Rutte gelsin bu tabloyu görsün!

Edirne Belediye Başkanı, Tarihi Edirne Belediye Binası’nda Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu ağırladı. Hollanda’nın tutumunu kınayan Başkan Gürkan, 1902 meclisini örnek gösterdi. Bakan Çavuşoğlu’na tarihi binanın duvarında yer alan tabloyu işaret eden Gürkan, “12 meclis üyesinin 6’si gayrimüslim; Hollanda Başbakanı Sayın Mart Rutte, gelsin bu tabloyu görsün” dedi.

14 Mart 2017 Salı 16:07
Rutte gelsin bu tabloyu görsün!

1902 YILI MECLİSİNDEN HOLLANDA’YA DERS

Bakan Çavuşoğlu ile bir süre sohbet eden Gürkan, daha sonra Bakan Çavuşoğlu’na Tarihi Belediye Binası’nı gezdirdi.

Belediye Meclis Salonu’nda bulunan 1902 yılındaki belediye meclisinin tablosunu Bakan Çavuşoğlu’na gösteren Gürkan, tablo hakkında bilgi verdi.

1902 yılında belediye meclisinde 12 meclis üyesinin yer aldığını anlatan Gürkan, “Ortada Belediye Başkanı Dilaver Beyin yanında ve arkasında 6 Müslüman, 6 gayrimüslim belediye meclisi üyesi;  İstefan (Rum), Çividi (Bulgar), Yorgi ‘Romen), Ropen (İtalyan), Benarona (Ermeni), Varilahi (Musevi) ve Hüseyin Akif, İhsan, Ahmet, Hüseyin, Albay Nazif, Dr. Cemil beyler. Aslında bu tabloyu gelip Hollandalıların görmesini isterim ben. Gelip görsünler Osmanlı nasıl bir medeniyetmiş, neleri içinde barındırmış, kimlere söz vermiş” dedi.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun uçağının iniş izninin iptal edilmesi ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın bulunduğu aracın durdurulması nedeniyle Hollanda makamlarını bir kez daha kınayan Gürkan, “Osmanlı, benim inancım, benim kültürüm, benim kökenimden dememiş, ayrıştırmamış, aksine birleştirmiş. Bu tablo, Osmanlı’da herkesin söz hakkı olduğunu kanıtlayan bir tablodur. Birleştiriciliğin, kültürel anlamda bir araya gelmenin, insan haklarına değer vermenin en somut göstergesi de bu tablodur. Hollanda Başbakanı Sayın Mark Rutte gelsin bu tabloyu görsün” dedi.

Bakan Çavuşoğlu ise, Gürkan’ın bu sözleri üzerine tebessüm etti. Daha sonra Çavuşoğlu, Atatürk Odası’nı da gezdi.

===============

GÜRKAN, BELGELERLE KONUŞTU

EDİRNE HALKI’NA YAPILAN HAKARETLERDEN DOLAYI HUKUKİ SÜREÇ BAŞLAYACAK

MUHAMMED BİN KUTBÜDDİN İZNİKİ'YE AİT; NE TÜRBE NE DE MEZAR YERİ BULUNAMADI

Öte yandan ‘CHP'li Edirne Belediyesi'nin Muhammed Bin Kutbüddin İzniki'nin oğlunun mezarının bulunduğu yere türbe yerine düğün salonu yapılıyor’ iddialarına Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’dan yanıt geldi. Restorasyonu yapılan Eski Elektrik Fabrikası’nın, Nikah Salonu ve Kültür Merkezi olarak hizmet vereceğini, asla burada müzikli eğlence, alkol, konser gibi aktivitelerin yer almayacağını anlatan Gürkan, Edirne Belediyesi ve Edirne Halkı’na yönelik yapılan hakaretlerden dolayı da hukuki süreç başlatacaklarını söyledi. Gürkan, “Ben ve Edirnelileri,  dini hassasiyetler nedeniyle sorgulayan bu zavallıların, keyif çattıkları dönemde; dinimizi, dilimizi, Osmanlı’nın bekasını, vatanın bölünmez bütünlüğünü ve bu bayrağın gönderde dalgalanmasını sağlamak için canını vermiş ecdadın torunlarıyız” dedi.

Belediye Meclis Salonu’nda basın toplantısı gerçekleştiren Başkan Gürkan, Edirne üzerinden bir imaj ve algı çalışması yapılmak istendiğini söyledi. Edirne’ye, Edirne Belediyesi’ne, Edirne Belediye Başkanına ve Edirnelilere; bazı çevrelerin ‘Edirneliler neredeyse, dinle çok ilgileri yoktur. Edirneliler, dini bütün insanlar değildir’ gibi algıların oluşturulmaya çalışıldığını anlatan Gürkan, “Bizimle ilgili yapılan her söyleme cevap verme alışkanlığımız yok ama Edirnelilerin tamamını taammüt altında bırakan iddialara gelince, Edirne Halkı’nın  kimliğini, hukukunu, çıkarlarını korumak adına cevap verme ihtiyacı duydum” dedi.

“TİNERCİLERİN, BALİCİLERİN MEKANI HALİNE GELMİŞTİ”

Edirne’de 1934 yılında kentin elektrik ihtiyacını karşılamak adına ülke genelinde olduğu gibi bir elektrik fabrikası kurulduğunu anlatan Gürkan, “Bu elektrik fabrikası 1980 yılına kadar, Edirne’nin elektrik ihtiyacını karşıladı. Türkiye geneline baktığınızda 1923’te ülke genelinde 3 ilde elektrik var. 1930’dan itibaren de Edirne’de de elektrik fabrikası kuruluyor. Bu fabrika ürettiği elektriği evlere ve işyerlerine dağıtıyor. 1982 yılında TEK kurularak, elektrik dağıtımı buraya devrediliyor. 2000’li yılların başlarında Edirne Belediyesi, bu binayı Makine İkmal Birimi kullanmaya başladı. Daha sonra bina kaderine terk edildi. Edirne Belediye Başkanı olmadan öncede; nereye gitsek hep konuşulan konu Edirne Elektrik Fabrikası’dır; ‘Fabrika çok bakımsız, günden güne çöküyor’ diye. Orası balicilerin, tinercilerin mekanı haline gelmişti. Gayri ahlakı ve gayri kanunu işlerin yapıldığı bir yer haline gelmişti; Ta ki 2015 yılında restorasyona başlayana kadar” diye konuştu.

“KİMSE EDİRNELİLERİN DİNİNİ SORGULAYAMAZ. HERKES HADDİNİ BİLECEK”

Yapılmak istenen algı operasyonuyla Edirnelilerin dininin sorgulandığını ifade eden Gürkan, “Dinle ilgilisi olmayan, dini hassasiyetleri olmayan hadsizlere ve zavallılara söylüyorum. Benim dedelerim Balkan Savaşları’nda şehit olmuştur. Ben Evladı Fatihan’ın torunuyum. Benim 5. kuşak dedem, Osmanlı’nın beyi. Kimsenin bana ve Edirnelilere; ne dinimi öğretmek haddi ne de beni ve Edirnelileri din ile ilgili hassasiyetimizden dolayı sorgulamak haddi. Ben ve Edirneliler; bizi dini hassasiyetler nedeniyle sorgulayan bu zavallıların keyif çattıkları dönemde; dinimizi, dilimizi, Osmanlı’nın bekasını, vatanın bölünmez bütünlüğünü ve bu bayrağın gönderde dalgalanmasını sağlamak için canını vermiş şehitlerin torunlarıyız.  Dedelerini şehit vermiş insanlarız biz. O beyler, dini, dili, vatanı için bir kere bile zulüm görmemişken; bizler Türkçe konuştuğumuz, Müslüman olduğumuz ve vatan hasreti için yanıp tutuştuğumuz için zulme uğramış, hakarete uğramış; buna rağmen dininden, vatanından, dilinden vazgeçmemiş bir ecdadın torunlarıyız.   Kimse ne Recep Gürkan’ın ne de Edirnelilerin dinini, dilini sorgulayamaz, böyle bir had yok, herkes haddini bilecek.” dedi. 

“BİR GECEDE MEZAR YAPMIŞLAR”

Bazı gazetelerde çıkan haberleri ve haberde kullanılan fotoğraf hakkında da bilgi veren Gürkan, “Ben Müslüman’ım diyen herkes bu fotoğraf baksın. Bu mezarın duvarları yollarda kullanılan kilit parke taşlar. İki tane mezar taşı dikilmiş. Burada böyle bir mezarın olması mümkün mü? Hangi niyette olduğunu bilmediğimiz biri ya da birileri tarafından bir gecede bu mezarı yapıyorlar, bu fotoğrafı çekiyorlar, ileri de de kullanılırız diye. 10 Ağustos 2011 tarihinde belediye başkan yardımcımız Ertuğrul Bey, şikâyetler üzerine oraya gidiyor. İşte, 10 Ağustos 2011 tarihli Hudut Gazetesi’nde çıkan haber ; ‘Edirne Belediyesi’ne ait bir binanın bahçesine bir günde yatır süsü verilerek yapılan kabir zabıta ekipleri tarafından yıkıldı.’ İfadelerine yer veriliyor” dedi.

“EĞER GERÇEKTEN TÜRBE OLSAYDI, GÜVENCESİ BEN OLURDUM”

Muhammed bin Kutbüddin İzniki’nin İslam’da çok önemli bir yere sahip olduğunu anlatan Gürkan, İzniki’nin ayrıca Mızraklı İlmiha’nın da yazarı olduğunu söyledi.

Kutbüddin İzniki’nin mezarı ya da türbe bulunmuş olsaydı, onun güvencesinin de kendisinin olacağını anlatan Gürkan, “Ortada böyle bir şey yokken kimse ne konuyu yanıltmaya nede konuyu çaptırmaya çalışsın. Edirne Belediyesi olarak, belediyemize ve Edirne Halkı’na yapılan bu hakaretlere karşı sessiz kalmayacağız. Bizde hukuki olarak hakkımızı arayacağız. Adalete güveniyoruz. Bundan sonra hukuk konuşacak. Biz Edirne Belediyesi olarak, mahkeme kararlarıyla çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Orada asla bir düğün olmayacak; düğün yapılacak diye kamuoyu oluşturmaya çalışanları Allah’a havale ediyorum. Koskoca bir tabela var Edirne Belediyesi Nikah Salonu diye. Asla eğlence, alkol, konser olmayacak. Nikah, panel, sempozyum, konferans, seminer gibi etkinlikler olacak. Tiyatro da olmayacak. Arkasındaki binada el sanatları kursları açılacak” şeklinde konuştu.

GÜRKAN, BELGELERLE SÜRECİ ANLATTI

Gürkan, Mülkiyeti belediyeye ait olan tapunun Edirne Merkez 14 ada 38 sayılı taşınmazın cinsi MA Müştüemilat Eski Elektrik Fabrikası’dır Edirne Kent Tarihi Müzesi ve arşivi için toplanacak malzemelerin muhafaza edilmesi amacıyla kullanılacak depo’ işlevi ile restorasyon projesinin 2003 yılında Koruma Bölge Kurulunca onandığını söyledi.

Onandıktan sonra bir takım itirazlar olduğunu anlatan Gürkan, “13 Mayıs 2014 yılında; taşınmazda Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Kararı’yla, türbe olduğu iddialarıyla türbe ile ilgili olarak araştırma kazısına karar veriliyor. Ve 20 Mayıs 2015 tarihinde 14 ada 38 parselde Muhammet Bin Kutbittin-i İzniki Hazretleri’nin yerinin bulunması amacıyla araştırma kazısı yapılıyor. Yapılan araştırma kazı sonucunda müze müdürü raporunda; alanda yapılan kazılarda bazı kemik parçalarına rastlandığını eskiden burada bir mezarlık alanı olabileceğini ancak Şahadet Taşı Başında Dikili Bir Mezara Rastlanmadığı belirtilmiş. Yani bu alanda türbe ile ilgili kalıntı bulunmadığı gibi başında şahadet taşı dikili bir mezar dahi bulunamıyor” dedi.

Gürkan, bu rapordan sonra Edirne Valiliği ve Edirne Belediyesi arasında , 6 Temmuz 2006 yılında bir protokol imzalandığını ve bu protokolde de; burasıyla ilgili bir proje yapılması ve bu projenin ETUR tarafından uygulanmasına karar verildiğini söyledi.  Gürkan “Bu protokole göre taşınmazın geçmişten gelen tarihi mezarlık kimliği ve eski elektrik fabrikası, kimliğini birlikte ele alan ve mezarlık kimliğine saygılı bir biçimde Koruma Bölge Kurulunca uygun bulunmuştur. Bu çerçevede teklif edilen eski elektrik fabrikası bahçesine yapılmak istenen tek katlı bina Koruma Bölge Kurulunca kabul edilmiyor ve projeden çıkartılıyor” diye konuştu.

ŞAHADET TAŞI BAŞINDA DİKİLİ MEZARA RASTLANMIYOR

Taşınmazın, Muhammed Bin Kutbittin-i İzniki Hazretleri’nin mezarının yerinin bulunması amacıyla 18 Ağustos 2007 yılında tekrar kazı yapıldığına değinen Gürkan, “Yapılan kazı sonucunda yine alanın geçmişteki vasfından dolayı bazı buluntulara rastlandığı ancak Şahadet Taşı Başında Dikili Mezara rastlanmadığı belirtiliyor. Koruma Bölge Kurulunca yapılan kazı çalışmaları sırasında 7 Eylül 2007 yılında; bölgede eski Tatarhaniler Mezarlığı’nın olma ihtimalinin bulunması nedeniyle Müze Müdürlüğü’nce Tarihi Tatarhaniler Mezarlığı sınırlarının koruma alanı olarak koruma amaçlı imar planına işlenmesine karar veriliyor. Ardından 5 yıllık bir boşluk söz konusu. 5 yıl boyunca kimse ilgilenmiyor. 30 Ocak 2012 yılında Edirne Belediyesi’nce Eski Elektrik Fabrikası’nın “Çok Amaçlı Salon” olarak değiştirilmesi konusunda Koruma Bölge Kurulu’na talepte bulunuluyor. Ancak Koruma Bölge Kurulu 2017 yılındaki karadaki sınırın plana işlenmesini talep ediyor.  

                Belediye, bunun üzerine talebini reddeden Koruma Bölge Kurulu’na dava açıyor, Koruma Kurulu’nun kararı Edirne İdare Mahkemesi’nce iptal ediliyor. Alınan Edirne İdare Mahkemesi kararı üzerine belediyemizce işlev değişikliği talebi tekrar gündeme getirilmiş ancak bu talepte Koruma Kurulunca reddediliyor” dedi. 

                BİLİRKİŞİ GÖRÜŞÜ; TARİHİ YAPIYA ZARAR VERMEDEN KÜLTÜR MERKEZİ UYGUNDUR

Edirne Belediyesi’nin 1 Mart 2014 yılında; işlev değişikli talebini reddeden Koruma Bölge Kurulu Kararı’nı mahkemeye taşıdığını anlatan Gürkan, İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nadide Seçkin, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ayten Erdem, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Uzay Yergün’den teşekkül eden bilirkişi heyetince bir rapor hazırlandığını söyledi. Gürkan, “Hazırlanan raporda ‘Tescilli  taşınmazın işlevinin bir kısmının ‘Mezar Taşı Sergileme Alanı, bir kısmının ise konser, düğün gibi gürültülü ve müzikli etkinliklerin dışında kültür merkezi olarak değiştirilmesinin tescilli yapıya ve çevresindeki tarihi dokuya zarar vermeyeceği görüşü bildiriliyor. Edirne İdare Mahkemesi bilirkişi heyetinin görüşü doğrultusunda karar verilerek Koruma Bölge Kurulu’nun kararını iptal ediyor. 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.