CHP Muğla Milletvekili Av. Burak Erbay, Marmaris’te çıkan orman yangını ile ilgili yaptığı açıklamada; “Yangına müdahale ederek canla başla mücadele eden Orman Bölge Müdürlüğü personeline, Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Marmaris Belediyesi itfaiye ekiplerine teşekkür ederiz. Bu yangında yüreğimizi yakan bir kaybımız var. Köyceğiz ilçemizden yakından tanıdığımız Orman Bölge Müdürlüğü personeli kardeşimiz Görkem Hasdemir maalesef şehit oldu. Allah’tan rahmet diliyorum. Ailesine, sevenlerine ve Muğla halkının başı sağ olsun.” dedi.
Muğla’nın sürekli olarak orman yangınlarıyla karşı karşıya kaldığını söyleyen Erbay, yangınlara karşı gerek ekipman gerekse personel olarak hazırlıklı olmanın önemine değindi.
Muğla’nın eşsiz güzelliklerinin rant uğruna yağmalandığını, ormanlarının yakıldığını belirten CHP’li vekil, yanan bu alanın ranta açılmaması, tekrardan ağaçlandırılması gerektiğini, bu konunu takipçisi olacaklarını dile getirdi.
Marmaris’te yaşanan orman yangınında yangın söndürme uçaklarının kullanılmamasını eleştiren Erbay, “Bakanlığın tutumunu anlamak mümkün değil. Türk Hava Kurumu’nun elinde bakımları yapılmış hazır halde bekleyen amfibi yangın söndürme uçakları bulunmaktadır. Ancak bu sene yapılan ihalede en yüksek fiyatı veren Rus bir şirketten yangın söndürme uçakları kiralandı. Kiralanan üç uçak için günlük 1.3 milyon TL ödenecek. Toplam kiralama 153 gün için yapıldı. Yani toplam 203 milyon TL ödeme yapılacak. Ama marmaris yangınında bu uçaklar kullanılmadı. 1 Haziran 2021 tarihinden itibaren hizmet vereceği söylenen bu uçakların hiçbirisi şimdiye kadar çıkan yangınlara müdahale etmedi.” dedi.
CHP’li Erbay, yangının çıktığı ormanlık alanın denize çok yakın bir mesafede ve amfibi yangın söndürme uçaklarının kolayca su alarak müdahale edebileceği bir alan olduğunu, ancak buna rağmen yangın söndürme uçakları yerine helikopterlerin kullanılmasının doğru olmadığını belirtti.
2019 yılında Bakanlığa bir soru önergesi verdiklerini ve Türk Hava Kurumu’nun yangın söndürme uçaklarının neden kullanılmadığını sorduklarını hatırlatan Erbay, “Bu konuyu daha önce gündeme getirdik. Tam kapasite çalışan beş adet uçak bulunuyor ama bunlar kullanılmıyor. O dönem Dalaman’da meydana gelen yangında da kullanılmamıştı. Bu uçakların her biri 12 tonluk su deposunu 6 saniyede göl ya da denizden doldurabiliyor. Bir helikopter ise ortalama 2 ton su alabiliyor. Ayrıca THK yangın söndürme ucaları gece uçma kabiliyetine sahip. Helikopterler ise gece yangına müdahale edemiyor. Bu yangında belki uçakların kullanılsaydı karadan müdahaleye gerek kalmazdı.” şeklinde konuştu.
Dalaman’da bir kağıt fabrikasında çıkan ve iki gündür devam eden yangına da değinen Erbay, “Dalaman’da bir kağıt fabrikasının atık bölümünde yangın çıktı. SEKA’ya ait kağıt fabrikası 2001 yılında özelleştirildi. O dönem yatırımların artırılacağı söylenmişti. Ancak gelinen noktada neredeyse hiç yatırım yapılmadı. İşçi sayısı artırılacaktı ama sayı azaldı. Fabrika çok düşük bir kapasite ile çalışmaktadır. İmalat sonrası ortaya çıkan atıkların nakliyesi ve imhası gerekiyor. Ancak bu atıkların olduğu alanda yangın çıkıyor. Aynı alanda geçtiğimiz sene de yangın çıkmıştı. İki gündür duman ve kimyasal kokusundan Dalaman halkı sokağa çıkamıyor. Pencerelerini açamıyorlar.” dedi.
Özelleştirme ve rant politikalarının Muğla’ya büyük zararlar verdiğini dile getiren CHP’li vekil, Muğla’nın doğal ve tarihi güzellikleriyle değil, rant, özelleştirme ve yangınlarla, mafya ve suç örgütleriyle anılır bir şehir haline gediğini ve Muğlalıların bu durumdan büyük rahatsızlık duyduğunu söyledi.
