CHP’li Bülbül, yaptığı açıklamada Eğitim Bir-Sen Aydın Şube Başkanı Fatih Taşpınar’ın kendi sendikasının açıkladığı raporlardan habersiz olduğunu belirtti. Eğitimi siyasi çıkarların dışında tutulması gerektiğini vurgulayan Bülbül, “Aydın’da gözle görülür bir düşüş var. Bunu kimse inkar etmemeli. Eğitim Bir-Sen Genel Merkezi’nin yazdığı raporların satır aralarında Türkiye’deki eğitim sisteminde büyük sıkıntılar olduğu yazılı. Şube Başkanına tavsiyem yöneticisi olduğu sendikanın raporlarını okumalıdır” dedi.
“DÜŞÜŞÜN SORUMLUSU YOK MU?”
Aydın’ın LGS 2018’de 15. sırada yer alırken, 2019 yılında 43. sırada yer almasının eğitimdeki kalitenin düşüşünün örneği olduğunu tekrarlayan Bülbül, “Biz bu tabloya bakınca başarısızlık görüyoruz. Bir eğitim sendikasının Aydın yöneticisinin bu tabloda nasıl bir başarı gördüğünü de merak ediyorum. Öğrencilere yüklenemeyecek bu durumun sorumlularından biri Aydın İl Milli Eğitim Müdürüdür. Eğitimle ilgili bir konuda sorumlu müdür yerine Toptancı Hal Müdürünün mü istifasını isteyecektik?” dedi.
Bülbül’ün açıklamasında sendikanın raporlarından şu tespitler yer aldı:
- OECD ülkeleri arasında Türkiye en katı merkeziyetçi eğitim sistemine ve dolayısıyla en güçsüz okul yapısına sahip ülke. Genç nüfusa daha kaliteli bir eğitim sunabilmesi için eğitime ayrılan bütçe artırılmalı.
- Türkiye’de bölgeler arası lise mezuniyet oranları önemli oranda farklılaşmaktadır. Bundan dolayı 12 yıllık zorunlu eğitim uygulamasında karşılaşılan aksaklıkları çözmeye yönelik politikalar geliştirilmelidir.
- Türkiye 15-19 yaş grubunda %71 olan okullaşma oranıyla, %85 olan OECD ortalamasının çok gerisinde kalmaktadır.
- OECD ülkeleri arasında 25 yaş altında en az lise mezunu olanların oranı en düşük (%71) İzlanda ile Türkiye’dedir
- Mevcut öğrenci sayısı sabit olmak koşuluyla, okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim düzeylerinde Türkiye’nin öğretmen başına düşen öğrenci oranlarını OECD ortalamalarına çekebilmesi için 130 bin 500 yeni öğretmeni sisteme dahil etmesi gerekmektedir
- Türkiye, en katı merkeziyetçi eğitim sistemine ve dolayısıyla en güçsüz okul yapısına sahip ülkedir. Eğitim sisteminde verimliliği artırmak ve daha kaliteli bir eğitim sunabilmek için öğretmenleri güçlendirecek bir yetki devri reformu yapılmalıdır
- Gerek sınıf mevcudu gerekse öğretmen başına düşen öğrenci oranlarında bölgelere ve illere göre aşırı farklılıklar var olmaya devam etmektedir. Bu durum, Türkiye’de eğitim sisteminde kaynakların dağılımı açısından önemli bir eşitsizliğin olduğunu göstermektedir.