CHP'li Öztunç: "Bunlar Nasıl Rektör Oluyor?"

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Parti Meclisi Üyesi ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, son dönemde sıklıkla rastlanan üniversitelerdeki yandaş rektör atamaları ve akraba kadrolaşmasına sert eleştiriler getirerek Meclis araştırması talebinde bulundu.

12 Aralık 2019 Perşembe 11:58
CHP'li Öztunç: "Bunlar Nasıl Rektör Oluyor?"

CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, üniversitelerde yaşanan akademik ve idari personel atamaları ile ilgili Meclis’e araştırma önergesi verdi.

Araştırma önergesi talebinin gerekçesinde ideal bir üniversitenin olmazsa olmazlarını sıralayan Öztunç, 16 üniversitenin son sınıf öğrencileri ve mezunlarının 2017 ALES sınavında 70 barajını aşamadığını hatırlatarak, dünyada Hindistan ve Nijerya ile birlikte Türkiye’nin en çok sahte akademik dergi çıkarılan ülkeler arasında olduğuna değindi.

“Cumhurbaşkanın üniversite rektör tercihlerini AKP Genel Başkanı mantığı ile yapması üniversitelerimizi geriye doğru götürmekten başka bir sonuç doğurmaz” ifadelerini kullanan Öztunç, bilimle uğraşan, bilim öğrenmiş insanlar yetiştirmek için siyasi baskıyı üniversitelerden uzaklaştırarak liyakat esasını öncelikli tutmak gerektiğinin altını çizdi.

Öztunç’un Önerge Gerekçesi Şu Şekilde;

“68 REKTÖR HİÇBİR ULUSLARARASI YAYIN YAPMAMIŞ”

“İdeal bir üniversitenin olmazsa olmazları: Akademik özgürlük ve özerklik, akademik etik, akademik liyakat, akademik serbestidir. Üniversitelerde başarı; öncelikle üniversite yöneticilerinin akademik düşünce derinliği, bilgi birikimi, çalışma kültürü, yönetim etiği ilkelerine saygısı, kurullarla birlikte çalışma anlayışı, saydamlık ve paylaşım kültürüyle gelir. 2017 ALES sınavında Iğdır ve Ardahan üniversiteleri mezunları ve son sınıf öğrencilerinde hiç kimse 70 barajını geçememiş ve devlet üniversitelerinden 16 üniversite barajı aşamamıştır. Dünyada en çok sahte akademik dergi çıkarılan ülkeler arasında Hindistan ve Nijerya ile birlikte Türkiye de bulunmaktadır. Türkiye’de şu an görevde olan 71 rektörün uluslararası yayın ve atıf sayısına baktığımızda 68 rektör hiçbir uluslararası yayın yapmamış, 71 rektörün aldığı atıf sayısı sıfırdır. “

“19 HUKUK FAKÜLTESİNİN DEKANI HUKUKÇU DEĞİL”

“Bugün üniversitelerimiz, bilimsel üretimleriyle değil, yolsuzluklar, eş-dost-akraba kadrolaşmaları, eski iktidar milletvekillerinin, milletvekili adaylarının, belediye başkan adayı olmuş ya da iktidara yakın isimlerin rektör olarak atanması ile gündeme gelmektedir. Yeni kurulan üniversiteler arasında, neredeyse rektörün aile eşrafı tarafından yönetilen üniversitelerimiz var. Ülkemizdeki 77 hukuk fakültesi içinde, dekanı hukukçu olmayan 19 fakülte olması, bu 19 fakültelerden 4 ilahiyat, 3 maliye, 3 tıp ve birer tane çalışma ekonomisi, veteriner, kamu yönetimi, işletme, siyaset bilimi, Fransız dili, ziraat, iktisatla kimya uzmanları dekan olarak görev yapması üniversitelerimizin bilimsel eğitimden ne kadar uzaklaştığının bir göstergesidir.

“LİYAKAT OLMAZSA ÜNİVERSİTELERİMİZ DÜNYADA GERİDE KALMAYA MAHKÛM”

“Üniversitelerin kontrol alında tutulacak yerler olarak görülmesi ve rektör atamalarının liyakate göre değil siyasete göre eş-dost-akraba kriteri göz önüne alınarak yapılması, Türk üniversitelerinin saygınlığını yitirmesi ve dünya sıralamasında ilk 400’e bile girememesi gibi sonuçlar doğurmaktadır. Bir ülkenin en itici gücü eğitimli insan gücüdür. Üniversitelerimizi bilimsel özerk bir yapıya kavuşturmadığımız sürece üniversitelerimiz dünya ölçeğinde geri kalmaya mahkûm kalacaktır.”

“ÜNİVERSİTELER YÜKSEK LİSE GÖRÜNÜMÜ ALDI”

“Cumhurbaşkanın üniversite rektör tercihlerini AKP Genel Başkanı mantığı ile yapmasının üniversitelerimizi geriye doğru götürmekten başka bir sonuç doğurmaz. Oysa üniversitenin varlık nedeni bilimle uğraşmak ve bilim öğrenmiş insanlar yetiştirmek. Bunu yaparken de üniversiteleri siyasi otorite baskısından uzak tutmak ve yönetimde liyakat esasını öncelikli kılmak gerekir. Her ile üniversite açmak, üniversiteler anlayışını egemen kılmaya yeter bir ölçü olmamıştır. Günümüzde gerek yönetilme şekilleri gerekse bilim dünyasındaki olmayan yerleri ile üniversiteler tabir yerinde ise adeta birer yüksek lise görünümü almışlardır.”

Öztunç, Önerge Metninde İse Şu İfadeleri Kullandı;

            “Cumhurbaşkanının üniversitelere rektör atamalarındaki tercihlerinin liyakat esası dışına çıkarak yapması üniversite rektörü olarak atanan kişilerin yeterlilik tartışmalarına sebep olmaktadır. Türkiye’deki mevcut rektörlerin uluslararası yayın ve atıf sayısına baktığımızda 68 rektör hiçbir uluslararası yayın yapmamış, 71 rektörün ise aldığı atıf sayısı sıfırdır. Sıralama kriterleri arasında araştırma performansı, öğrenme ortama, araştırma, atıf, sanayi geliri, uluslararası görünüm yer alan 2020 THE Dünya Sıralaması raporu üniversitelerimizin durumunu açıkça göstermektedir. 2011 yılından bu güne ilk kez Türk üniversiteleri ilk 400 içerisinde yer bulamamıştır.

Üniversitelerin yönetim açısından özerk bir yapıya kavuşturularak rektör tartışmalarının son bulması ve üniversitelerimizin uluslararası alanda tercih sebebi olabilecek bir yapıya kavuşturulması açısından, mevcut rektör atamalarının doğurduğu sonuçlar ve üniversiteler üzerindeki etkilerinin tespiti amacıyla Anayasanın 98’inci, İç Tüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.”

Son Güncelleme: 12.12.2019 12:03
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.