12 Eylül darbecileri tarafından uygulanan baskıcı, antidemokratik hukuk dışı uygulamalar, bugün iktidar olan AKP eliyle uygulanmaya devam ediyor.15 Temmuz Fetö terör örgütü darbe girişimine karşı birlikte mücadele edilirken ne yazık ki 20 Temmuz’dan sonra sivil darbe anlamında muhaliflere yönelik hukuk dışı hak ve özgürlüklerin askıya alındığı bir dönem yaşanmıştır. Bu dönemde ihraç edilen akademisyen sayısı 5 bin 705 iken bu rakam 12 Eylül askeri darbesinde 120. 12 Eylül’de 31 gazeteci hapisteydi, bugün bu sayı 131. OHAL döneminde çıkarılan KHK’lar ile Adil Yargılanma hakkı ve Anayasal hak ve özgürlükler ihlal edilmiş binlerce yurttaş iktidara muhalif olduğu için mağdur edilmiştir. Şimdi de OHAL rejimi devam ettirilmektedir. Kuvvetler ayrılığı ,denge ve denetleme devre dışı bırakılmıştır. AKP’nin tek adam rejimi ve uygulamaları 12 Eylül’ü aratmamaktadır. Darbenin iyisi kötüsü olmaz. Ülkemizde darbe ikliminden tek çıkış yolu vardır. Bu da Demokrasi ve Özgürlüklerin varolmasıdır. Özgürlükçü Demokratik bir yeni anayasadır. Anayasal hak ve Özgürlüklerin yaşandığı Demokratik laik çağdaş Hukuk Devletinin gerçekleştirilmesidir 12 Eylül darbesini yapanlar, ‘’Asmayalım da besleyelim mi’’ dedikleri 17 yaşındaki Erdal Eren’in yaşını büyütüp astılar. Bugün Kenan Evren hatırlanmıyor ama, Erdal Eren hâlâ 17 yaşında…
Askeri ve sivil tüm darbeler, demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik insanlık dışı girişimlerdir. Türkiye’nin çağdaşlık ve demokrasi hedefinde onlarca yılını çalıp ülkemizi karanlığa mahkûm eden 12 Eylül’ü ve diğer tüm darbeleri nefretle kınıyorum.