Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yönelik terörist suçlamasına, “Öğrencileri terörist olarak tanımlamak en çok teröristlerin işine gelir. Yüzlerce, binlerce öğrenciye terörist dersen terörist kelimesinin anlamı kalmaz” diye tepki gösterdi.
Davutoğlu, Ankara’da metroya bindi, vatandaşlarla sohbet etti, ardından esnafı ziyaret ederek sorunlarını dinledi.
Esnaf gezisi sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine ‘terörist’ suçlaması konusunda şunları söyledi:
VAHİM HATA: Ben de bir Boğaziçi mezunuyum. Bir akademisyenim. Bu bütün vatandaşlarından biri olarak da kaygılıyım. İki kızım da Boğaziçi mezunudur.
Mesele sadece Boğaziçi ile sınırlı değildir. Şu anlamda, maalesef Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi daha önceki YÖK sistemini daha da bozarak üniversitelerin genel iklimine uygun olmayan memur gibi rektör atamalarıyla karşılaşıldı. Üniversiteler düşünce özgürlüğünün iklimidir. Her tür düşünce sarf edilir. Bazen bu düşünceler, bizim gençliğimizde olduğu gibi protestolarla da dile getirilebilir. Bunları terörist olarak tanımlamak en çok teröristlerin işine gelir. Yüzlerce, binlerce öğrenciye ‘terörist’ dersen terörist kelimesinin anlamı kalmaz. Burada çok vahim bir hata işleniyor. Herkesin basiretli davranması lazım. Herkesin gençler üzerine düşünürken empati yapması lazım.
BEN DE ÖĞRENCİ LİDERİYDİM: Biz de gençtik. Ben de öğrenci lideriydim. Bazı üniversitelerde biz de hem protesto ederdik hem görüş beyan ederdik. Gerilimli yıllardı yetmişli yıllar. Şimdi herkes düşen görev, suçlamadan önce anlamaya çalışmak.
TAHRİKE KAPILMAYIN: Gençlerimizin de bu tepkilerini barışçıl bir şekilde dile getirmeleri, meşruiyet çizgilerinde ayrılmamaları ve ola ki aralarına sızabilecek olan, en son işte manevi değerlerden Kabe’ye saygısızlık niteliği taşıyan bazı eylemler karşısında da dikkatli olmaları, toplumsal desteği kaybetmemeleri ve hiçbir şiddete yönelik hiçbir tahrike kapılmamaları önemli. Burada herkes görev düşüyor. Sayın Cumhurbaşkanı, gençleri suçlamadan önce dinlemeli. Terörist ifadesi çok ağır bir ifadedir ve hukuki bir ifadedir. Yüzlerce, binlerce bir kitleyi terörist olarak tanımladığınızda içi boşalır bu ifadenin. İçişleri Bakanı aynı şekilde, polisimiz de öğrencilerimiz de bu toplumun mayası. Belki aynı anda polis de aynı yerden çıkarak, öğrenci olarak gidiyor. Onların karşı karşıya getirilmeden, sükunetle bu işlerin, bu konuların görüşülmesi önem taşıyor. Ama her şeyden önce üniversiteler özgür düşüncenin mekanlarıdır. Son dönemde sadece Boğaziçi Üniversitesi’nde değil birçok üniversitelerde yetkin olmayan atamalar veya ortam olarak da tartışılan konular söz konusu oldu. Şimdi hepimize düşen görev, basiretle bunlara yaklaşmak.
ANAYASA TARTIŞMALARI SAMİMİ DEĞİL
Davuoğtu, anayasa tartışmalarını samimi bulmadığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli’nin açıklamalarında yeni bir unsur olmadığını, gündemin değiştirilmeye çalışıldığını savunan Davutoğlu, “güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisini yineledi. Davutoğlu, “Sayın Erdoğan neredeyse 3 aydır reform diyor her gün. Halde bir reform görmüyoruz. Reform dedikten sonra ülkede bir rahatlama olması lazım. Hiçbir rahatlama yok. Ve 18 yıldır birçok reform teşebbüsünden sonra da şimdi reform denecekse de bunun sahici olması lazım. Ben samimi bulmuyorum” dedi.
Davutoğlu, ülkenin gündeminin aş ve iş olduğunu, herkes aşılanmayı beklerken AKP MKYK üyelerinin aşılandığını belirterek, “Aylarca sürecek anayasa tartışmasından önce halkın günlük feryadına cevap verecek politikalar oluşması lazım. Halkın gündemi sağlık ve ekmek” diye konuştu.
