Özkan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yanıtlaması isteğiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği 2 soru önergesine gelen cevapların ciddiyetten uzak, gerçeklerin açıklanmaması için özenle geçiştirilmiş cevaplar olduğunu ve bundan duyduğu üzüntüyü ifade etti.
Asgari ücret 17 bin TL, yaklaşık 4 milyon emekli 10 bin TL’nin altında, 50 milyon vatandaşımız ise açlık ve yoksulluk sınırında yaşamak zorunda. Bir yandan şu anda gündeme getirilen Savunma Sanayi için kol saatlerine bile vergi getirilecek olması bir yandan da vatandaş yiyecek ekmek bulamazken söz konusu Bakanlığın Hilton lavabolu, seramik kaplamalı lüks tuvaletler yaptırması, kamu bankalarının milyarlarca liralık reklam vermesi, 5’li çetenin milyarlarca vergisinin silinmesi kabul edilemez.
Yaşadığımız büyük depremde mağdur olan vatandaşlarımıza verilen kira yardımının kesilip, barınma, gıda ihtiyaçlarının hala karşılanamamasına rağmen kendi yayınladığı Tasarruf Tedbirleriyle İlgili Genelge’ye uymayan Hazine ve Maliye Bakanlığı binasındaki tuvaletlerin 24 milyon lira harcanarak yenilenmesi nasıl açıklanabilir.
Bu konu hakkındaki sorduğumuz 5 soruya gelen cevap olarak, ilgili bakanlığın 5 Temmuz 2024 tarihinde yayınladığı “ https://www.hmb.gov.tr/basin-duyurusu-5-temmuz-2024” adresindeki basın duyuru gösterilmiştir. Yine Bakanlığa sorulan bir diğer soru ise; Kamu bankalarının çeşitli kurum ve kuruluşlara verdiği ilan ve reklamlara harcanan paraların had safhaya ulaşması ile ilgilidir. Asgari ücretliye , kök maaşı 10 bin liranın altında olan vatandaşlara para yok denilerek zam yapılmamasına rağmen, kamu bankalarının ilan ve reklam harcamaları yüzde 70 artarak 5-6 milyar lirayı aşmıştır.
Bu konuyu da TBMM gündemine getirdiğini, kamuya ait olan bu bankaların yüksek maliyetlerle reklam vermesinin nedenini, son beş yılda, yıllar itibariyle kamu bankalarının verdiği ilan ve reklam tutarlarını, ilan verdiği kurum ve kuruluşların kimler olduğunu, nasıl belirlendiğini sorduğunu belirten Özkan, Bakanlık, Ziraat Bankası, T.Halk Bankası ve T.Vakıflar Bankasının ortak cevap metninde “5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 73 v3 159. Maddeleri kapsamında banka ve müşteri sırrı olarak mütalaa edildiğinden paylaşılması mümkün değildir” şeklinde yine tek satırlık geçiştirilmiş bir cevapla yetinilmiştir. Halkın parasını çarçur ederek bir avuç yandaşa hortumlayıp, sonra da “müşteri sırrı” diyerek perdelemeye kalkmak kabul edilemez, dedi.
Özkan, halkın parasının, ödediği vergilerin kamu eliyle bir kısım yandaşa, nasıl hortumlandığını, bu hortumlamaların hesabının elbet sorulacağını belirtti. Bulundukları makamların gücüyle bugün sorumluluklarından kaçabilirler, 24 trilyonluk tuvaletleri kullanabilir, asgari ücretlinin, emeklinin, yetim hakkını bir avuç yandaşa akıtabilirler. Halkın gündemi olan konularda ciddiyetten uzak cevaplar verebilirler, ancak şunu unutmasınlar, bu muktedirler yarın o makamlara veda ettiklerinde yaptıklarının hesabını halka tek tek verecekler, dedi.
