, kilosu 40- 50 lira arasında çiftçiden alınan fıstık, bu yılda 40 liradan alındı. Geçen yıl, 3 liranın üzerinde çiftçiden alınan yaş kırmızıbiber, bu yıl 3 liranın altında alındı. Geçen yıl, 1 lira 25 kuruştan çiftçiden alınan üzüm, bu yıl 1 lira 10 kuruştan alındı. Pamuk ekim alanlarının azaldı, pamuk üretimi düştü. İlimizde üretilen zeytinyağı satış fiyatları da 2-3 senedir aynı kaldı, artmadı. Ayrıca Suriye’den kaçak getirilen zeytinyağının, fiyatları düşürmesinden dolayı üreticilerimiz mağdur oldu. Sonuç olarak girdi maliyetleri geçen seneye göre yüzde 50 artarken, taban fiyatları ya aynı kaldı, ya da geçen yıla oranla düştü. Çiftçinin kar etmesi gerekirken; aracı, stokçu kar etti. Çiftçilerimizin tüm ürünleri kaderlerine terk edildi” diye belirtti.
KAPLAN’DAN GAZİANTEPLİ ÇİFTÇİLER VE ÜRETİCİLERİNİN SORUNLARI İÇİN MADDE MADDE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
“PEKİ NE YAPILSA, GAZİANTEPLİ ÇİFTÇİLERİMİZİN YÜZÜ GÜLERDİ?”
Kaplan, AKP İktidarının yapmadığı ancak yapılsaydı Gaziantepli çiftçi ve üreticilerin rahata kavuşacakları çözüm önerilerini madde madde sıraladı.
Kapatılan Güneydoğu Birlik yeniden açılsaydı, çiftçilerimizin yüzü gülerdi.
Nizip, Karkamış ve Oğuzeli’nin içinde bulunduğu Barak Ovası, Fırat Nehriyle buluşturulsaydı; çiftçilerimizin yüzü gülerdi. Kılavuzlu barajı kullanıma açılsaydı; İslahiyeli, Nurdağılı, Kahramanmaraşlı ve Hataylı çiftçilerimizin yüzü gülerdi.
Hamidiye Göletine kanal açılsaydı; Nurdağılı çiftçilerimizin yüzü gülerdi.
İthalat yerine, yerli üretim sevdalısı bir Hükümet olsaydı, çiftçilerimizin yüzü gülerdi.
Girdi maliyetleri baz alınarak; ürün taban fiyatları belirlenseydi; çiftçilerimizin yüzü gülerdi.
Çiftçinin borçları faizsiz en az 1 yıl ertelense, sıfır faizle kredi imkânı verilse, elektrik ve su fatura ücretleri hasat sonrasında alınsaydı; çiftçilerimizin yüzü gülerdi.
Tarım arazileri korunsa;
Üretime ve üreticiye destek verilseydi; çiftçilerimizin yüzü gülerdi” dedi.
