Avukat Elvan Kılıç konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Salgının sadece sağlık, ekonomi, iş ve eğitim alanını değil, bireylerin aile ve özel hayatlarına da etki etti" diye belirtti. Kılıç, İsveç Ulusal Mahkemeler İdaresi'nin istatistiklerini paylaştı. Salgınla birlikte toplam 13 bin 345 boşanma başvurusu yapıldığını, geçen sene bu başvuru oranının 12 bin olarak kayıtlara geçtiğini aktardı. Avrupa ülkelerinde salgının boşanma sebebi haline geldiğini söyleyerek, “Türkiye genelinde mahkemelere salgın sebebiyle boşanma talebinde bulunan bireylerin sayısının 3-4 kat artış olduğu gözlemlenmiştir” dedi.
"Asıl sebep Koronavirüs değil, virüsün getirmiş olduğu psikolojik sonuçlar "
Sözcü'nün haberine göre, sosyal izolasyon ve karantina gibi eşlerin özel yaşam alanını kısıtlayan uygulamaların psikolojik bir durum olup boşanmayı tetiklediğininin altını çizen Avukat Kılıç; “Örneğin aynı evde sürekli birbirlerini gören eşler birbirlerinin hatalarını, eksik taraflarını da daha fazla görmeye başlarlar ve tahammül sınırları azalır. Kriz durumlarında insanlar hayatta kalma içgüdüsü ile krize farklı tepkiler verebilir. Eşlerinin kriz anlarında nasıl olduğunu diğer eşler fark edemeyebilir. Bunun üzerine kavgalar, şiddetli tartışmalar başlar. Eşler bu tartışmayı olumlu bir şekilde atlatamadıkları zaman evlilik birliğinde şiddetli geçimsizlik durumu baş gösterir. Burada boşanma sebepleri koronavirüs salgını değil, virüsün getirmiş olduğu psikolojik sonuçlar ve bu sonuçlara katlanamama durumudur” diye konuştu.
Yardım yükümlülüğü
Asıl boşanma sebebi eşlerin birbirlerine karşı yerine getirmeleri gereken yardım yükümlülüğünün yerine getirilmemesi olduğunu açıklayan Kılıç şu ifadeleri kullandı “Eşlerin kanuna göre, aile birliğinin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamak ve çocukların bakımına, eğitim ve gözetimine beraberce özen gösterme yükümlülüğü bulunmaktadır. Yardım yükümlülüğü eşlerin salgın sürecinde birbirlerine karşı yerine getirmeleri gereken en önemli yükümlülüktür.”
"Koronavirüs'e yakalanmak tek başına boşanma nedeni değildir"
Türkiye'de kanuna göre boşanma davası açılabilmesi için karşı tarafın kusurlu olması gerektiğini söyleyen Avukat Kılıç, “Eşlerden birisinin Koronavirüs'ün enfekte olması, tek başına boşanmaya neden olmamaktadır. Çünkü salgına yakalanan eşin bir kusuru yoktur. Ancak Koronavirü'e yakalanan eşin, hastalığın tedavisi için üzerine düşen karantina ve benzeri tedavilerden kaçınması boşanma nedenidir ve burada tedaviden kaçan eş kusurlu olur. Bu durumda hasta olmayan diğer eş, salgına yakalanan eşin tedavi için gerekli özeni göstermediğini ve aynı evde birlikte yaşadıklarından dolayı kendi sağlığını da tehlikeye attığını gerekçe göstererek boşanma davası açabilir. Coronaviürs hastalığına yakalanan eş ise, hastalığı süresince eşinin yanında olmadığını ve tedavi için gereken özeni göstermediğini gerekçe göstererek boşanma davası açabilir” dedi.