2004 yılında Milli Güvenlik Kurulu’nun FETÖ terör örgütünün araştırılması konusunda aldığı tavsiye kararını hatırlatan Fikret Şahin, “AKP iktidarı döneminde Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu 356 generalden 150’si, 81 ilin Emniyet Müdüründen 74 tanesi, Emniyet teşkilatının 30 bin üyesi ve 5 binin üzerinde hakim ve savcı FETÖ üyeliğinden tutuklandı. Devletin kritik kurumlarındaki önemli pozisyonlarına AKP iktidarı döneminde yerleştirilen bu kişiler hakkında 2004 yılında MGK tarafından alınan tavsiye kararı ise yok sayılmıştır. İşte bu yolla devlet geleneğimiz ve kurumlarımızın güvenilirliği erozyona uğratıldı. Böylece TSK başta olmak üzere, devlet kurumlarımızın kritik noktalarına türlü cemaat ve tarikat mensuplarının yerleştirilmesine zemin hazırlandı. Bugün gelinen noktada ise bir takım cübbeli ve sarıklı amirallerin boy boy fotoğraflarının ortaya çıkması, askeriye içerisinde tarikat ve cemaatlerin örgütlü olduklarının en açık göstergesidir. Bu gibi sarıklı ve cübbeli amiral ve askerlerin TSK’dan derhal ihraç edilmesi gereklidir.” ifadelerini kullandı.
FETÖ üyeliğiyle suçlanan ve darbe girişimine bizzat katılan kişilerin yakınlarının hali hazırda devletin önemli görevlerinde makam sahibi olduklarının altını çizen Şahin, bu kişiler hakkında TBMM’de hali hazırda görüşülen Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanun Teklifi kapsamında bir işlem yapılıp yapılmayacağını sordu.
Şahin şunları söyledi;
“Hali hazırda ülkemizi yurt dışında temsil eden bir diplomatın ağabeyi FETÖ üyeliğinden hüküm giymiş durumdadır. Görüştüğümüz kanun teklifi yasalaştığı taktirde bu kişi görevden alınacak mıdır? Belli ki yine vatandaşlarımızın yurttaşlık hakları sınırlanırken, belirli zümrelere ait kişiler korunmaya devam edilecek. Vatandaşlarımızın anayasal haklarını kısıtlayan bu teklife CHP olarak elbette hayır diyeceğiz. Ancak, kanunlaştığı taktirde tarikatlara ve cemaatlere bağlı cübbeli ve sarıklı amirallerin ve askerlerin TSK’da görev alması engellenebilecek midir? Halen görevde bulunlar amiraller için herhangi bir işlem yapılacak mıdır?”
