Yılmaz: 'Süleyman Soylu ağzını toplasın!'

CHP’li Yılmaz, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Kılıçdaroğlu’na söylüyorum, adamlarını derle topla” sözlerine sert tepki gösterdi. CHP’li tüm milletvekillerinin, parti örgütünün, üyelerinin ve seçmenlerin bugüne kadar tüm terör örgütlerine karşı mesafeli ve net bir duruş sergilediğine dikkat çeken Yılmaz, “Toplanması gereken bir şey varsa o da şudur; Süleyman Soylu ağzını toplasın. Bir daha CHP’ye böyle bir isnatta bulunmasın” dedi.

25 Şubat 2017 Cumartesi 10:44
Yılmaz: 'Süleyman Soylu ağzını toplasın!'

Samsun Valiliği’nin STK’lara getirdiği referandum yasağının da kabul edilemez olduğunu belirten Yılmaz, “Propaganda yasağı yok. Sadece hayatın her alanında hayıra yasak var” dedi. Yılmaz, kapalı cezaevlerinden açık cezaevlerine geçiş kolaylığı sağlayan düzenlemeye ilişkin de “Anayasa’ya hayır diyecek kesimlere kapalı cezaevlerinde yer açılmaya çalışıyor. Ancak inanıyoruz nihayetinde orada masum insanlar değil, hukuku ayaklar altına alan kişiler yatacak” diye konuştu.

CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Necati Yılmaz, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Kılıçdaroğlu’na söylüyorum, adamlarını derle topla” sözlerine sert tepki gösterdi. CHP’nin, CHP’li tüm milletvekillerinin, parti örgütünün, üyelerinin ve seçmenlerinin bugüne kadar tüm terör örgütlerine karşı mesafeli ve net bir duruş sergilediğini vurgulayan Yılmaz, “Toplanması gereken bir şey varsa o da şudur; Süleyman Soylu ağzını toplasın. Bir daha CHP’ye böyle bir isnatta bulunmasın” dedi. Hükümetin hayır kampanyası yürüten tüm kesimlere karşı bir duruş sergilediğine değinen Yılmaz, “Propaganda yasağı yok. Sadece hayatın her alanında hayıra yasak var. Ama şundan emin olsunlar ki yurttaşlarımız asla Cumhuriyet’in kazanımlarından, toplumsal barışından, birlikte yaşama arzusundan vazgeçmeyecek. Bu referandumda net bir şekilde hayır diyecek” diye konuştu.

“TERÖRE KARŞI DURUŞUMUZ NET”

Yılmaz gündeme ilişkin değerlendirmesinde, CHP’nin sadece bugün değil, yıllardır terör örgütlerine karşı mesafeli duruş sergilediğini, ancak hükümetin CHP’yi terör örgütleriyle birlikte göstermeye çalıştığını söyledi. “Terör örgütleri Anayasa’ya hayır diyor, CHP de hayır diyor” yönünde bir kampanya yürütüldüğünü anımsatan Yılmaz, şöyle devam etti:

“Bu kampanyayı sadece AKP değil, Cumhurbaşkanı, Başbakan değil, evet cephesinden kim konuşuyorsa yapıyor. Unutulmasın ki terörle mücadele konusunda iktidarın ihtiyaç duyduğu tüm destek bugüne kadar CHP tarafından verilmiştir. CHP’nin terör örgütlerine karşı çok net bir duruşu vardır. Bu anlamda CHP, iktidarın ihtiyaç duyduğu tüm yasal düzenlemelerin yapılması, kararlılığı ve bütünlüğün ortaya konulması konusunda bir adım dahi geri kalmamıştır. Ama bizimle aynı cephede gösterilmeye çalışılan IŞİD gibi, PKK gibi, FETÖ gibi örgütlerin hemen hemen tamamı AKP iktidarı döneminde büyümüş, gelişmiştir; bu örgütler AKP’nin koynunda büyümüştür. Bu suçlamayla CHP bir algının muhatabı yapılmak isteniyor. Toplanması gereken bir şey varsa o da şudur; Süleyman Soylu ağzını toplasın. Bir daha CHP’ye böyle bir isnatta bulunmasın.”

‘EVET’ DİYENE ÖDÜL, ‘HAYIR’ DİYEN BASKI VAR

Samsun Valiliği’nin partiler dışındaki herhangi bir dernek ya da sivil toplum örgütünün referandum çalışması yapmasını yasaklamasına da tepki gösteren Yılmaz, “Propaganda yasaklarından bahsediyorlar ama aslında propaganda yasağı yok. Sadece hayatın her alanında hayıra yasak var. Sivil toplum örgütlerinin hayır kampanyası yürütmesi istenmiyor” dedi. Yılmaz, CHP’li milletvekillerinin sahaya referandum çalışmaları sırasında rozetlerini çıkarıp, sadece birer yurttaş olarak görüşlerini söylediklerine dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Biz yapılmak istenen değişikliğin neyi içerdiği konusunda kamuoyunu bilgilendirmeye çalışıyoruz. Komisyonda yeterince konuşulmadı, genel kurulda konuşulmadı, televizyonlarda konuşulmadı. İstiyoruz ki yurttaşlarımız bu değişikliğin ne getirdiğini, ülkemizden neleri götüreceğini anlasınlar. Ama maalesef iktidar partisi ve sözcüleri bu tasarının konuşulmasını istemiyorlar. Aslına bakarsanız kendi tasarılarından korkuyor ve utanıyorlar. Kamuoyunun bilgisi olsun istemiyorlar. Bizim talebimiz hayırdan, evetten öte, öncelikle bu tasarının içeriğinin bilinmesine dairdir. Hayatın her alanını propaganda alanına çevirdiler. Camilerde evet propagandası ve evet mitinglerine çağrı yaptılar. Bununla da sınırlı değil. TRT evetle ilgili özel bir video oluşturdu, bunu yayınlıyor. RTÜK’ün bu kampanyanın objektif ve tarafsız olarak götürülmesi konusunda sahip olduğu yetkilerden sarfinaz ettiğini görüyoruz. Özelde CHP’ye, genelde hayır diyen herkese saldırı ve suçlamanın açık olduğu, onlara dair her türlü yaftalamanın, her türlü isnatın serbest olduğu söylenmek isteniyor. Dolayısıyla evet diyenler cesaretlendirilip, ödüllendiriliyor. Hayır diyen herkese de baskı uygulanıyor. Gençlik kolları başkanımızdan, sanatçımıza sivil toplumumuza varıncaya kadar ciddi bir baskı ve sürek avı var. Ama biliyoruz ki korkunun ecele faydası yok.”

SEÇMENLERE BİLİNÇLİ OY KULLANIN ÇAĞRISI

Yılmaz, anketlerin ortada olduğunu, hayır diyenlere karşı uygulanan baskının bunun sonucu olduğunu vurgulayarak, “Bizim daha büyük endişelerimiz var. Bu baskının daha fazla artacağını, hatta Suriye’de süren savaş gerekçe gösterilerek, referandumun dahi ertelenebileceği konusunda kaygı duyuyoruz” dedi. Seçmenlere sandığa gidip, bilinçli bir şekilde oy kullanma çağrısı yapan Yılmaz, “Yurttaşlarımız asla Cumhuriyet’in kazanımlarından, 150 yıllık mutabakatlarından, toplumsal barışından, birlikte yaşama arzusundan vazgeçmeyecek. Dolayısıyla bu referandumda net bir şekilde, belirgin bir şekilde hayır diyecek. Pinochet bile oyların diğer tarafa aktarılmasıyla değil, katılımın yükseltilmesiyle gönderildi. Bugün de bir diktatörlük var ise gönderilmesinin yolu şudur; lütfen sandığa gidin, oy verin, okuyarak, bilerek oy verin. İnanıyoruz ki bu tasarının içeriğini bilen hiçbir yurttaşımız bu tasarıya evet demeyecek” diye konuştu.

“KAPALI CEZAEVLERİNDE KENDİLERİNE YER AÇIYORLAR”

Yılmaz, kapalı cezaevlerinden açık cezaevlerine geçiş kolaylığı sağlayan düzenlemeye ilişkin olarak da “İktidar tarafından bir sürek avı başlatıldı. Muhalif olan herkesi darbe fırsatçılığıyla ciddi mağduriyetlere uğrattılar. Bu kampanya döneminde de bu mağduriyetlerin, tutuklamaların artacağı yönünde bir endişemiz var. Bu anlamda Anayasa’ya hayır diyecek kesimlere kapalı cezaevlerinde yer açılmaya çalışıyor. Ancak bunların da sürdürülmesi mümkün değil. Daha fazla baskı, daha fazla zulüm sonu daha çabuk getirir. Bu da infaz hukukuna ilişkin bir düzenlemeden öte, cezaevlerinde yeni tutuklamalar için alan yaratılmak istenmesidir. Ancak inanıyoruz ki nihayetinde orada masum insanlar değil, hukuku ayaklar altına alan kişiler yatacak. Bilsinler ki aslında kendilerine yer açıyorlar” dedi.

Son Güncelleme: 25.02.2017 10:56
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.