22 Haziran 2016 Çarşamba 18:31
Tuz ruhu gitti, Türk ruhu geldi
* Bizlere yaşattığı stres nedeniyle her türlü hastalığa yakalanmamıza neden olabilecek olan Türk milli futbol takımı, dün akşam Çek Cumhuriyeti’ni 2-0 yenerek gruptan çıkma noktasında önemli bir adım attı.
Erhan Seven
Milli takım, Hırvatistan ve İspanya maçlarından sonra ağır eleştirilere maruz kalmıştı. Biz de takım içindeki taktik eksikliklerin yanı sıra, prim kavgası, transfer sıkıntılarını dile getirerek yapıcı ve onarıcı eleştirileri yazdık çizdik.
Bazı kişilik yoksunu varlıkların, kişisel sosyal medya hesaplarından hakaret, kin ve nefret dolu söylemlerini de reddettik, lanetledik ve elimizin tersiyle ittik.
Peki, biz, eleştirirken hangi noktaları öne çıkarmıştık? Öncelikle, bu takımın artık şablonlanmış bir taktik oyun sistemi yok. Kanatları çok iyi kullanamıyoruz. O da kabul. Defans anlamında da bir blok halinde değiliz.
Bizim karakteristik yapımız nedir? Coşkulu, hırslı, azimli ve istekli oyunumuzu sahaya yansıtmamız ve rakibimizi yıldırmamızdı. Ruhumuzdu kısacası bizi ayakta tutan, kupalarda ilerilere götüren…
Hırvatistan ve İspanya maçlarında bu unsurların kırıntılarını dahi göremedik. Bizi yıkan oydu aslında. Milli takım yenilebilir. Hakikaten ölüm grubuna düştük. İspanya ve Hırvatistan şampiyonada iyi yerlere gidecekler, belli… Ama bizim çocuklar rakiplerine reaksiyon gösterecek, direnecek en ufak mücadele gücünü yansıtmadılar ve taraftarlarını kızdırdılar iki maç sonunda.
TUZ RUHU GİTTİ
Çek maçında neyi gördük? İlk iki maçtaki ‘tuz ruhu’ hali gitti, ‘Türk ruhu’ hali geri döndü. Türk milli takımı futbolcuları ayyıldız, bayrak için oynadıklarını hatırladılar. Yoksulluk ve açlık sınırında yaşayan taraftarları hatırladılar. Primi, transferi kafalarından çıkardılar. Çıktılar oynadılar ve kazandılar. Kazanamayabilirler de, inanın önemli değil. Yeter ki bizlere dün akşam oynadıkları gibi oynasınlar, mücadele etsinler, ruhlarını ortaya koysunlar. Ruhsuz ruhsuz ortalıkta dolaşmasınlar.
Biz de onlara 'ey ruh geri döndüğün için teşekkürler' diyoruz.
BU AKŞAMI BEKLİYORUZ
Gruptan en iyi üçüncü olarak çıkmak için şansımız yüksek. E Grubunda İtalya Serbest İrlanda’ya, Belçika da İsveç’e yenilmezse çıkıyoruz. Ya da bir alternatif daha var. O da F grubunda Macaristan Portekiz’i yenerse yine çıkıyoruz.
Yani anlayacağınızı bu akşam Belçikalıyız, İtalyanız, olmadı Macarız. Zaten Macaristan’ın çoğu da bizim gibi Türk maşallah.
Fatih Terim ve ekibi, düşman ve rakip üretmeden sadece işlerine odaklanırsa bundan sonra da başarı gelebilir. Fatih Terim’in sanal düşmanlar üreterek futbolcuları motive etmesi artık bizleri yoruyor.
Biz milli takımımıza göğsündeki Ayyıldız için sevdalıyız. Yoksa formanın içindeki bedenler ve isimler için…
Kaynak: AjansHaber
Son Güncelleme: 22.06.2016 18:31