CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, ekonomi verileri üzerinden iktidarın politikalarını
eleştirdi. Genç, yaptığı açıklamada şunları ifade etti:
“17 milyondan fazla vatandaşımız yoksul”
“Türkiye ekonomisi tam anlamıyla bir kara delik haline geldi, halkımızı içine çekiyor!
TÜİK verilerine göre yoksulluk oranı yüzde 21,2. Yani, 17 milyondan fazla
vatandaşımız yoksul. Birleşik Kamu-İş’in araştırmasına göre, dört kişilik bir ailenin
yoksulluk sınırı 71 bin lira, Türk-İş’e göre 68 bin 675 lira. TÜİK’in sınırı ise bunun
yarısı kadar bile değil. Gerçekle bağını koparmış bir TÜİK, halkın gerçeklerini nasıl
görebilir?
“‘Nas böyle emrediyor’ politikaları, halkın sırtına faizle vuruyor”
Vatandaşların borçları artık Everest’e tırmanmış durumda: 4 trilyon lira! Bankalara
ödenen faiz ise 850 milyar lirayı bulmuş. Yani AKP’nin ‘Nas böyle emrediyor’
politikaları, halkın sırtına faizle vuruyor. İroni şu ki, faizle mücadele diyerek halkı faiz
bataklığına ittiler. Halk borçtan boğuluyor ama hükümet hâlâ pembe tablo çizmeye
çalışıyor.
“Dış borç stoku AKP döneminde 394 milyar dolar arttı”
Dış borç stokumuz 525,8 milyar dolara yükseldi. AKP’nin iktidara geldiği 2002’de bu
rakam sadece 131,8 milyar dolardı. Yani 394 milyar dolarlık bir borç artışı var. ‘Faiz
lobisi’ diyorlardı ya, asıl lobinin kim olduğunu hepimiz çok iyi görüyoruz. Bu borçların
faizi için bugüne kadar 245 milyar dolar ödendi. Faiz lobisiyle mücadele ettiklerini
söyleyenlerin aslında lobinin kendisi olduğunu görmek için ekonomist olmaya gerek
yok!
“Artık simit bile lüks oldu”
2024’te Türk lirası alım gücünü tamamen kaybetti. 200 TL’lik banknotla 2009’da 132
dolar alınabiliyordu, şimdi sadece 6 dolar alınıyor. 15 yılda 200 TL’yi çerez parasına
çevirdiler! Ekonomiyi simit hesabıyla anlatmaya alışkınlar, ama artık simit bile lüks
oldu.
“Devlet kurumları ‘batıyor ama şatafatından ödün vermiyor’ modunda”
Sayıştay raporları ise ayrı bir komedi! TMO borç içinde, TRT harcamaları yüzde 90
artmış. Hatta ‘Selahaddin Eyyubi’ dizisi için kostümlere 12 milyon lira harcamışlar.
Hani diyoruz ya, ‘Halk kuru ekmek yerken sarayda pasta kesiliyor’ diye, işte bunun
resmidir. TOKİ’nin 33,5 milyar liralık alacağını tahsil edememesi, ÇAYKUR’un 25
milyar liralık borcunun ödenmemesi, PTT’nin zararda dibe vurması… Devlet
kurumları resmen ‘batıyor ama şatafatından ödün vermiyor’ modunda!
“Bu kadar açıkla ancak gökyüzünü görebiliriz”
Reel sektörün döviz açığı 132,3 milyar dolara çıktı. Dış ticaret açığımız ise 82,2
milyar dolar. Bu kadar açıkla ancak gökyüzünü görebiliriz! 2024’te ithalat azalmış,
ihracat artmış diyorlar ama açık hâlâ devasa boyutlarda. Kapanmayan bu açık,
vatandaşın mutfağındaki yangına odun atıyor.
“Vatandaş artık iki günde bir et değil, etiket okuyor”
Vatandaş artık iki günde bir et değil, etiket okuyor. Hanelerin yüzde 39’u iki günde bir
et, tavuk ya da balık içeren bir yemek bile yiyemiyor. Yüzde 57,5’i ise tatile çıkmayı
hayal bile edemiyor. Ama saraydakiler için tatile gitmek değil, tatil köyü yaptırmak
mesele!
“Geçim olmazsa, sandık gelir; halk gereken cevabı verir”
Halk açken, borçluyken, işsizken şatafat içinde yaşayanların dönemi sona eriyor.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak; adil bir gelir dağılımı, üretken bir ekonomi ve refah
içinde bir Türkiye için mücadelemizi sürdüreceğiz. Geçim olmazsa, sandık gelir; halk
gereken cevabı verir!”