Sadece engelli yurttaşlarımızın değil onların aileleri, çevreleri ve ilişki içinde olduğu herkesin en büyük engelinin aslında AKP hükümeti olduğunun altını çizen Bankoğlu, konuyla ilgili şunları söyledş;:
"İşbaşına geldiği 2002 yılından bu yana geçen 18 yılda, AKP hükümeti, engelli yurttaşlarımızın uzun vadeli geleceğine yönelik ne yapmıştır? Eğitimdeki eşitsizlik, en çok da engelli yurttaşlarımızın eğitimi konusunda karşımıza çıkmaktadır. Betona yatırımı, insana ve özellikle çağdaş eğitime yatırım yapmayı öncelik kabul etmeyen bir anlayışla ancak bunlar oluyor."
Engelli yurttaşlarımızın yaşam kalitesi konusunda, gelişmiş ülke standartlarını yakalamakta çok geri kalındığını belirten CHP Bartın Milletvekili Bankoğlu, “Bu konudaki hükümet politikalarının çoğunlukla "sözde" kaldığını üzülerek görüyoruz. Nüfusumuzun %7’si gibi önemli bir bölümünü oluşturan engelli yurttaşlarımızın öncelikli politikalar içinde yer alması, sadece aileleri için değil toplumumuz için de çok önemlidir. Engelli yurttaşlarımıza az rastlama nedenimiz, sokağa çıkamamaları ve sosyal hayata karışamamalarıdır." dedi.
Avrupa Birliği ("AB") ülkelerinde, engelli bireylerin ilkokul sonrası eğitimi bırakma oranı %25 iken bu oranın Türkiye’de %60 olduğunu belirten Bankoğlu, “En başta bu oran bile engelli bireylerimizin sosyal ve ekonomik anlamda, topluma katılma "engelini" ortaya koyuyor. Çünkü, yine AB ülkelerinde engelli bireylerin yoksulluk riski %30 olarak belirtilirken Türkiye için ise bu oran %77’ye kadar çıkmakta.
Engelli yurttaşlara ayrılan pay, Avrupa ülkelerinde %4 ila 5’ler seviyesindeyken Türkiye’de, ne yazık ki, %0,1’ler düzeyinde. Yani, AKP hükümetinin inşaat ihalelerindeki bonkörlüğü, kaynakların yurttaşlar için kullanımı konusuna gelince, son derece cimri olduğu bir başlığa dönüşüyor.” açıklamasında bulundu.
Kaldırım yükseklikleri, üst ve alt geçitler, ulaşım araçları, kamu kuruluşlarına erişimde kentlerdeki fiziki yapılarının sağlıklı bireylere dahi güçlük yaşattığını belirten Bankoğlu, engelli yurttaşların hareket hakkının kısıtlandığını ve istisnasız her kent ile ilçenin buna göre düzenlemeler yapmasının şart olduğunu söyledi:
“Çağdaşlıkları lafta olanlara bakmayın. Tüm ulaşım araçları, okullar, hastaneler, parklar, AVM’ler, kültür ve spor merkezlerinin istisnasız olarak engellilerin kullanımına uygun düzenlenmesi şart olmalı ve daha da önemlisi, bu şartın uygulanıp uygulanmadığı sıkı biçimde takip edilmelidir. Sonu duvara, ağaca çıkan görme engelli yollar yapıp hava atmakla olmuyor. Engelli bir yurttaş evinden çıkıp elli metre öteye gidemiyor. Asıl ev hapsinde olanlar, engelli bireyler ve elbette bütün güçleriyle bu zorluklarla boğuşan yakınlarıdır.”
Son olarak, işsizlikte Cumhuriyet tarihi rekorları kırıldığını, çok iyi eğitimliden vasıfsıza kadar iş bulmanın neredeyse imkânsız olduğunu söyleyen Bankoğlu, “Engelli yurttaşlarımızın istihdamı da çok önemli bir konudur. Beceri kursları ve özel atölyeler kurularak bu kişilere, değer yaratmaları ve kazanç elde etmeleri için olanak sağlanmalıdır. Bireysel mutluluğun sağlanamadığı bir ülkede, toplumsal mutluluk beklemenin hayal olduğunu unutmayalım.” sözleriyle tespit ve açıklamalarını tamamladı.