KOYULHİSAR’DAKİ GES PROJESİ KAMULAŞTIRMA TOPLANTISI YARIN
YAPILACAK
Bölgedeki vatandaşların tamamına yakının tarım ve arıcılıktan geçimini sağladığını bu
gerçeğin bilirkişi raporlarına da yansıdığını vurgulayan Karasu, “Kurulmak istenen GES’in
ekilebilir araziler üzerine değil de bölgedeki yamaçlar veya hazineye ait boş arazileri
değerlendirilerek bölgeye ve ekonomiye kazandırılması neden düşünülmüyor?” diye sordu.
Sivas’ın Koyulhisar ilçesinde yapılması planlanan HES yardımcı kaynak Güneş Enerjisi
Santrali (GES) ilavesi projesi halkın tepkisini toplamaya devam ederken, kamulaştırma
işlemlerine ilişkin toplantı yarın Sivas Merkez’de yapılacak. Geçimini tarım ve arıcılıktan
sağlayan vatandaşın tepkilerini CHP Sivas Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Ulaş
Karasu, TBMM gündemine taşıdı.
Ekilebilir arazilerinin az olduğu, ancak yerel tohumdan üretilen coğrafi işaret tescil belgeli
Koyulhisar domatesinin yetiştirildiği bölgede GES kurulma ısrarı, projenin “ÇED Olumlu”
kararına karşın devam ediyor. Projenin yapılmak istendiği bölgedeki kamulaştırma ve satın
almalara ilişkin toplantı daveti, bölge halkına gönderildi. Toplantı, yarın (23 Nisan) saat
10:30’da Sivas Merkez’de bulunan Masal Düğün ve Toplantı Salonu’nda yapılacak.
HALK TEPKİLİ
Koyulhisar’ın Şeyhler, Orta, Aşağıkale, Yukarıkale Mahalleleri ve Yalnıztepe köyü
mevkiinde yapılması planlanan santrale vatandaşlar, “Güneş Enerji Sistemleri bu ülkenin
ihtiyacı, enerjiye ihtiyacımız var yapılmalıdır, yapılsın ama ekilebilir arazilere değil de
yamaçlarda hazineye ait boş araziler araziler var oraya yapılsın. Ekilebilir sulanabilir tarlalara
yapılmasın” diyerek tepkisini dile getiriyor. ÇED Olumlu Kararı’nın iptaline ilişkin açılan
davanın bilirkişi raporunda da bu duruma “GES faaliyetlerinden ilgili alanların zarar göreceği,
tarımsal faaliyetlerin sekteye uğrayacağı, projenin uygulanacağı sahada arazi sahiplerince
imar ihya faaliyetleri yapılarak (teraslama yöntemiyle) emek sarfettikleri, bu alanların tarıma
daha elverişli hale getirildiği, projenin uygulanmaya başlanılmasıyla söz konusu arazide
tarımsal faaliyetlerin yürütülmesinin mümkün olmayacağı, Koyulhisar İlçesi genelinde ve
proje sahası civarında tarımsal faaliyetlerin yürütüldüğü arazilerin kısıtlı olduğu, bölgede
tarım dışı yürütülen gelir kaynaklı sanayi faaliyetlerinin az oluşu ve genel itibariyle tarımsal
ürün yetiştiriciliği yapılmak suretiyle gelir elde edildiği, tarım arazilerinde uygulanacak
projelerde sosyo ekonomik yönden bölgeye sağlayacağı katkının göz önüne alınması
gerektiği” ifade ediliyor. ÇED Olumlu kararını bu doğrultuda Danıştay da iptal etti.
BİR AVUÇ TOPRAĞA GÖZ KOYDULAR
Bölgedeki vatandaşların büyük bölümünün arıcılık ve tarımdan geçimini sağladığını, pek
çoğunun da gurbete giderek çalışmak zorunda kaldıklarını hatırlatan CHP’li Karasu, “Burası
doğal hayatın, tarımın ve hayvancılığın yapıldığı bir bölge. İnsanlar, arıcılık ile sebze meyve
yetiştirip karınlarını doyurmaya çalışıyorlar. Başka tarım arazisi de yok. GES’in yapılacağı
arazide meyve ağaçları var. Yine yerel tohumdan üretilen patent tescilli Koyulhisar
domatesimiz de sadece bu bölgede yetiştiriliyor. Santral elbette yapılabilir, ama vatandaşın
ekilebilir arazilerine göz dikmiş durumda. Vatandaşın bir avuç toprağı elinden alınmasın
Ekonomik değeri olmayan, Hazineye ait alanlar değerlendirilebilir. Danıştay kararında,
tarımın sekteye uğratılacağı anlatılmış olmasına rağmen, vatandaşla inatlaşmanın nedenini
anlamak mümkün değil” diye konuştu.
İKİ BAKANA SORDU
Vatandaşların tepkilerini Meclis gündemine getiren Karasu, Enerji ile Tarım bakanlarına ayrı
ayrı soru önergesi verdi. Santrali kuracak şirketin, kurmak istediği panellerden elde ettiği
enerjiyi masrafsız olarak aktarma merkezinden, kurulumu kolay olacağı için Kelkit Çayı
kenarındaki düz tarım arazilerini talep ettiği iddiasının doğru olup olmadığının açıklanmasını
isteyen Karasu, “Zaten çok kısıtlı tarım arazileri olan Koyulhisar’da, geçimini sadece tarım ve
arıcılık üzerinden sağlayan vatandaşların karşılaşacağı mağduriyetler nasıl giderilecektir?
Vatandaşın Söz konusu proje gerçekten kamu yararı adına mı, yoksa, şirketin çıkarları
gözetilerek mi sürdürülmektedir?” diye sordu.