Meyra Madencilik firmasının Yenişehir’in tabiat zengini eski köylerinden Kirazlıyayla’da yapmak istediği bakır çinko kurşun zenginleştirme tesisi ve atık barajının yapılmasını istemeyen Kirazlıyaylalılar, bilirkişi heyetinin oy birliğiyle ÇED raporuna ilişkin olumsuz kararla haklı mücadelelerinde mutlu sona ulaşırken, bu süreçte yanlarında olan CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, “Bilim, gerçeğin ışığında somut bir durumu netleştirdi. İradesini milletine değil, bir Lübnanlı şirketin çıkarına bağlamış bütün yetkilileri soruyorum: Kirazlıyayla’daki bilirkişi raporu köylüler lehine geldi. Kuruyan Kamışlı Gölü’nün, kesilen ağaçların, dökülen betonların telafisi nasıl olacak? Bu doğa katliamının hesabını kim verecek” dedi.
Atalarından dedelerinden kalan toprakları korumak için mücadele veren Kirazlıyaylalılar’ın ortaya koyduğu mücadeleyi takdirle karşıladığını beliren Altaca Kayışoğlu, “Maden şirketinin faaliyete geçtiği ilk günden bu yana söylüyoruz. Doğadaki tahribat geri getirilmesi mümkün olmayan sonuçlar doğuruyor. Mahkeme kararları beklenmeden yapılacak her işin çevreye büyük zarar vereceğini söyledik. Maden şirketinin ÇED raporu alışı ve sonraki süreçlerin sağlıklı olmadığını, bu durumun mahkemeden döneceğini ifade ettik. Bilim insanlarının Kirazlıyayla’daki doğa katliamı karşısında insan aklının, bilimin söylediğinin dışında bir şey söyleyemeyeceğini dile getirdik. Bugün ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı. Kirazlıyaylılar’ın direnmekte ne kadar haklı olduğu bir kez daha anlaşıldı. Milletin öz evladı, askerimizi maden şirketinin taşeronu haline getiren Bursalı yöneticilere şimdi sormak lazım. Bu karardan sonra kim hesap verecek? Kim hukuka aykırı hareket ediyor? Gözaltına alınıp mahkeme kapılarında süründürülen insanların vebalini kim ödeyecek” diye konuştu.
Doğayı, çevreyi hakkı önemseyen herkesin Kirazlıyayla’da yaşananların akla ve bilime uygun olmadığını fark ettiğini ancak Bursa’yı yönetirken halkın yanında duramayan yöneticiler nedeniyle hem doğanın tahrip edildiğini hem de masum insanların aylarca uykusuz geceler günler geçirdiğini vurgulayan CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Maden şirketi atık barajı inşaatını yapmaya başladığı ilk günlerde kepçenin önüne geçtiğimizde bizim niyetimiz hukukun üstünlüğüne olan inancımızın bizi haklı çıkaracağı gerçeğiydi. O günlerde açılmış olan davanın sonuçlanmasının beklenmesi gerektiğini, aksi takdirde yapılacak çalışmalarının telafisi olmayan sonuçlar doğuracağını söyledik. Koronavirüs salgınının pik yaptığı dönemlerde sokağa çıkma yasağı Kirazlıyaylalılar’a sert bir şekilde uygulanırken madenci şirkete adeta ‘buyur yap” denildiğini bunun çok büyük haksızlık olduğunu, bu uygulamaya derhal son verilmesi gerektiğini dile getirdik. Kolluk kuvvetiyle Kirazlıyayla’yı adeta yasak bölge ilan eden Yenişehir Kaymakamı ile gelişmeleri sadece seyreden Bursa Valisi’nin bu karar sonrası çıkıp özür dilemelerini beklemek, Kirazlıyaylalılar’ın hakkı olsa gerek. Karşılaştıkları olağanüstü baskılara boyun eğmeyen yüzyıllardır yaşadıkları ata topraklarına sonuna kadar sahip çıkan Yenişehir’in Kirazlıyayla mahallesinde yaşayan insanların verdiği mücadele bilime ve vicdana olan güvenin haklı olunan her davada sonuç vereceğini bir kez daha göstermiş oldu. Bu mücadeleyi kararlılıkla sürdüren Kirazlıyaylalılar’a doğamız ve çocuklarımız adına sonsuz teşekkürler.”