Şiddetli yağış sonucu oluşan sel ve heyelan nedeniyle can ve mal kaybının yaşandığı Düzce’de günlerdir sahada çalışan CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal’ın Meteoroloji’den yapılan uyarılarla ilgili açıklaması, yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.
METEOROLOJİK UYARILAR RUTİN BÜLTEN MUAMELESİ GÖRMEMELİ
CHP’li Tanal, Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Meteoroloji’nin doğal afet uyarısının yüksek sesle vatandaşlara duyurulmaması ve Meteoroloji’nin uyarısı doğrultusunda gerekli tedbirlerin alınmaması yüzünden insanların yaşamını yitirdiğini, hayvanların telef olduğunu ve zayiatın arttığını kaydetti. Tanal, meteorolojik uyarıların rutin basın bülteni şeklinde geçiştirilmesinin yanlışlığına dikkat çekti.
CAN KAYBI YAŞANMAZDI
CHP’li vekil Mahmut Tanal, Twitter hesabından “Düzce’de Meteoroloji’nin uyarıları camilerde, belediyelerde anons sistemi ile il/ilçe ve köylerde halka duyurulmuş olsaydı, dere kenarındaki evler ve ahırlar boşaltılmış olsaydı; İnsanlar ölmezdi. Bu kadar zayiat olmazdı. Meteoroloji’nin uyarısı; basına bilgilendirme ile geçiştirilemez” diye yazdı.
HALKLA PAYLAŞIMI KAMU HİZMETİDİR
Konuyla ilgili değerlendirmelerini sürdüren Tanal, Meteoroloji haberlerinin halk ile paylaşımının kamu hizmeti olduğunu belirterek, “Meteoroloji haberlerinin halk ile paylaşımı bir kamu hizmetidir. Kamu hizmeti ifası gereği gibi yapılmamış, eksik ve noksan ifa edilmiş, bu sebeple soruşturma başlatılmalı” ifadelerini kullandı.
SAVCILARI GÖREVE DAVET ETTİ
“Yağmur yağdı, bu doğal afettir” diyerek olayın üstünün kapatılmaması gerektiğini dile getiren Tanal, ihmal iddiaları, idarenin kusuruyla ilgili savcıları göreve davet ederek şunları söyledi: “Doğal afet deyip ilk günden olayın üstünün kapatılması doğru değildir. Yağan yağmuru sadece sebep gösterip bunu tetikleyen başka şüphelerin, sebeplerin araştırılmadan, soruşturma konusu yapılmadan ‘doğal afet’ diyerek Düzce’deki halkın mağduriyetinin üstü kapatılamaz. Derelerin bulunduğu yerler yerleşime açılacak ise Devlet Su İşleri’nden (DSİ) görüş alınması gerekir. DSİ’nin bu konuda genelgesi vardır. Ayrıca bu şekilde yer kayması, yolların ve köprülerin çökmesi, TCK 170 ve 171. maddesine göre suçtur. Burada tüm şüpheler giderilmeden, araştırma yapılmadan doğal afet deyip dosya kapatılmamalı. Çünkü derelerin olduğu yerlerde istinat duvarları ve su menfezlerinin yapılması gerekir. Bu ise suyun deşarjını sağlar. Sel felaketinin yaşandığı bölgedeki derelerin bulunduğu yerlerde istinat duvarları ve su menfezleri yapılmadığı için idare kusurludur. Düzce’de ‘doğal afettir’ diyerek dosyanın üstünün kapatılmasına müsaade edilmemeli. Olayın takipçisi olacağım. Cumhuriyet Savcılarını derhal göreve davet ediyorum. İlgisiz kalmaları kanuna aykırıdır. İlgisiz kalanlar da suç işlemiş olacaklar.”
DOĞAN AFETLER HUKUKU ÖNERİSİ
Tanal ayrıca, “Ülkemizin sel yatakları ve deprem kuşağında olduğu gerçeği karşısında; teknik fakülteler, hukuk fakülteleri, siyasal bilgiler fakülteleri başta olmak üzere ‘Doğal afetler hukuku’ tek bir disiplin altında toplanarak ayrı ve ortak ders olarak ele alınmalıdır” önerisinde bulundu.
SAYMAZ’DAN TANAL’A DESTEK: VALİLİK NEDEN ANONS ETTİRMEDİ?
Gazeteci Yazar İsmail Saymaz da söz konusu tweetini alıntıladığı Tanal’a “Düzce Valiliği, Meteoroloji’nin afet uyarısını neden belediyeler ve camilerden anons ettirmedi? Cami ne için var? Felaketten önce uyarmadığınız vatandaşın selasını okumak için mi?” şeklinde destek verdi.
METEOROLOJİ BÖYLE UYARMIŞTI
Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 17 Temmuz'da Düzce için kuvvetli yağış uyarısında bulunmuştu. Meteoroloji’nin değerlendirmesinde, sağanak yağışların ani sel, su baskını, yıldırım, dolu, kuvvetli rüzgar, ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara neden olabileceği hatırlatılmıştı. Meteoroloji, dikkatli ve tedbirli olunması gerektiğinin altını çizmişti.