CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek açıklamalarda bulundu. Erkek'in konuşmasından satır başları şöyle:
"7 kişilik sandık kurulunun önünde seçmenler özgür iradeleri ile oylarını kullandılar. Kanuna ve YSK'nın genelgelerine uygun şekilde gerçekleştirildi işlemler. Tüm sandıkların sandık sonuç tutanakları 7 kişilik kurul tarafından imzalanarak, AKP'li ve MHP'li üyelerin de imzalarıyla ilçe seçim kurullarında birleştirildi.
YSK'nin 250 sayfalık kararının ilk 12 sayfası AK Parti itirazları. 84 sayfası YSK'nın yazışmaları. 38 sayfa karşı oy kullananların gerekçesi.
7 üye 17 gün sonra 12 sayfa gerekçe yazmış.
Seçmenin iradesinin nasıl sakatlandığına dair tek bir cümle yok.
Sayım döküm cetveli boş olan 18 sandık. Binali Yıldırım daha çok oy almış.
Sayım döküm cetveli imzasız olan 90 sanıdıklarda dahi Binali Yıldrım'ın oyları çok daha fazla çıkıyor.
Seçmen gitti özgür iradesiyle oyunu kullanadı o sandıklar yendien sayıldı. İstanbul'da 39 ilçede tüm geçersiz oyları saydınız 6 ilçede tüm oyları saydınız.
Peki seçmenin iradesi nasıl sakatlandı.
YSK'nin bu kararına kadar sandık başkanı ve sandık kurulu üyesi atamalarına dayanarak iptal edilen hiçbir seçim yok.
Bizim hukukumuzda sandık kurulu başkanlarının kamu görevlisi olmaması sebebiyle o sandıktan çıkan iradenin yok sayılacağına ilişkin hiçbir hüküm yoktur.
"Tam bir hukuk dersi var"
YSK referandumda açıkça kanunan aykırı olduğu halde milyonlarca mühürsüz oyu geçerli kabul etti.
YSK ne dedi, 'ben seçmenin iradesini sakatlayamam'.
Bu kararda 38 sayfalık karşı oyda tam bir hukuk dersi var.
Bu sandık kurulu başkanlarını üyelerini kim atadı, kim belirledi, Ekrem İmamoğlu mu, biz mi atadık.
KHK'lı başkanların olduğu 9 sandığın sonucu 1233 oy Binali Yıldırım almış, Ekrem İmamoğlu 1188 oy almış.
CHP'den Binali Yıldırım'ın iddiasına yanıt
İstanbul seçmeninin 23 Haziran'da bir hakkı teslim edeceğine yürekten inanıyoruz
Herkes sandığa gitsin oyunu kullansın, biz her bir oya sahip çıkacağız.
Oyların çalımına dair en ufak bir ifade yok. 'Biz algı yaratmak için dedik. Biz siyaseten bunu söylüyoruz. Bu durumda birilerine siyaseten hırsız denilebilir mi?
Oyların çalınmadığını herhalde kendisi itiraf etmek zorunda kaldı diye düşünüyorum.
Sandık seçim kurulu üyelerinin kamu görevlisi olmaması nedeniyle iradenin yok sayılacağına ilişkin hiçbir hüküm yoktur kanunda. Hiçbir şeye cevap verememişler. Aynı YSK, referandumda açıkça kanuna aykırı olduğu halde milyonlarca mühürsüz oyu kabul etti. O zamanki kanun mühürsüz oy pusulaları geçersiz diyordu.
Lütfen milletin aklıyla alay etmeyin. Kendi tabanınıza bile saygısızlık yapıyorsunuz. Görev yapan pırıl pırıl insanları suçluyorsunuz, ayıptır günahtır yazıktır. Türkiye'ye yazık etmek istiyorlar ama buna asla müsade etmeyeceğiz.
YSK iptal etti ama son sözü İstanbul seçmeni söylecek, her şey çok güzel olacak.