Sevda Erdan Kılıç'ın yaptığı açıklama şu şekilde:
Sosyal medya hesabından ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret eden Mehmet Cemil Nuralp isimli şahsın yargılanması için gereken çalışma tamamlanmıştır. İstanbul Pendik’te ikamet eden ve o dönem bir okulda öğretmen olduğu iddia edilen kişi çeşitli sosyal medya hesapları üzerinden birçok hakaretlerde bulunmuş, ağır küfürler etmişti.
Gerek partililerimizin uyarısı gerekse sorumlu bir vatandaşlık bilinciyle bu şahıs hakkında bizzat suç duyurusunda bulundum. Ülkemizin birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğu şu dönemlerde toplumu ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı herkesin gereken cezayı almasını istedim. Her nedense bu hakaretler yapılırken en ufak bir eleştiri, durum tespiti yapanları yargılayan savcı ve mahkemeler re’sen işlem yapmak yerine şikayeti beklediler.
Şikayetim üzerine İzmir ve Edirne’de başlayan soruşturmalar birleştirildi. Şahıs hakkında “HALKI KİN VE DÜŞMANLIĞA ALENEN TAHRİK”, “ATATÜRK’ÜN ANISINA ALENEN HAKERET” suçlamalarıyla dava açılmasına karar verildi. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada Sayın Savcı Ahmet Arslan iddianameyi hazırlayarak mahkemeye gönderdi.
İddianamenin en acı tarafı da Atatürk ve annemiz Zübeyde Hanım hakkında ağır hakaretler eden zihniyeti bulanık, karanlık ve topluma yakışmayan bu şahısın konu kendisine sorulduğunda bahse konu hesabın kendisine ait olduğunu belirtmesiydi. Bununla ilgili “UZUN ZAMANDIR İŞSİZ OLDUĞUNU, MORALİNİN BOZULDUĞUNU VE BU TÜR PAYLAŞIMLARI YAPTIĞI” YÖNÜNDE SAVUNMA YAPTI.
Hepimiz biliyoruz ki bu ülkede milyonlarca işsiz, yüzbinlerce işinden olan insanlar var. İşsizlik oranları sürekli artarken geçim derdi de sınırları zorluyor. Kurtuluş Savaşı’nda cepheye silah taşıyan anaların, düşmanın karşısında gözünü kırpmadan yırtık ayakkabı ve elbiselerle savaşan babaların evlatları hiçbir zaman bunu yapmadı. Gerçek vatansever aç kalsa da, yoksulluk çekse de, işsiz kalsa da bunu yapmaz, yapamaz. Bunu yapan en başta atalarına, devletine ihanet eder. Geçmişini unutarak, Cumhuriyet’i karalayarak, milli ve manevi değerleri karalayarak bir yere varamazsınız.
Biz üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Her kim olursa olsun, hangi sebeple yaparsa yapsın Atatürk’e ve onun değerlerine hakaret edenlerden hesap soracağız. Bu zihniyete kol kanat gerenler, avuç açıp arka planda destekleyenler de bu suça en az yapan kadar ortaktır. Ortaklık sadece mal, mülk ile olmaz. Karanlık düşünceleri benimseyen ve ona sahip olanları barındıranlar da bu durumun koruyucusudur.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi, bu ülkenin bir vatandaşı olarak her alanda mücadele etmeye devam edeceğiz. Kararımız kesin ve nettir.
HERKES BUNU BÖYLE BİLSİN…..