AKP DEMEK İTHALAT DEMEK
Tarımın ve hayvancılığın dışa bağımlı ithalata dayalı politikalarla dibe vurduğunu söyleyen CHP Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut şunları söyledi:
Ülkemiz çiftçisi, köylüsü üretim yapamaz, ürettiğinden kazanamaz durumdadır. Toprağın ekilip biçilmesi, hayvanın sağlıklı beslenmesi ve tüketiciye en güvenli bir şekilde ulaşması için girdi maliyetlerinin en düşük seviyede tutulması gerekmektedir.
AKP tarım politikasını ne yazık ki bu düşünceden uzak bir şekilde uygulamaktadır. Çiftçinin, köylünün canını bezdiren mazot, gübre, ilaç ve yem gibi en temel girdi kalemleri almış başını gitmiştir. Üretici atadan dededen kalan topraklarını ele güne karşı duyduğu manevi duygularla yinede ekmek, biçmek üzere işlemektedir. Ancak ürettiği ürüne ne destek olunmakta nede pazar bulabilmektedir.
HAYVAN SAYIMIZ HER GEÇEN GÜN AZALMIŞ
Yaklaşan Kurban bayramı nedeniyle hayvan varlığımıza ilişkin Ziraat Mühendisleri Odasının (ZMO) yapmış olduğu çalışmadan veriler paylaşan Ayhan Barut şöyle konuştu:
Türkiye tarihinde resmi olarak ilki 2010 yılında olmak üzere 2011, 2017 ve 2018 yıllarında kurbanlık amaçlı hayvan ithalatı yapıldı.
Ülkemizde yılda 10 milyon civarında hayvan kesimi yapılmakta. Kırmızı et üretimimiz 1 milyon tonun üzerinde gerçekleşmektedir. Kesilen hayvanların %55`ini koyun, %14`ünü keçi, %31`ini de sığır oluşturmaktadır.
2019 yılının ilk altı ayında ithal edilen sığır sayısı 64 ilimizdekinden ve Bartın, Karabük, Hakkari, Bilecik, Siirt, Tunceli, Yalova, Kilis ve Rize illerimizdeki toplam sığır sayısından daha fazladır.
2019 yılının ilk yarısında ithal edilen koyun sayısı ise, Sakarya, Bayburt, Gümüşhane, Yalova, Karabük, Zonguldak, Düzce, Rize ve Bartın`daki koyun sayısından daha fazladır.
Son dört buçuk yılda 765 bin koyun ithal edilirken, 110 milyon dolar ödenmiştir.
Yani 1960 yılı rakamlarımız baz alındığında toplam hayvan sayısında %13`lük bir azalış olmuştur.
Bakan hayvancılıkta içinde bulunduğumuz bu gidişe dur demek için ne yapacak onları anlatmalı.
10 BİN 551 ATAMA SÖZÜNÜZÜ TUTUN
Tarımda üretimden tüketime her halkanın ayağa kalkması için birinci koşul bilinçli, eğitimli, meslek aşkı ile yanan genç meşalelerin bir an evvel toprakla, hayvancılıkla buluşması gerektiğini vurgulayan Ayhan Barut şunları söyledi:
Tarımın içinde bulunduğu dar boğazdan düze çıkması için üretim odaklı politikalar benimsenmelidir. Tarımsal üretimin desteklenmesi, ithalatçı politikalardan vazgeçilmesi, ürün planlamasının yapılması ve yöneticilerin tarımın içinden gelen ve meslek deneyimi olan kişilerden tercih edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde hobileri arasında dahi tarımsal faaliyetler olmayan yöneticilerle tarımın yükselmesi, yücelmesi mümkün olmayacaktır.
Tarladan sofraya tarımın tüm halkalarını Ziraat Mühendisleri, Gıda, Su ürünleri Mühendisleri ile Veteriner hekimler yönetmeli, onlar hizmet vermelidirler.
17 yıldır ülkeyi yöneten AKP kendi sözüne sahip çıkmalı ve 10 bin 551 atama sözünü yerine getirmelidir.
Bakan ‘‘binlerce personel alımı beklemesinler’ sözünün hayrını görsün. Bakanlıktaki ballı atamalarını, bağlı kuruluşlardaki çift dikişli atamalarını gözden geçirsin.’
