CHP’nin çalışkan vekili Ali Öztunç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Kahramanmaraş ve ülke gündemine dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Bir basın mensubunun ‘Hakan Atilla İstanbul’a geldi, bir değerlendirmeniz olur mu?’ Sorusu üzerine Öztunç, “Hakan Atilla’nın Türkiye’ye dönmesinden dolayı Cumhuriyet Halk Partisi olarak memnunuz öncelikle bunu belirtelim. Kendisi haksızlığa uğramıştı. Esas failler unutuldu ama Hakan Atilla 23 ay ceza aldı hapiste yattı ve haksızlığa uğradı. Esas faallerin hesabı Hakan Atilla’dan alındı. Reza Zarrab’ın kirli işlerinin faturası Hakan Atilla ya kesilmiştir. Kedisinin bugün itibariyle ülkesine dönmesinden memnuniyet duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Gündemi uzun süredir meşgul eden Suriyeli göçmenler soruna dair meselenin kesin çözümünün Suriye’de iç barışın sağlanması olduğunun altını çizen Öztunç, memleketi Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde Vali Yardımcısı Mesut Tamer Genç’in haksız bir şekilde görevden alınmasıyla sonuçlanan İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Mahir Turan’ın isminin karıştığı skandal olaylar silsilesi için de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya seslenerek; “Bu haksızlıkları çok fazla yaptığınız içindir ki 31 Mart ta İstanbul seçimlerinde bu halk size bir tokat vurdu. Bu haksızlıkları yapmaya devam etmeyin. Kahramanmaraş vali yardımcısı Mesut Tamer Genç’ i tekrar görevine iade edin çağrısında bulunuyorum” dedi.
ÖZTUNÇ’UN BASIN AÇIKLAMASININ TAMAMI ŞU ŞEKİLDE;
“TÜRKİYE’DE BASIN ÖZGÜR DEĞİL, GAZETECİLER İÇERDE”
“Değerli arkadaşlar bir eski gazeteci olarak 24 Temmuz Basın Bayramını kutluyorum ama maalesef yine buruk bir basın bayramı. Türkiye geçen yıl ki gibi dünya basın özgürlüğü endeksinde 180 ülke arasında bir kez daha 157. Oldu. Türkiye’de basın özgür değil, gazeteciler hapiste, kameramanlar her türlü baskıyla karşı karşıyalar. TRT’nin durumu ortada, TRT eskiden Türkiye Radyo Televizyon Kurumu idi şimdi Tayyip’in Radyo Televizyon Kurumu oldu. RTÜK Radyo Televizyon Üst Kurulu idi Recep Tayip Erdoğan Üst Kurulu oldu. Anadolu Ajansı zaten belli. Yerel basın perişan durumda.
“PORTEKİZ’DEYKEN AFŞİN’DE GÖREVLİ GİBİ PARA ALAN MEB MÜDÜRÜ, VALİ YARDIMCISINI GÖREVDEN UZAKLAŞTIRTTI”
“Esas konumuz Kahramanmaraş’ta Afşin İlçe Milli Eğitim Müdürü ile ilgili. Mustafa Mahir Turan. Afşin İlçe Milli Eğitim Müdürü. Milli eğitim müdürü bir takım şikâyetler üstüne bir soruşturma geçiriyor. Şikâyetler nedir? Boşalan okul müdürlüklerine atama yaparken kendisi öğretmenlere başvuru yapmayın çünkü buralara ben atama yapacağım istediğim adamlarımı getireceğim diyor, baskı yapıyor. Bir başka suçlama Portekiz’e görevli olarak gidiyor. Portekiz’deyken görevli olduğu süreçte Afşin’deki motorlu taşıtlar sınavında varmış gibi para alıyor. Yani sınavda görevliymiş gibi para alıyor oysa kendisi o tarihlerde Portekiz’de. Bunlardan dolayı hakkında bir soruşturma açıldı. Açılan soruşturma Kahramanmaraş Valiliğine geldi. Valilikte komisyon toplandı ve toplantı sonucu bu müdürün kademe ilerlemesinin durdurulması cezası istendi. Ancak komisyon bu cezayı ağır buldu ve ceza olarak da bir alt ceza verildi. Maaş kesim cezası uygulandı Milli Eğitim Müdürüne. Buraya kadar her şey normal ama bundan sonra anormallik başlıyor. Ceza alan bu Milli Eğitim Müdürü birilerini araya soktu ve kendisine ceza veren bu komisyonun başkanı Vali Yardımcısı Mesut Taner Genç’i görevden aldırdı. Kendisi yanlış yaptığı için ceza alıyor cezayı veren komisyonun başkanı Vali Yardımcısı Mesut Taner Genç, dün itibariyle içişleri bakanlığı tarafından görevden alındı. Peki, bu adamın gücü nereden geliyor? Tabii ki Saray’dan geliyor. Niye çünkü bu Milli Eğitim Müdürünün ağabeyi, sefer turan Sayın Cumhurbaşkanının baş danışmanı. Portekiz’de olduğu halde Afşin’deymiş gibi gösterip sınavdan sınav ücreti alıyor bunun karşılığında normal bir memura uygulanması gereken ceza uygulanıyor. Uygulayan komisyonun başkanı Vali Yardımcısı açığa alınıyor. Neden çünkü cezayı alan Milli Eğitim Müdürünün ağabeyi Sayın Cumhurbaşkanının baş danışmanı Sefer Turan. Dokunulmazlık sadece Cumhurbaşkanına değil Baş danışmanına, danışmanına, danışmanların ağabeylerine akrabalarına kadar gitmiş durumda. Normal bir memur olsaydı inanın perişan edilirdi ama şimdi abisi Cumhurbaşkanlığında diye kardeşine ceza veren komisyonun başkanı görevden alınıyor. Saray dedikleri bu işte. Bir saray oluşturulmuş. Sarayda yaşan insanların aileleri ciddi bir dokunulmazlığa sahipler ve bu insanlar her türlü olumsuzluğu yapmayı kendilerine hak görüyorlar. Ben Sayın İçişleri Bakanına sesleniyorum; Kahramanmaraş’ta görevden aldığınız Vali Yardımcısı Mesut Taner Genç namuslu düzgün bir Vali Yardımcısıdır. Görevini yerine getirmiştir. Yanlış yapan bir devlet memurunu uyarmıştır ve komisyon olarak gereken cezayı vermişlerdir. Suçlu Vali Yardımcısı değil, suçlu Milli Eğitim Müdürüdür. Mili Eğitim Müdürüne ceza verildi diye Vali Yardımcısı görevden alınamaz. Burada haksızlık yaptınız sayın bakan. Zaten bu haksızlıkları çok fazla yaptığınız içindir ki 31 Mart’ta İstanbul seçimlerinde bu halk size bir tokat vurdu. Bu haksızlıkları yapmaya devam etmeyin. Kahramanmaraş Vali Yardımcısı Mesut Tamer Genç’i tekrar görevine iade edin çağrısında bulunuyorum.”
SORU&CEVAP
“HAKAN ATİLLA’NIN DÖNÜŞÜ OLUMLU”
Hakan Atilla İstanbul’a geldi bir değerlendirmeniz olur mu?
“Hakan Atilla’nın Türkiye’ye dönmesinden dolayı Cumhuriyet Halk Partisi olarak memnunuz öncelikle bunu belirtelim. Kendisi haksızlığa uğramıştı. Esas failler unutuldu ama Hakan Atilla 23 ay ceza aldı hapiste yattı ve haksızlığa uğradı. Esas faallerin hesabı Hakan Atilla’dan alındı. Reza Zarrab’ın kirli işlerinin faturası Hakan Atilla ya kesilmiştir. Kedisinin bugün itibariyle ülkesine dönmesinden memnuniyet duyuyoruz”
“ÇÖZÜM; SURİYE VE TÜRKİYE YÖNETİMLERİNİN İŞ BİRLİĞİ YAPMASI”
Süleyman Soylu’nun Suriyeli göçmenlerle ilgili kaydı olan yerlerde dursunlar İstanbul’da büyükşehirlerde durmasınlar açıklaması var bunun göçmen politikasına faydası olur mu?
“Sayın İçişleri Bakanı Süleyman soylu nihayet içişleri Bakanı olduğunu hatırladı. Uzunca bir süredir oraya buraya laf atmaktan kamplaştırmaktan insanlara hakaret etmekten İçişleri Bakanlığı yapamıyordu. Şimdi hatırladı bir açıklama yaptı ama yaptığı açıklama yine şova yönelik bir açıklama. Yine popülist bir politika. Bu mesele popülist politikalarla çözülemez böyle şovlarla çözülemez. Ne yani her Suriyelinin başına bir polis mi dikecek? Her Suriyelinin başına bir polis dikip kamplara mı götürecek. Bu meselenin çözümü bam başka. Biz başka şeyler söylüyoruz CHP olarak. Bir kere Suriye’deki savaş bir an evvel durdurulmalıdır. Türkiye bu konuda Suriye yönetimi ile iş birliğine girebilir. Suriye’nin toprak bütünlüğü bir an önce sağlanmalıdır ondan sonra mülteci politikası yeniden değerlendirilmelidir. Suriye’deki şartlar olumlu hale getirilirse burada yaşayan Suriyelilerin ülkelerine dönmesi de sağlanır. Bu tarz şov ve popülist yaklaşımlarla bu sorun çözülemez. Sorunun çözümü için Suriyeli meselesinin yeniden düzenlenip ele alınması gerekiyor. Bakın biz defalarca uyardık, yapmayın etmeyin Suriye’ye karışmayın bizim meselemiz değil dedik. Suriye’ye yönelik dikkatli politika yürütün dedik ama dinlemediler bu hale geldi. Bugün milyonlarca Suriyeli Türkiye’deyse bunun sebebi Ak Parti’dir. Bu sorunun çözümü çok net Suriye de iç savaşın sona ermesidir. Çözüm Türkiye ve Suriye yönetiminin iş birliği yapmasına bağlıdır.”