Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki 2025 yılı Merkezi Bütçe
Kanunu görüşmeleri kapsamında Adalet Bakanlığı Bütçesi ele alındı. CHP İzmir Milletvekili
Sevda Erdan Kılıç, bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada şunları söyledi:
BAKANLIK BÜTÇESİNDE YÜZDE 41 ARTIŞ
“Adalet Bakanlığı’na 2025 yılında 280 milyar 275 milyon 802 bin liralık bir bütçe ayrıldığı
görünüyor. 2024 yılına göre yüzde 41 gibi bir artış söz konusu. Peki bu artış nerede kendini
gösterecek? Vatandaşın adalete erişiminde mi? Avukatların ve avukat stajyerlerinin
haklarında mı? Merak ediyoruz.
HANGİ KURULUŞLARA ÖDENEK AKTARILDI
2024 yılı bütçesinde kar amacı gütmeyen kuruluşlara yapılan transferlere ayrılan bütçe 2
milyar 593 milyon 870 bin liraymış. Bunun nedenini merak ediyoruz. Bunlar hangi
kuruluşlar? 30 Temmuz 2024 tarihinde soru önergeme vermiş olduğunuz cevapta, vakıf ve
derneklerden hizmet alınmadığını, protokol yapılmadığını söylemişsiniz. Ticari bir faaliyette
de bulunmamışsınız. Neyin karşılığında, hangi amaçla, hangi kuruluşlara harcandı bu paralar?
TASARRUF GENELGESİNE RAĞMEN 145 ARAÇ ALINACAK
Tüm kamu kurumları için 3 yıl süreyle araç alımı yasağı varken, Adalet Bakanlığı'nın 145
araç alacak olmasının gerekçesi nedir? Bu araç alımları hangi acil ve zorunlu ihtiyaçlardan
kaynaklanmaktadır? 145 araç alımı için ayrılan bütçe ne kadardır?
BİZE SOSYAL MEDYA BAKANLIĞI LAZIMMIŞ
Her zaman teoriyle pratik örtüşmüyor. Sizi dinleyince hiçbir sorun yokmuş gizi gözükse de
sosyal medya tepkilerine göre seyri değişen olaylar, hukuki kararlar ve sosyal medya ile
erişilen adalete ilişkin örnekler Türkiye'de giderek artıyor. Hatırlarsınız; Siirt’te bir uzman
çavuş tarafından cinsel saldırıya uğrayan yavrumuz vardı. İstanbul’da 19 yaşındaki kızına
işkence yapan baba, yine İstanbul’da hamile kadının aracına saldıran baklavacı kardeşler,
Beyoğlu’nda bir kadına sokak ortasında tecavüz etmeye yeltenen meczuplar vardı. Örnekleri
çoğaltabiliriz. Bu anlattığım olayların hepsinin ortak noktası ise sosyal medyadan gelen
tepkiler üzerine harekete geçilmesi. Adalet Bakanlığı değil, görünen o ki bize Sosyal Medya
Bakanlığı lazımmış. Beğenmeyip her fırsatta kısıtladığınız o sosyal medya vatandaşların tek
umudu, sosyal medyayı kullanmayı bilmek bu ülkede adaletin anahtarı oldu.
BİNLERCE HAK İHLALİ
Adalet bekleyen milyonlarca vatandaşımız hak ihlalleriyle karşı karşıya bırakılıyor. Anayasa
Mahkemesi’nin verileri de bu rezaleti gözler önüne seriyor. Anayasa Mahkemesi 2024 yılının
ilk dokuz ayında 2 bin 529 dosyada ihlal tespit etti. En çok ihlal edilen haklar da adalete
erişim ile ilgili. Makul sürede yargılanma hakkı ve adil yargılanma hakkı. Yani vatandaş
adalete ulaşamamış. Anayasa Mahkemesi, 2013 yılından bu yana 76 bin 514 hak ihlali tespit
etmiş.
KILIÇDAROĞLU DAVASI ÜZERİNDEN ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERDİNİZ
Peki siz ne yaptınız; vatandaş adalete ulaşmaya çalışırken siz muhalif avına çıktınız.
Hukuksuz kayyumlarla vatandaşın iradesini gasp ettiniz. 7’nci Genel Başkanımız Sayın
Kemal Kılıçdaroğlu’nun davası ile ilgili mahkemelere ve muhalefete aba altından sopa
gösterdiniz.
Adalet Bakanı sıfatıyla resmen derdest davada yargıya müdahale etmekten geri durmadınız
hem de muhalefeti hedef göstererek yargıya emir ve talimat verdiniz Bir Adalet Bakanı’na
yakıştıramadık. Bir ülkede Adalet Bakanı da Anayasa’yı çiğner ayrıca suç işlerse kime ne
anlatabiliriz?
Sosyal medyada size de bize de en çok sorulan sorular İnfaz Yasası, 31 Temmuz Covid
Yasası, Ehliyet Affı, denetimli serbestlik mağduriyeti, çek mağduriyeti konusu. Bu konularda
bir çalışma var mı yok mu?
ÇOCUKLARIMIZIN KATİLLERİ NEREDE?
Sayın Bakan, siz buradayken Veli Eren Atay halen kayıp, Rabia Naz Vatan’a ne olduğu halen
aydınlatılamadı, Burak Oğraş, Leyla Aydemir, Aleyna’nın katilleri bulunmuş değil. Narin’in
katili bulunmadı.
ROJİN’E NE OLDU?
Rojin Kabaiş’e ne oldu? Dosyada kısıtlılık var, Adli Tıp raporu eksikliklerle dolu, intihar
iddiasına ilişkin ailenin itirazları var, etkin soruşturma ile gerçeklerin ortaya çıkmasını
istiyoruz.”