Yazılı bir açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, son dönemlerde AKP’li Sultanbeyli Belediyesi’nin işlem, faaliyet ve kararlarına ilişkin İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na çok sayıda suç duyurusunda bulunulduğunu söyledi.
Tanal, Başsavcılığın Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin ve diğer belediye görevlileri hakkındaki soruşturma izni talebinin İçişleri Bakanlığı ve Sultanbeyli Kaymakamlığı’nın engeline takıldığını aktardı.
CHP’li vekil, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın asfalt ihalesine ilişkin Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin ve diğer belediye görevlileri hakkındaki soruşturma izni talebinin, 10 aydır İçişleri Bakanlığı tarafından masada bekletildiğini belirtti.
SUÇLANAN BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISININ ESKİ ÇALIŞANI BİLİRKİŞİLİK YAPTI İDDİASI
Sultanbeyli Kaymakamlığı’nın da birçok belediye çalışanı hakkında soruşturma izni vermediğini anlatan Tanal, “Kaymakamlığın ‘soruşturma izni verilmemesine’ dair kararlarını, gerekçeleri inceleyince şahsen üzüldüm.
Kaymakamlık, 17 Haziran’da, bir arsa üzerine yapılacak inşaat için verilen 2017/42 sayılı İnşaat yapı Ruhsatının ve 2020/45 sayılı onaylı mimari projesinin Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğine aykırı ve usulsüz verildiği iddiasıyla ilgili Sultanbeyli Belediye Başkan Yardımcısı ve İmar ve Şehircilik Müdürü hakkında bilirkişi olarak görevlendirilen Erkam K. tarafından hazırlanan rapor doğrultusunda soruşturma izni verilmemesine karar verdi.
Suç duyurusunun sahibi olan vatandaş, dosyanın verildiği bilirkişi Erkam K.’nin ‘Sultanbeyli Belediyesi’nin eski çalışanı olduğu, soruşturma konusu olan tarihte şikayetçi olduğu kişilerden olan Belediye Başkan Yardımcısı’nın emrinde çalışan bir raportör olduğu’ gerekçesiyle itiraz etti, görevini kötüye kullandığı iddiasıyla bilirkişiden şikayetçi oldu.
Bu vahim bir iddiadır. Bilirkişilik Yönetmeliği’nin 9. maddesinde bilirkişilerin görevlerini dürüstlük ve tarafsızlık ilkeleri doğrultusunda yerine getireceklerinin altı çiziliyor. ‘Bilirkişi, yakınlarının veya iş ilişkisinin bulunduğu kişi, kurum veya kuruluşların, tarafı olduğu ya da ilgili bulunduğu davalarda görevlendirmeyi kabul edemez’ deniliyor. İddia edildiği gibi böyle bir bilirkişi görevlendirilmesi yapılmışsa son derece düşündürücüdür. Eğer samimi olunsa, gerçeklerin ortaya çıkarılması hedeflense başka bir bilirkişinin görevlendirilmesi gerekirdi” dedi.
Tanal şöyle devam etti: “Kimlerin bilirkişi olacağı, hangi kriterler dikkate alınarak bilirkişi görevlendirileceği yasalarda ve yönetmeliklerde açıkça belirtilmiştir. Bilirkişi hakkında yapılan şikayetin neticesi ne olur bilmem ama bilirkişilerin cezai ve hukuki sorumlulukları vardır.
Bilirkişilik Yönetmeliği’nin 58. maddesinin 1. fıkrasına göre bilirkişi, Türk Ceza Kanunu anlamında kamu görevlisidir. Söz konusu maddenin 2. fıkrasında ise bilirkişinin kasten gerçeğe aykırı mütalaada bulunması halinde, Türk Ceza Kanunu’nun 276’ncı maddesi uyarınca sorumlu tutulacağı vurgulanmaktadır.”
ÖZEL HASTANE ‘KAMU HİZMET BİNASI’ YAPILDI
Sultanbeyli Kaymakamlığı’nın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma izni talebini geri çevirdiği bir başka soruşturma dosyasının da Sultanbeyli’de bulunan özel bir hastanede İmar Kanunu’na aykırı olarak ek inşaat yapıldığı, belediye yetkililerinin inşaat faaliyetlerine herhangi bir müdahalede bulunmadığı iddialarını içerdiğini belirten Tanal, şunları söyledi:
“Sultanbeyli Kaymakamlığı’nın karar yazısında, tartışmaların odağındaki özel hastane binası, ‘kamu hizmet binası’ olarak nitelendiriliyor. Kaymakamlık özel hastaneyi kamu hastanesiyle aynı kefeye koyuyor? Özel hastanenin hangi kanun maddesine göre kamu hizmet binası olabildiğini açıkçası biz de merak ediyoruz. Kamu, kamu hizmeti ve kamu hizmet binasının anlamının ne olduğunu bir kağıda yazıp, bir kamu binası olan kaymakamlık binasına asmak lazım! Ayrıca Kaymakamlık, özel hastanenin ek inşaatını ‘basit onarım ve tadilat’ olarak nitelendiriyor. Ek inşaatın nasıl yükseldiğini tüm Sultanbeyli halkı gördü. Önceki ve sonraki fotoğraflara ulaşılabilir. Bu ek inşaat nasıl ‘basit onarım ve tadilat’ olabiliyor? Soruşturma izni verilmemesine dair kararlara bakınca, sanki inceleme yaptık demek için içerik doldurulmuş. Amacın maddi gerçeğe ulaşmak olup olmadığı konusunda tereddüde düştüm.”
Son Güncelleme: 19.07.2020 13:39