Torun, “Sarayın ve küçük ortağının dili zehirli dildir. 31 Mart seçimleri öncesi sıkıştıklarında da bu dile sarılmışlardı. Bize zillet ittifakı demişler, halk bizi seçerse milli bekamız hasar alacak iddiasında bulunmuşlardı. Bunların derdi, ülkenin bekası, milletin refahı değil. Bunların tek derdi ellerindeki rantı korumak. Elinden rant gittikçe, milletin gözü açıldıkça zehirli dilleriyle ortamı zehirlemeye çalışıyorlar. Halkın yararına yönetemedikçe, halkın temsilcilerine saldırıyorlar” diye konuştu.
AKP’nin sürekli düşüşte olduğunu gösteren kamuoyu yoklamalarının sonucunun Erdoğan’ı “çileden çıkardığını” belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:
“Saray rejimi ülkemizin ağır ekonomik sorunlarıyla ilgilenmek, halkın refahı için çalışmak yerine gündem değiştirmek için saldırgan bir tutum izlemektedir. Ülkemiz hem içeride ekonomik şartların her geçen gün kötüleşmesiyle çok zor duruma girmiş, hem de sarayın uyguladığı yanlış dış politika sonucu sorunları daha da ağırlaştırmıştır. Bunun faturasını halkımız saraya kesecektir. Bunun her geçen gün verilerini görüyoruz. Yerel seçimler öncesi koru halinde mahalli idareler seçimi yapmadığımızı, ülkenin bekasını oyladığımızı falan söylüyorlardı. Adaylarımıza saldırıyorlardı. Sarayın hangi bekadan bahsettiğini, hangi bekayı önemsediğini, ülkemizi tehdit edenlerin kim olduğunu, bizim belediye başkan ve belediye meclis üyesi adaylarımızın hangi beka sorununa neden olduğunu anlayamamış, doğrusu bu sözlere de çok anlam vermeye çalışmamıştık. Çünkü bizim ne kendimizden ne de halkımızdan en ufak bir şüphemiz yoktu. Ancak, şimdi anlıyoruz ki Saray sıkıştıkça, çıkarları tehlikeye girdikçe bu zehirli dile sarılıyor. Zehirli dile karşı sadece bizden değil, önümüzdeki ilk seçimde halktan da cevabını alacaktır.”