Kış, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın, 2021 yılında Tarım Kredi Marketleri’nde yaptığı alışverişin ucuzluğunu övdüklerini hatırlatarak şunları söyledi: “O dönemde 1.002 TL’ye mal olan bu alışveriş, bugün 7.000 TL’ye yükselmiş durumda. Kar amacı gütmediği iddia edilen Tarım Kredi Marketleri’nde bile fiyatlar 7 kat artmışken, halkın nasıl geçineceği büyük bir sorun haline gelmiştir.”
Halk İçin Artık Ucuzluk Yok!
Kış, Tarım Kredi Marketleri’ndeki temel gıda ürünlerinin fiyatlarına dikkat çekerek, şunları ekledi: “Bugün 1 kg domates 31 TL, 5 kg un 79 TL, 1 kg Rize çayı 178 TL, 100 gr kahve 28 TL, 5 kg şeker 165 TL, 24 adet Tarım Kredi süt 40 TL, yarım yeşil zeytin 92 TL, 15’li yumurta 95 TL, 350 gr tulum peyniri 120 TL, 600 gr beyaz peynir 170 TL gibi fiyatlarla karşı karşıya kalıyoruz. Ayrıca, 5 kg pirinç 229 TL, 5 lt çiçek yağı 195 TL, 200 gram Antep fıstığı 214 TL, 200 gram kuru kayısı 75 TL. 17.000 TL asgari ücretle geçinmek zorunda bırakılan dar gelirli vatandaşlarımız enflasyonun altında ezilmektedir.”
Cumhurbaşkanı Maaşı ile Bu Fiyatlar Ucuz Gelebilir, Peki Ya Emekliler ve Asgari Ücretliler?
Gülcan Kış, Cumhurbaşkanı’nın 184 bin TL’lik maaşıyla bu fiyatların ucuz gelebileceğini, ancak 12.500 TL ile geçinmeye çalışan bir emekli ya da 17.000 TL ile geçinmeye çalışan bir asgari ücretli için bu durumun mümkün olmadığını vurguladı. Kış, “Bu fiyat artışları, halkın alım gücünü ciddi şekilde azaltmış durumda. Halkımız, temel gıda ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor. Bu ekonomik tabloda, geçim sıkıntısı çeken milyonlarca vatandaşımızın durumu daha da zorlaşıyor” dedi.
Evine Ekmek Götüremeyen İnsanlar Artıyor
Kış, sözlerine ülke genelindeki ekonomik duruma dikkat çekerek devam etti: “Bugün, ülkemizin dört bir yanında milyonlarca asgari ücretli, emekli ve dar gelirli vatandaş, geçim derdiyle boğuşuyor. Evine ekmek götüremeyen, kirasını ve faturalarını ödeyemeyen insanlar, her geçen gün artan ekonomik yükün altında eziliyor. Ülkenin dört bir yanında birileri, temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için zorluklarla mücadele ederken, Saray’da yapılan harcamaların boyutu akıllara durgunluk veriyor.”
Hükümetin Kötü Ekonomi Politikaları Halkın Üzerine Ağır Bir Yük Bindirdi
Kış, hükümetin 22 yıllık ekonomi politikalarının ülkeyi ne hale getirdiğine değinerek, “Hükümetin 22 yıldır uyguladığı kötü ekonomi politikaları, ne yazık ki halkımızın omuzlarına ağır bir yük bindirdi. Artan enflasyon, yükselen döviz kurları ve hayat pahalılığı, milyonlarca vatandaşımızın yaşam standartlarını her geçen gün daha da kötüleştiriyor. Bu süreçte, kemer sıkmak her zaman olduğu gibi vatandaşa kalıyor. Çalışanlar, emekliler, esnaflar, çiftçiler; herkes bu kötü gidişatın faturasını ödemek zorunda bırakılıyor. Ancak, Saray’da israfın sonu gelmiyor” ifadelerini kullandı.
Saray’daki Savurganlık Sona Erdirilmelidir
Kış, hükümetin lüks harcamalarını eleştirerek, “85 milyon vatandaş, ‘itibardan tasarruf olmaz’ anlayışıyla Saray’a çalışıyor. Ancak, bu anlayışın bedelini ödeyen yine halk oluyor. Hükümetin lüks harcamaları, gösterişli projeleri ve savurgan politikaları devam ederken, halkımızın geçim derdi her geçen gün büyüyor. Ekmeğe, süte, ete ulaşmak artık büyük bir mücadeleye dönüşmüş durumda. Vatandaşlarımız, elektrik ve doğalgaz faturalarını ödemekte zorlanıyor, çocuklarının eğitim masraflarını karşılayamıyor” dedi.
Gerçek İtibar Halkın Refahı ile Ölçülür
Kış, sözlerini şu cümlelerle tamamladı: “Saray’da ise durum bambaşka. Hükümet, halktan gelen feryatları duymuyor, görmezden geliyor. Tasarrufu vatandaştan beklerken, kendi lüksünden ödün vermiyor. Ancak unutmamalıyız ki, gerçek itibar, halkın refahıyla, yaşam kalitesiyle, ekonomik güvenliğiyle ölçülür. Halkın sırtına yüklenen bu ağır ekonomik yük, bir an önce hafifletilmeli, Saray’daki savurganlık sona erdirilmelidir.”
Ekonomik Politikalar Gözden Geçirilmeli
Kış, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Tarım Kredi marketlerinde bile fiyatlar bu kadar artmışsa, hükümetin ekonomik politikaları sorgulanmalıdır. Halkımızın alım gücünü artıracak, gerçek çözümler sunulmalıdır. CHP olarak, her zaman halkın yanında olmaya ve bu tür sorunları gündeme getirmeye devam edeceğiz.”
