Cumhuriyet, Sözcü, Korkusuz, Evrensel ve Birgün gibi muhalif gazetelere peşi sıra resmi ilan ve reklam cezası veren Basın İlan Kurumu (BİK), CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal’ın, kendisini hedef gösteren iktidara yakın yayın organı Yeni Akit gazetesi hakkındaki şikayet dilekçesini ise haftalardır bekleterek herhangi bir işlem yapmıyor.
CHP’nin hukukçu vekili Mahmut Tanal, hazırladığı haberlerle kendisini terör örgütleriyle yan yana göstermeye çalışan Yeni Akit gazetesini Basın İlan Kurumu’na şikayet etti.
Akit’in “Ha PKK cenazesi ha Öcalan şemsiyesi”, “CHP’li Tanal’ın DHKP-C’li teröristlerine hapis” başlıklı haberlerini şikayet dilekçesine ekleyen Tanal, yandaş gazete tarafından kendisine yönelik, gerçeklikten uzak bir şekilde kişileri yanıltarak, kişilerde algı yaratmak ve şahsını itibarsızlaştırmak suretiyle onur, şeref ve saygınlığını rencide etmek amacıyla internet sitesi ve basılı nüsha aracılığıyla haber yayınlandığını belirtti.
YENİ AKİT’İN SURUÇ KATLİAMI ÇARPITMASI
Twitter’da bir kullanıcının paylaşımına “Trollerin yalanlarından, iftiralarından bıktım. Tekrarlıyorum: PKK veya diğer terör örgütleri mensuplarının cenaze törenine katıldığım ispatlanırsa milletvekilliğinden istifa edeceğim. İddiasını ispat edemeyen ise alçaktır, şerefsizdir, haysiyetsizdir, müfteridir!” şeklinde cevap verdiğini hatırlatan Tanal, Yeni Akit’in “Ha PKK cenazesi, ha Öcalan şemsiyesi” içeriği taşıyan haberle, Çözüm Süreci’nde gerçekleşen DEAŞ’ın Suruç katliamının protesto edildiği İstiklal Caddesi’ndeki alana, bazı şahıslarca polisin izniyle sokulan Öcalan posterleri üzerinden kendisini “Terör örgütü PKK sempatizanlarıyla, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın pankartları altında gösteriler yapmakla” suçlamaya çalıştığına dikkat çekti.
Yeni Akit’in terör örgütüyle herhangi bir alakası varmış gibi hedef saptırdığına ve gerçekleri çarpıttığına işaret eden Tanal, “Çözüm Süreci’nde, terör örgütü DEAŞ’ın Suruç’taki bombalı saldırısında 33 gencimiz can verdi. Bu katliam İstiklal Caddesi’nde protesto edildi ve protestoda yer alarak bir konuşma yaptım. Konuşmamda katliamı lanetledim. Ancak tarih itibariyle Çözüm Sürecinin devam ettiği bir zamandı. O dönem AKP, terör örgütü PKK’yla kol kola girdiği için katliamın lanetlendiği alana Öcalan posterlerini sokan Emniyet’ti, Valilik’ti, Bakanlık’tı, AKP hükümetiydi. Posterlerden rahatsızlık duydum ve alandan ayrıldım. Dolayısıyla haber içeriği tamamen yanıltıcı olmakla birlikte, haber tamamen eleştirici sınırlarını aşar bir şekilde, iftira atılarak ve haksız isnat yapılarak paylaşılmıştır” ifadelerini kullandı.
AKİT’İN SKANDAL HABER BAŞLIĞI
Yeni Akit gazetesinin Meclis girişinde kurum personelini rehin almaya çalışırken etkisiz hale getirilen terör örgütü DHKP-C mensuplarına verilen hapis cezasını, “Tanal’ın DHKP-C’li teröristlerine hapis” başlığıyla haberleştirdiğini aktaran Tanal, Yeni Akit’in sanki şahsına bağlı bir terörist kolu oluşturulmuş gibi yayın yaptığına, hiçbir bağı ve bağlantısı olmadığı halde habere konu kişilerin kendisine bağlı terörist oldukları algısı oluşturulmaya çalışıldığına vurgu yaptı.
Söz konusu başlıkla gerçeklerin çarpıtıldığını dile getiren Tanal, basın toplantısında vurguladığı gibi Meclis’te en fazla kartvizit dağıtan, ziyaretçi alan milletvekili olduğunu belirtirken, olayda ismi geçen iki şahısla da hiçbir alakası olmadan yalnızca görüşme, sorununu iletme isteklerine istinaden danışmanları aracılığıyla ziyaretçi sistemine bildirimde bulunulduğunu anımsattı.
Meclis idaresinin, güvenlik kontrol noktalarında nöbet tutan görevli polislerin, sisteme iletilen bu talebi onaylama veya reddetme yetkisine sahip olduğunu kaydeden Tanal, “Ziyaretçilerin girişi onaylanıp şahsımla görüşme gerçekleşene kadar ise toplam 4 polis kontrol noktasından geçmişlerdir. Üzerlerinde kesici alet bulunduran söz konusu şahıslardan biri (Mulla Zincir) makamıma kadar gelebilmiştir. Şahsım dâhil olmak üzere milletvekillerinin TBMM’ye ziyaretçi kabul etme, ziyaretçilerin üstünü arama ve GBT sorgulamasını yapma gibi bir yetkisi bulunmamaktadır. İşbu durumla birlikte kadın şahıs (Eylem Yücel) makamıma hiç gelmemiştir. Erkek şahısla (Mulla Zincir) gerçekleşen görüşmede de şahsın bana iletmiş olduğu sorun, Fransa’dan gelmiş olduğu, önceki yıllarda yurt dışı yasağı konulduğundan yurt dışına çıkamadığı ve bu sorunun çözümü konusunda bilgi almak istemesidir. Ben de ona bir hukukçuya gitmesi gerektiğini, benim yapabilecek hiçbir şeyim olmadığını söyleyerek görüşmeyi 5 ila 7,5 dakikada sona erdirdim. Şahıs, benimle görüşmesini bitirip yanımdan ayrıldıktan epey sonra saat 12:30:17’de TBMM’den çıkış yapmıştır. İlgili durum ise TBMM Başkanlığı’nın yapmış olduğu açıklamalar ile de sabittir” bilgisini verdi.
Şahsın Meclis’ten ayrılışıyla birlikte randevu sistemindeki kayıt süreci sona erdiğinin altını çizen Tanal, yaklaşık iki buçuk saat sonra randevusuz olarak Meclis’e girmeye çalışan şahısların, güvenlik görevlisini rehin almaya kalkıştığını, akabinde etkisiz hale getirildiklerini kaydetti.
BASIN İLAN KURUMU’NDAN SES SEDA YOK!
Söz konusu haber başlıkları ve yorumuyla Yeni Akit gazetesinin, Basın Ahlâk Esasları Hakkında 129 sayılı Genel Kurul Kararı’nın 1. maddesinin ikinci cümlesinde yer alan “Haberlerde ve olayların yorumunda gerçeklerden saptırma, çarpıtma veya kısaltma yoluyla amaçlı olarak ayrılınamaz.” hükmüne aykırı bir şekilde hareket ettiğini belirten Tanal, şikâyete konu yayınlanan haberde olaylar yorumlanırken, gerçeklikten tamamen uzak bir şekilde saptırıldığını ve çarpıtıldığını vurguladı. Haberde eleştiri sınırlarının tamamen aşılarak aşağılayıcı kelimelerle hakaret edilerek, iftira atıldığını ve haksız isnat yapıldığını ifade etti.
CHP’li vekil Mahmut Tanal, Basın İlan Kurumu’na sunduğu şikayet dilekçesinde, Akit’e verilecek ilan ve reklamların 2 ay boyunca kesilmesini ve ilgili diğer yaptırımların uygulanmasını talep etti. Ancak hakaretten uzak şekilde, yalnızca gerçeğe dayalı eleştirel haberlere imza atan muhalif medyaya ilişkin şikayetleri anında karara bağlayan ve cezalandırma yoluna giden Basın İlan Kurumu, aradan geçen süreye rağmen Yeni Akit gazetesi hakkındaki şikayet başvurusuyla ilgili CHP’li Tanal’ı bilgilendirme gereği dahi duymadı.
