Balbay, Kiraz'ın dağ köyü Ören'de yurttaşlarla köy meydanı toplantısı yaptı. Balbay köylülere, "bu dağlarda sadece tek tip ağaç dikilecek deseler olur mu" diye sordu. Köylüler, " hayır, bunu tabiat da kabul etmez" karşılığını verince şöyle dedi:

"İşte demokrasinin doğası da böyledir. Tek tipi kabul etmez. Nasıl tüm yumurtaları tek küfeye koymuyorsanız,  ülkeyi de tek kişiye teslim etmeyin. Aranızda bu değişikliklere en yüksek sesle hayır demesi gereken kişi Erdoğan'ı en çok seven kişi olmalıdır. İnsan sevdiği kişinin gücünü aşan bir sorumluluk altına girmesini istemez."

Çayağzı köyünde bir yurttaş Balbay'a, "Biz bu 18 maddede tarımın sorunlarını çözecek bir satır göremedik, siz gördünüzse anlatın" dedi. Balbay bunun üzerine, "işte bütün mesele bu. Getirilen anayasa 80 milyonun değil, bir kişinin isteğine karşılık veriyor" yanıtını verdi.

 Balbay Haliller köyünde de ABD'nin Suriye'yi bombalamasına değinerek şöyle dedi:

"Allah hiçbir ülkeyi bombaların altında bırakmasın. Suriye'de güçlü bir Meclis olsaydı, bunlar yaşanmazdı. Atatürk'ün evrensel meşruiyeti hep Meclis'le birlikte çalışmasından kaynaklanıyor."

Köylüler, "aslında Başbakan'ın da hayır demesi lazım. Erdoğan Başbakanlığa kayyum atadı" deyince Balbay, "sizi kutluyorum. İzmir'in dağlarında baharla birlikte zaten çiçekler açtı, şimdi sandıklarından hayırlar çıkacak" karşılığını verdi.

Balbay bir tekstil fabrikasına da uğrayıp mola arası sohbet etti. Balbay sordu: "Tüm kumaşlar tek desen deseler olur mu?" İşçiler, " olmaz öyle şey. Biz ne yapacağımızı biliyoruz" dediler.

Balbay, gece de Bayındır'ın dağ köyü Çınardibi'ne gitti. Köylüler, " buralara kadar zahmet etmişsiniz, biz hayırcıyız" dediler.