Gaziantep Milletvekili İrfan Kaplan soru önergesinde şu ifadelere yer verdi:
Uluslararası düzeyde yapılan bir araştırmaya göre; Ülkemizde Covid-19 tedavisinde bir yılı aşkın süre kullanılan Hidroksiklorokin ve Klorokin içeren sıtma ilaçlarının tedaviye bir yarar sağlamadığı gibi ölüm riskini de %45 oranında arttırdığı anlaşıldı. Araştırmaya katılan Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesinden Mandeep Mehra, Hidrosiklorakin ve Klorokin covid-19 hastalarına yarar sağlamadığını, eldeki bulgulara göre bu ilaçların ölüm riskini arttırdığını açıkladı. Mehra bu ilaçların kalp ritmi bozukluğu riskini de arttırdığını sözlerine ekledi.
Dünya genelinde hiçbir ülkede covid-19 tedavisinde kullanılmayan bu ilaçların ülkemizde bir yılı aşkın süre binlerce hastaya uygulandığı bilinmektedir. 15.04.2021 tarihli açıklamanızda geçen “Türkiye tedavide farklı bir yaklaşıma sahip. Hiçbir ülke pozitif şüpheli vakalarda Hidroksiklorokin ilacını erken dönemde kullanmadı. Biz bu ilaçtan daha vaka görülmeden 1 milyon kutu alıp depoladık. Çin’den getirilen Favipiravir’i de bizdeki yaklaşımla kullanan ülke yok” ibareleri ilaç kullanımının bilimsel verilere dayanılan ortak akıl yöntemiyle alınmış bir karar niteliğinde olduğunu düşündürüyor.
Bakan’a sorular;
Covid-19 mücadelesinde süreci yöneten karar mekanizması, Hidroksiklorokin ve klorokin içeren sıtma ilaçlarının covid-19 tedavi rehberine alınması kararını hangi bilimsel verilere dayandırılmıştır?
Bahsi geçen ilaçlar ülkemizde kaç hastanın tedavisinde kullanıldı?
İlaçların kullanıldığı kaç hastanın tedavisi ölümle sonuçlandı?
Ölümle sonuçlanan tedavilerin uygulandığı hastaların ölüm sebepleri sayılarına göre nasıl kategorize edilmektedir?
Bu ilaçların kullanımına ilişkin açıklamanızda da geçen “Türkiye farklı bir yaklaşıma sahip” ibaresi ile bahsi geçen “farklı yaklaşım” ile anlatılmak istenilen nedir?