CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, site ve apartman sakinlerinin uyması gereken kuralları ifade eden kat mülkiyeti yönetim planında, bağımsız bölüm (daire) sahiplerinin hayvan sahiplenmesi ve barındırmasına ilişkin hayvan haklarını ihlal edici bir hükmün kararlaştırılmasının önüne geçilmesi amacıyla kanun teklifi hazırladı.
YÖNETİM PLANINDAKİ SOYUT, HUKUKİ DAYANAKTAN YOKSUN HÜKÜMLER
Tanal’ın TBMM Başkanlığı’na sunduğu Kat Mülkiyeti Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin gerekçesinde, yönetim planının, tüm kat maliklerinin bir araya gelerek oluşturdukları, uzlaşma yolu ile oluşturulmuş bir belge olmadığının altını çizdi. Uygulamada binayı inşa edecek kişinin, arsa sahiplerinden vekâlet alarak işlemleri yaptığının anımsatıldığı gerekçede, “Yönetim Planı hükümleri, bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme niteliğindedir ve ancak tüm kat maliklerinin 4/5 çoğunluğu ile değiştirilebilmektedir. Yine 634 sayılı Kanun’a göre yönetim planı bir sözleşme niteliğindedir ve yaşanan hukuki uyuşmazlıklarda Türk Borçlar Kanunu’nun 1 ila 48. hükümleri esas alınmaktadır” bilgisi aktarıldı.
Hazırlanan yönetim planlarında kimi zaman kat maliklerini olumsuz etkileyen ve zora sokan soyut hükümlere yer verilebildiğine işaret edilen gerekçede, hukuki dayanaktan yoksun hükümlerin değiştirilmesinin ise kat maliklerin 4/5 çoğunluğuna bağlı olduğundan oldukça zor bir hal aldığını, söz konusu duruma ise kişinin kendisine ait bağımsız bölümlerde, dairede evcil hayvan besleyemeyeceğine ilişkin hükümlerin örnek verilebileceği belirtildi.
SÖZLEŞMEDE HAYVANIN KİŞİLİK HAKLARINA AYKIRI HÜKÜM OLMAMALI
Hayvan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde, hayvanların tıpkı insanlar gibi hak sahibi varlıklar olarak kabul edildiğinin, TBMM tarafından uygun bulunarak kanun hükmünde sayılan ‘Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi’nde “Hiç kimse ev hayvanını terk edemez” hükmünün yer aldığının, Hayvanları Koruma Kanunu’nun 5. maddesinin 1. fıkrasında “Bir hayvanı, bakımını gerektirdiği yaygın eğitim programına katılarak sahiplenen veya ona bakan kişi, hayvanı barındırmak, hayvanın türüne ve üreme yöntemine uygun olan etolojik ihtiyaçlarını temin etmek, sağlığına dikkat etmek, insan hayvan ve çevre sağlığı açısından gerekli tüm önlemleri almakla yükümlüdür” düzenlemesinin mevcut olduğunun hatırlatıldığı gerekçede, “Bu hükümlerle, hayvanın kişilik haklarına sahip bir varlık olduğu kabul edilmiştir. Taraflarca düzenlenecek olan sözleşmelerin geçerli olabilmesi için ise Türk Borçlar Kanunu’nun 27. maddesine göre kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı olmaması gerekmektedir. Dolayısıyla taraflarca düzenlenen sözleşmelerde hayvanın kişilik haklarına aykırı hükümlerin bulunmaması gerekir” ifadelerini yer verildi.
KİŞİ DAİRESİNDE HAYVAN BESLEYEBİLMELİ
CHP’nin hukukçu vekili Mahmut Tanal’ın imzasını taşıyan teklifin gerekçesinde şöyle devam edildi: “Yönetim planlarında hayvanın kişilik haklarına aykırı hükümlerin bulunması hukuka açıkça aykırılık teşkil etmektedir ve hayvanın kişilik haklarına aykırı olarak ‘hayvan beslenmesi, bakılması, birlikte yaşanması’ hususlarına ilişkin soyut olarak emredici hükümlerin bulunmaması gerekmektedir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 18. maddesinde düzenlenen ‘birbirini rahatsız etmemek’ ve Türk Medeni Kanunu’nun 737. maddesinde düzenlenen ‘komşusuna zarar verecek davranışlarından kaçınma’ yükümlülüğü ihlal edilmediği sürece kişiler kendi bağımsız bölümlerinde ev hayvanı besleyebilmelidir. Ev hayvanlarının sokağa bırakılmasına zorlanması ya da aile bireyleri ile kurmuş olduğu ilişki ve özenli bakım sonrasında koşulların kıyaslanamayacağı bir barınağa bırakılmasına karar verilmesi hakkaniyete aykırıdır. İşbu kanun teklifi ile de yönetim planlarına genel ve soyut ifadelerle hayvan beslenemeyeceğine, bakılamayacağına ilişkin hükümlerin konulması engellenerek hayvan haklarının ihlalinin önüne geçilmesi hedeflenmektedir.”