2019’da temeli atılan, 2023 olarak öngörülen bitiş tarihi 2028’e ertelenen ve yıl geçtikçe maliyeti katlanan Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren projesi, 21 Mart’ta iş cinayeti ile gündeme geldi. Çerkezköy’de süren çalışmalar sırasında hızlı tren hattı şantiyesinde göçük meydana geldi ve toprak altında kalan 2 işçi kurtarılamadı. İş cinayetini TBMM’ye taşıyan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi veren Yazgan, iş güvenliği kapsamında alınan önlemleri, gerçekleştirilen denetimleri ve idari soruşturma başlatılıp başlatılmadığını sordu. Bakan Uraloğlu’ndan aylar sonra yanıt geldi. Yanıtta, “Projede iş güvenliği konusunda ilgili mevzuatlar çerçevesinde gerekli önlemler alınmıştır. İş güvenliği planının uygulanması ve can güvenliğinin sağlanması için alınan bu önlemler düzenli olarak denetlenmiştir” denildi. Bakan Uraloğlu, ayrıca, iş cinayetine ilişkin mahkemenin sürdüğünü, bu nedenle bakanlık tarafından soruşturma açılmadığını açıkladı.
‘Kaza niye oldu?’
Soru önergesine gelen yanıta tepki gösteren CHP’li Yazgan, “Bu yanıt, bakanlığın iş güvenliğine verdiği önemi gözler önüne seriyor. Yanıtta ne alınan önlemlerden bahsediliyor ne yapılan denetimlere ilişkin ayrıntı açıklanıyor” dedi. Yazgan, şunları kaydetti:
“Bakanlık, iddia ettikleri gibi yeterli ve gerekli önlemleri aldıysa ve düzenli olarak bunları denetlediyse, 2 işçimizi yitirdiğimiz bu iş cinayeti neden yaşandı? Önlem alındıysa niye kaza oldu, işçi niye öldü? Bakanlık bu sorulara yanıt verebiliyor mu? Hayır. Neden? Çünkü bir idari soruşturma bile başlatmamışlar. Bakanlık, iş cinayetinin neden gerçekleştiğini öğrenmek için mahkemeyi beklemek zorunda. Kendi eksiklerini görüp, kusurluları tespit etmek gibi bir niyetleri yok. Bu kaza, gerekli ve yeterli önlemlerin alınmadığını ortaya koyuyor. Bakanlık idari soruşturma başlatmadığı için eksiklerini bilmiyor. Başka kaza riskleri halen bulunuyor. Can bu kadar mı kıymetsiz? Çorlu’daki tren faciasından da mı ders almadınız? Çorlu’da kaybettiğimiz canları önemsemeyen iktidarın, Çerkezköy’de iki canı yitirmemizi önemsemesini beklemiyorduk zaten. Ama biz gözlerinin içine baka baka umursamazlıklarını yüzlerine vurmaya, yitirilen canlarımızın hesabını sormaya devam edeceğiz.”