Ülkemizdeki ekonomik kriz koronavirüs salgınının da etkisiyle her geçen gün daha da derinleşiyor diyen Tekin, “başkasına kefil olma, askerlik, işsiz kalma, evlilik gibi nedenlerle aldığı krediyi, kart taksitini ödeyemeyen milyonlarca asgari ücretli, öğrenci, emekli, nakit sorunu yaşıyor. Buna bağlı olarak milyonlarca kişinin de gecikmiş sorunlu kredi ve kredi kartı borcu bulunuyor. Dağılan aileler, intihar eden gençler, bozulan sosyal yaşamlar, gittikçe yoksullaşan ve temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan tüketiciler, toplumun kanayan yarası haline dönüştü. Ekonominin canlanması için sicil afları ve teşvikler ne yazık ki tüketicilere tanınmıyor. “dedi.
CHP’li Tekin, “geçmiş yıllarda tüketici hakem heyetlerine yapılan başvuruların yüzde 80-90’ı tüketici lehine sonuçlanırken, 2020’de bu oran yüzde 60’a inmiş durumda. Tüketici haklarının her zamankinden daha dikkatle korunmasına ihtiyaç bulunduğunu belirten Tekin, pandeminin ağır koşulları altında geçen 2020 yılında gerçek işsizlik yüzde 20 olarak ölçülürken, 2020 yılında kapanan şirket sayısı bir önceki yıla göre yüzde 50 arttı.” Dedi.
Tekin şunları kaydetti: "vergi yükü zaten tamamen yoksul halkımıza yüklenmiş durumda. Tüketiciler, beslenme, barınma, su, elektrik, doğal gaz, ulaşım, eğitim ve sağlık gibi temel gereksinimlerini karşılayamıyor, ya da karşılamakta her geçen gün daha da zorlanıyor. Tüketici hakları pek çok yönüyle ayaklar altına alınmış durumda. Sağlık, eğitim, beslenme, barınma, ulaşım vb. en temel konularda bile kamu yönetimi, görevini olması gerektiği gibi yerine getirmiyor. Temel mal ve hizmetlerden kaynaklı dünyada en yüksek dolaylı vergilerin alındığı iki ülkeden birisiyiz. Ülkemizde dolaylı vergi oranları yeniden gözden geçirilerek, başta akaryakıt üzerinden alınan dolaylı vergiler olmak üzere, tüketiciler üzerindeki vergi yükü mutlaka aşağıya çekilmelidir.”
Biz tüketiciler olarak iktidara sesleniyoruz ve şu çağrıda bulunuyoruz: Yoksulluğun ve açlığın giderilmesi için doğru olan ekonomik ve sosyal önlemleri bir an önce almalısınız. Yaşanan sorunları çözmek yerine sürekli tüketimi özendirecek gelişmelere imza atan iktidarınız şunu unutmamalıdır ki; yalnızca tüketimi özendirmek bu topluma yapılacak en büyük kötülüktük olacaktır.”
Bu duygu ve düşüncelerle, tüketicinin korunmasına yönelik önemli görevler üstlenen, tüm kurum ve kuruluşlara ve bu alanda fedakârca faaliyet gösteren bütün gönüllü tüketici örgütlerine teşekkür ediyor, hepimizin birer tüketici olduğumuz gerçeğinden hareketle tüm vatandaşlarımızın “Dünya Tüketiciler Günü ”nü kutluyorum” dedi.