CHP’li Bülbül Meclis Başkanlığı’na sunduğu dilekçede şunları söyledi:
“Lozan ve Paris Antlaşmalarına göre Türkiye toprağı olan ve Aydın iline bağlı Eşek Adası 2004 yılından beri egemenlik hakkının Yunanistan’a devredildiğine dair hiçbir antlaşma mevcut olmadığı halde iki ülke arasında zaman zaman bazı anlaşmazlıklara neden olmaktadır. Yunanistan Eşek Adası’nda tabiri yerindeyse işgalci bir politika işletmektedir.
Uluslararası hukuk bağlamında gerçekleşen bir diğer ihlal ise silahsızlanma ilkesinin ihlalidir. 16 yıldır devam eden işgalle birlikte adada askeri üsler kurulmuştur. Adada mevcut olan silahlanma Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropulu’nun ziyaret fotoğraflarından da görülmektedir. Silahsızlanma ilkesi başta uluslararası barışın korunması ve sağlanması amacı taşımakta olup Eşek Adasındaki mevcut durum Türkiye’yi tehdit eder durumdadır.”
DAVUTOĞLU HATIRLATMASI
“Bunların yanı sıra, Eşek Adasının Yunanistan tarafından işgal edilip edilmediği ve egemenlik hakkının kimde olduğu belirsiz olan Ege Adaları hakkında 2013 yılında Dış İşleri Bakanlığına soru önergesi verilmiştir. Dönemin Dış İşleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından verilen yanıtta, adaların egemenliği ve silahsızlandırma politikasıyla ilgili sorunun Lozan ve Paris Antlaşmalarının yorumu ile alakalı hukuki bir mesele olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Davutoğlu tarafından Adalara ilişkin sorunların temel haklar ve menfaatler gözetilerek çözülmesinin arzu edildiği ifade edilmiştir. Bu kapsamda Eşek Adasının egemenlik hakkının kimde olduğu, işgal edilip edilmediği soruları yanıtlanmamış olup muğlak cevaplar verilmiştir.”
“ULUSLARARASI HUKUKTAN DOĞAN HAKLARIMIZIN KULLANILMASI YASAMANIN ASLİ GÖREVİDİR”
“Eşek adasında 16 yıldır devam eden “işgal” denilebilecek durumun sona erdirilmesi ve öncelikli olarak hukuki çözüm önerilerinin sunulması, Ege Denizinde bulunan ve Yunanistan tarafından işgale uğramış diğer adalar açısından da örnek teşkil etmesi önemlidir. Türkiye’nin egemenlik hakkını ihlal eden bu girişime ilişkin uluslararası hukuktan haklarımızın kullanılması ve topraklarımız üzerindeki haklarımızın kullanımı yürütmenin olduğu gibi yasamanın da asli görevidir. Bu bağlamda Anayasanın 98 inci İç Tüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis Araştırmasına açılmasını arz ederiz.”