Tuğba Anlak'ın 31 Temmuz 2019'da İstanbul Arnavutköy’de yeni taşınacağı evi temizlediği sırada öldürülmesiyle ilgili davaya İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya, tutuklu sanık Murat Uslu, SEGBİS ile katıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekili Nuray Yiğit ve taraf avukatları ile kadın örgütlerinden temsilciler geldi.

Mahkeme heyeti, sanık Murat Uslu’yu önce müebbet hapis cezasına çarptırdı. Takdir indirimi uygulayan mahkeme sanık Murat Uslu hakkında, 25 yıl hapis cezası verilmesine hükmetti.

Sanıklar Pelin Altun ve Mustafa Ünver’in ise kesin delil bulunmadığı gerekçesiyle beraatlarına hükmedildi.

“BİZCE İYİ HAL İNDİRİMİ UYGULANMASI HUKUKA AYKIRIDIR”

Duruşma sonrası açıklamada bulunan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Yönetim Kurulu üyesi Avukat Hande Gündoğdu, “Yargılama boyunca karşılaştığımız bir dizi olumsuzluğa rağmen bugün Tuba’yı kızının gözleri önünde infaz eden, katleden Murat Uslu, müebbet hapis cezası almıştır. Bu karar kaybettiğimiz kardeşimizi, Tuba’yı düşündüğümüzde acımızı hafifletmiyor. Buruk da olsa sevinçliyiz ama yine de. Bizler açısından kararda bir olumsuzluk vardır, o da gözünü kırmadan 32 yaşındaki kadın kardeşimizi öldüren Murat Uslu’ya maalesef Türk Ceza Kanunu uyarınca takdiri indirim yapılmıştır" dedi. Gündoğdu, şunları söyledi:

"Takdir indirimi 'iyi hal indirimi' olarak bilinir. Sanığın yargılama boyunca da eylemi sırasında da eyleminden önce de tek bir iyi hali yoktur. Tuba yıllarca sistematik işkenceye, eziyete, dayağa, darba maruz kalmıştır. Bütün bu bulgular ve değerlendirmeler bir arada düşünüldüğünde bizce hukuki olarak iyi hal indirimi uygulanması hukuka aykırıdır. Bu nedenle derneğimiz aldığı bu sonuçtan ötürü buruk da olsa sevinçlidir ancak indirim uygulanması konusunda bu dosyaya itiraz edeceğimizi buradan ilan etmek istiyoruz. Çünkü hiçbir kadın katili gibi Murat Uslu’nun da takım elbise ile duruşma salonuna gelip hiçbir pişmanlık göstermeden öldürdüğü kadını suçlarcasına yaptığı savunmalar onun iyi halini falan değil, o kadını öldürürken ki canavarlığını göstermektedir. Bizce hapisten hiçbir biçimde çıkmamalıdır. Bu doğrultuda biz hukuki adımlarımızı atacağız. Biz Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği olarak bu sürecin en titiz bir biçimde hukuki yürütücülüğünü üstleniyoruz. Basının ve kamuoyunun desteğiyle inanın kadın katilleri çok daha korkacak ve bu ülkede eşit yurttaşlık talebi kazanacak."