HDP'li Yıldırım'ın soru önergesi şöyle:
"TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Aşağıdaki sorularımın Başbakan Binali Yıldırım tarafından Anayasa’nın 98’inci ve TBMM İçtüzüğü’nün 96’ıncı ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını arz ederim.
19 Aralık ile 26 Aralık 1978’tarihleri arasında Maraş ilinde Alevi yurttaşlara dönük gerçekleşen katliam üzerinden 38 yıl geçmiştir. Resmi rakamlara göre yedi gün süren olaylar sırasında 105 Alevi yurttaş yaşamını yitirmiş, Alevi yurttaşlara ait 200’ün üzerinde ev yakılmış, 100’e yakın işyeri tahrip edilmiştir. Yirmi üç yıl süren davalar sonunda 22 kişi idam, 7 kişi müebbet hapis, 321 kişi de 1–24 yıl arasında ceza almıştır. Katliamda önemli rol oynayan 68 kişiye ise ulaşılamamıştır. Maraş Katliamı, 12 Eylül Darbesi’ne sebep olan olaylardan biri olarak kabul edilmektedir. Aradan geçen 38 yıllık zaman diliminde Alevi toplumunda bu katliamın psikolojik travması ve endişesi hala sürüyorken, çoğu kez katliamın anmasın yapılmasına bile müsaade edilmiyorken, toplumun tüm kesimlerinin bu katliamla yüzleşmesine dönük herhangi bir çalışma görünmüyorken, alevi toplumunun yaşadığı bölgelerde demografik yapının tamamen değiştirilmesine dönük sosyal, politik ve kültürel müdahalelerde bulunulduğu, bölge nüfusunun nerdeyse on katı olan, selefi anlayışta bir nüfusu getirip bölgeye yerleştirmenin masumane bir durum olmadığı yönünde açıklamalar kamuoyuna yansımıştır. Yine çeşitli Alevi Kurumları ve halkın, yaşadıkları bölgenin yanına mültecilerin yerleştirilmesi durumunda, Alevi-Sünni çatışmalarının başlayabileceği yönündeki açıklamaları dikkat çekmektedir. Ayrıca, kamplara yerleştirilecek mültecilerin arasına Ortadoğu’da Alevilere yönelik katliamlar yapan cihatçı çete mensuplarının sızabileceği ihtimali ise iddia edilen konular arasındadır. Alevi toplumunda Maraş, Çorum, Malatya, Sivas gibi derin yaralar açan acı olaylara zemin oluşturan atmosferin canlı tutulmaya çalışıldığı, bununda özellikle iktidar yanlısı siyasilerin Alevi toplumuna yönelik ayrımcı tutumları sonucunda artan nefret suçlarıyla gözlemlendiği çeşitli zamanlarda basına yansıyan iddialar arasındadır. Bu bağlamda;
- Toplumun tamamının Maraş katliamı ile yüzleşmesi adına sosyal, politik, kültürel ekonomik temelde herhangi bir çalışmanız var mıdır? Yok ise yapılması planlanmakta mıdır?
- Maraş Katliamı ile ilgili olarak Hakikat ve Yüzleşme Komisyonu çalışmanız bulunmakta mıdır?
- Maraş Terolar Bölgesine kamp yapılması kararı hangi kurul veya kurumlar tarafından alınmıştır? Mezhep çatışmasını körüklemeye yönelik planlanan bu kampın kararı MGK toplantılarında mı tavsiye edilmiştir?
- Maraş’ın Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Aşağı Terolar mahallesinde halkın itirazlarına rağmen yapılan mülteci kampının, bölgede bir katliam zemini oluşturma tehlikesine karşın ne tür önlemler alınmıştır? Alınmamışsa neden alınmamıştır?"