TBMM'de YÖK kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi üzerinde söz alan CHP Balıkesir Milletvekili ve PM Üyesi Mehmet Tüm, rektörlük seçimlerinin KHK ile ortadan kaldırılmasına tepki göstererek, "Kutuplaşma oluyor diye bir seçim iptal edilemez. O zaman , en çok kutuplaşmanın olduğu Muhtarlık seçimlerini de iptal mı edeceğiz. Apartman Yönetici seçimleri ne olacak. Cumhurbaşkanı Apartman Yöneticilerini de atayacak mı?dedi.
Mehmet Tüm konuşmasında özetle şu görüşlere yer verdi.
"Bir ülkenin genetik kodları ile oynamak isteyenler, ilk önce eğitim sistemi ve kadroları ile oynamak isterler. FETÖ nün de eğitime bu kadar önem vermesi, eğitimi ele geçirmesinin nedeni işte budur.
Çünkü Eğitimli bir insan, en güçlü silahtan daha etkilidir. Eğitimi bilimsel metotlarla verirseniz, Aziz Sancar örneğinde olduğu gibi, yetiştirdiğiniz insanlarla dünyaya ışık saçar, insanlığa katkı yaparsınız.
Ama eğitimi , biat kültürü, kayyum anlayışı ile verirseniz, kurşun askerler yetiştirirsiniz. Bu askerlerde kime biat etmişlerse onların emrine girer. İşte tehlikeli olan, tüm insanlığa zararlı olan bu anlayıştır. Bu anlayışı hep birlikte 15 temmuzda gördük ve yaşadık.
14 Yıllık AKP iktidarının üzerinde en çok oynadığı kurum Milli Eğitim Bakanlığıdır. AKP, İktidara geldiği günden beri Milli Eğitimi laik eğitimin dışına çıkarmak için çok büyük bir çaba içerisine girmiştir. 6 Bakan değişikliği bunun en somut göstergesidir. Başka da hiçbir bakanlıkta bu kadar değişiklik olmamıştır.
AKP, geçmişte FETÖ ye teslim ettiği Milli Eğitimi şimdi kendi kadrolarına vermek için, ne kadar demokrat, aydın , eğitimci varsa , onlara soruşturma açıyor, görevden atıyor.
Bunun en somut örneklerini Eğitim-Sen ve Eğitim İŞ üyeleri hakkında açılan davalarda, görüyor tanık oluyoruz. OHAL bahane edilerek, eğitim, her gün çağdaş değerlerden uzaklaştırılıyor, Çağdaş eğitimciler sırf muhalif diye ceza evlerine atılıyor.
Üniversiteler de durum daha da vahimdir. Kapatılan üniversitelerin öğrencileri , devlet üniversitelerine devredildi. Ancak devlet üniversitelerinde var olan kadro açığı , bu yeni öğrencilerle birlikte içinden çıkılmaz bir hal almıştır.
OHAL bahanesiyle her gün göz altına alınan işten el çektirilen akademisyenleri de düşünecek olursak, bunun anlamı önümüzde ki birkaç eğitim yılını kaybetmek demektir.
Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesinde 71 Öğretim Üyesi varken, bu gün bu sayı 50 ye düşmüştür. Şimdi Hükumete ve YÖK’e soruyorum, Tıp Fakültesinde ki dersleri kime verdireceksiniz?
Bu öğrenciler nasıl bir eğitim alacak. Bakın Anadolu da güzel bir tabir var, derler ki, “yarım imam insanı dinden, yarım hekim, candan eder”. Sizin ortaklık yaptığınız FETÖ’cü yarım imamlarınız, insanları dinden de candan da ettiler.
Bari şimdi hekimlerimize kıymayın. Hekimlik ciddi iştir. Yapılacak her hata, her yanlış insan yaşamı ile ölçülür. Üniversite, evrensel eğitim veren kuruluş demektir. Öğrencilere sadece öğretim vermez, yaşama hazırlar, demokratik kültürün de yerleşmesene katkı verirler.
Şimdi siz her şeyde olduğu gibi, üniversitelerde de oluşan demokratik kültürü yok ediyorsunuz. Bir gecede rektör seçimlerini ortadan kaldırdınız. Gerekçeniz ne ? Seçimler de kutuplaşma oluyor diyorsunuz. Seçim yapıldığında da yine cumhurbaşkanı atama yapıyordu, buna bile tahammül edemediniz.
Boğaziçi Üniversitesinde seçimleri yüzde 86 ile kazanan rektörü yok saydınız. Bildiğiniz gibi en çok kutuplaşma özellikle köylerde ki muhtarlık seçimlerinde yaşanır. Şimdi kutuplaşma var diye , muhtarlık seçimlerini iptal mi edeceksiniz. Apartman Yöneticileri ne olacak, Cumhurbaşkanı mı seçecek.
Böyle bir demokrasi dünyanın neresinde var. FETÖ de biat anlayış vardı. Sizde her yere bir kayyum atıyorsunuz. Bu anlayışla ülkeyi nereye götüreceksiniz. Her gün Milli irade diyorsunuz. Sizin Milli İrade anlayışınız, sadece AKP’ye oy verenlerle sınırlıdır. Bu kabul edilemez.
Bakınız, Hitler, Almanları Dünyanın en üstün ırkı görüyordu. Ancak Bununla yetinmeyerek, kendisini de en üstün Almanı gördü. Dünyanın başına nasıl bir bela açtığını hepimiz çok iyi biliyoruz.
Şimdi siz de en üstün Milli İrade biz oy verenlerdir anlayışı ile Türkiye’nin başına zaten bir bela açmadan Bu anlayışınızdan bir an önce vazgeçin. Bu ülkede yaşayan her bireyin iradesi ,Milli irade dir bunu kabul edin. Çağdaş eğitimi yok ederek gideceğimiz her yol karanlıktır. Bir an önce bu anlayıştan kurtulmanız dileği ile Genel kurula saygılar sunarım."
Son Güncelleme: 16.11.2016 16:33