Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Emek Büroları Koordinatörü Veli Ağbaba, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada koronavirüs sonrası milyonlarca kişinin işsiz kaldığını, bu insanlara hiçbir katkı sunmadan ‘evde kal’ demenin ‘evde aç kal öl’ anlamına geldiğini söyledi.
KORONA TOPLANTISINA TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ’Nİ ÇAĞIRMAYAN ANLAYIŞ
Salgın nedeniyle ölen bütün yurttaşlarımıza Allah'tan rahmet, hastalara acil şifalar dileyerek konuşmasına başlayan Ağbaba, “Hem dünya hem de Türkiye herhâlde son elli altmış yılın en büyük kriziyle karşı karşıya. Tabii, böyle bir krizde ne yapılması lazım? Özellikle ülkeyi yönetenlerin "millî birlik, beraberlik" dediklerini -tırnak içerisinde söylüyorum- sağlanması yani insanları ayırmaması lazım.Cumhurbaşkanı Koronayla ilgili bir toplantı yapıyor. Korona toplantısında olması gereken birinci kurum olan Türk Tabipleri Birliği çağrılmıyor, Türk Eczacıları Birliği çağrılmıyor, Veterinerler Birliği çağrılmıyor, sendikaların bir kısmı çağrılıyor, DİSK çağrılmıyor, KESK çağrılmıyor, BİRLEŞİK KAMU-İŞ çağrılmıyor. Türk Tabipleri Birliğinin olmadığı virüs salgınıyla ilgili bir toplantı ya da
Türk Eczacıları Birliğinin olmadığı toplantı kimin içine sinebilir. Yani, bu insanları dışlamanın ne mantığı var, ne anlamı var? Bunu da sizin vicdanınıza bırakıyorum” dedi.
BÖYLE BİR SİYASİ AHLAK OLUR MU?
CHP’li belediyelerin başlattığı ve İçişleri Bakanlığı tarafından yasaklanan bağış kampanyası ile ilgili değerlendirmelere bulunan Veli Ağbaba, “CHP’li belediyelerimiz geçtiğimiz haftalarda bir bağış kampanyası yaptı, olağanüstü ilgi gördü, İçişleri Bakanlığı bu bağış kampanyasını, dayanışma kampanyasını yasakladı. Muratpaşa Belediyesinde bir olayla karşılaştık ki insanhayret ediyor. Muratpaşa Belediyesi, daha önce var olan aşeviyle ilgili fakir fukara yemek yesin diye, AK PARTİ'lisi, MHP'lisi, CHP'lisi yemek yesin diye, bağış hesabı açıyor ve İçişleri Bakanlığı kararıyla bu bağış hesabı da kapatılıyor. Ya, böyle bir siyasi ahlak, böyle bir vicdan var mı? Bunu da sizin takdirlerinize sunuyorum.”ifadelerini kullandı.
BU İNSANLARA ‘EVDE KAL’ DEMEK; ‘EVDE AÇ KAL, ÖL’ DEMEKTİR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba konuşmasının devamında; “Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 83'üncü maddesi "Cebri tecride tabi olarak müessesatta veya evlerinde tecrit edilen kimselerle 76 ncı maddede zikredilen şahıslardan muhtaç olanlarının kendileri ve ailelerinin iaşeleri masarifi Hükümetçe tesviye edilir." diyor. Ne diyor 76'ncı madde? "Etrafında bulunanlara sari ve salgın hastalıklardan birini nakle vasıta olduğu muhakkak olan kimseler muvakkaten ve bu zail oluncaya kadar meslek san'atlarının icrasından hıfzıssıhha meclisleri karariyle menolunur." Yani, iş yerleri kapatılır diyor. Kim bunlar? Kapatılan berber, kuaför ve güzellik merkezi çalışanlarının sayısı 504 bin; kapatılan kahvelerin sayısı 71.103, çalışan sayısı 213 bin; okullarda, yurtlarda karantina nedeniyle kapatılan kantinlerindeki işsiz sayısı 150 bin
kişi. 6 milyon sokak çalışanı var; simitçisi, kestanecisi, seyyar satıcısı, "Toz bezi değil ev emekçisiyiz." diyen gündelik yevmiyeyle geçimini sağlayan 1 milyon kadın var.İşsiz kalan 500 bin motorlu kurye var.Yine, AVM'lerde çalışan 523 bin kişi, 42 bin 350 lokanta çalışanı, toplam 350 bin güvenlik görevlisinin 50 bini, Türkiye genelinde 300 bin tane amele dediğimiz pazarda günlük çalışmaya giden insanlar, okullar kapandığı için okul servisçisi 150 bin kişi, 2.850 özel eğitim merkezinde çalışan 90 bin kişi yani daha birçok meslek sahibi var ancak bunların diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi mutlaka kiralarının, masraflarının ödenmesi gerekiyor. "Bu insanlara evde kal." demek "Evde aç kal, öl." demektir.Devletin bu insanların yaşamsal ihtiyaçlarını karşılaması lazım” dedi.
EN YOKSUL ÜLKELERDEN KONGO BİLE 2 AY VATANDAŞININ FATURASINI ÖDÜYOR
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “Dünyanın en yoksul ülkelerinden Kongo "İki ay boyunca faturaları devlet ödeyecek." diyor. Almanya'sı, Fransa'sı, İsveç'i, Norveç'i hem çalışanlarına hem de iş yeri sahiplerine iş garantisi vermiş ve "Sizin hiçbirinizi aç bırakmayacağım." diye taahhüt etmiş.Biz ne yapıyoruz? Hiç para vermediğimiz esnaftan, el açıyoruz, para istiyoruz. Bizim gibi kaç ülke var? İflasını ilan eden Lübnan para topluyor, krizin eksik olmadığı Sri Lanka para topluyor ve savaşın eksik olmadığı Irak para topluyor. Türkiye'yi koyduğunuz nokta Irak'la, Sri Lanka'yla, Lübnan'la aynı nokta” şeklinde konuştu.
SARAY İNŞAATLARINI DURDURUN,UÇAKLARI SATIN, HALKI AÇ BIRAKMAYIN
Ağbaba konuşmasının sonunda şu ifadeleri kullandı; “Bakın, hem para vermiyorsunuz hem desteklemiyorsunuz hem de maalesef el açıp para dileniyorsunuz. Yapacağınız şu: Ahlat'taki saray inşaatını bir an önce durdurun, Marmaris'teki sarayı bir an önce durdurun, bindiğiniz uçakları bir an önce satın ve bu fakir fukarayı bu zor günlerde aç bırakmayın.”
08 Nisan 2020 Çarşamba 13:45
Son Güncelleme: 08.04.2020 15:36