CHP Ankara Milletvekili ve TBMM Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Üyesi Gamze Taşcıer, İnsan Hakları Eylem Planı’nı kadınlar açısından değerlendirdi. Taşçıer'in konuyla ilgili açıklaması şöyle:
TÜM SÖZLER KAĞIT ÜZERİNDE KALDI: Ortada bir inandırıcılık sorunu var. Aynı zamanda bir samimiyet sorunu da var. İktidar samimi olsa zaten bugüne kadar bunlar uygulanırdı. Biz uygulamaya geçmesi noktasında her türlü desteği vermeye dünden hazırız, ama mevcut yasaları dahi uygulamayan veya uygulatamayan, İstanbul Sözleşmesi’ne açıktan cephe alan bir zihniyet, bu adımları nasıl atacak, bunu da sormak zorundayız. İktidar zaten yapması gerekeni, taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler gereği yapmaya mecbur olduğu konuları vaat olarak önümüze koyuyor. AK Parti döneminde kadınlar için verilen tüm sözler kağıt üzerinde kaldı. Umarız yine öyle olmaz, ama şimdiye kadarki olanlara bakınca çok da ümitli olmak pek mümkün değil.
ÖLDÜRÜLEN KADINLARIN AHI NE OLACAK: Eşe karşı işlenen suçlarda cezayı artıran nitelikli halin boşanılmış eşi de kapsayacak şekilde genişletilmesi başlığı oldukça önemli. Çünkü boşandığı eşini öldüren katiller suçun nitelikli halinden yani üst limitten ceza almıyordu. Ancak ben bununla ilgili teklifimi dokuz ay önce verdim. Değil gündeme alınmak, tek bir kelime dahi etmedi iktidar yetkilileri. Verdiğimiz tüm hayati kanun teklifleri gibi raflarda tozlandırıldı bu teklif de. Şimdi eylem planında ‘yapacağız’ diyorlar, umarız yaparlar ama bu süreçte boşandığı eşinden şiddet gören ve öldürülen kadınların ahı ne olacak? Bu yasa değişse bile geriye yürümeyeceği için onların katilleri üst limitten ceza almayacak. Bekletmenin sonucu işte bu. Anlaşılan o ki eylem planının kadınlar için olan kısmı, kendilerinin kadınları gördüğü şekliyle ‘vitrin malzemesi’ olarak rapora eklenmiş.
ÖĞRENCİLERE TERCİH EDİLEN KELEPÇE SIRASI ERKEKLERE GELMİYOR: Planda elektronik kelepçe ile ilgili de bir atıf var. El insaf demek lazım. Yıllardır söylüyoruz, elektronik kelepçe uygulaması hayat kurtarır, bir an önce sayısını artırın, kullanımını genişletin diyoruz. Ama iktidar elektronik kelepçeyi haklarını arayan üniversite öğrencilerinde kullanmayı tercih ettiği için kadına yönelik şiddet uygulayan ya da tehdit eden erkeklere kelepçe sırası gelmiyor! Israrlı takiple ilgili düzenleme yapılacağı söyleniyor, CHP olarak bununla ilgili de kanun teklifimiz vardı, oralı olmamışlardı. Dava konusu olmayan özel hayata ilişkin hususların mahkemelerde suçlular tarafından öne sürülmesinin engellenmesi gerektiğini de yıllardır söylüyoruz. Bizim söylememizin de ötesinde, İstanbul Sözleşmesi’nde de bu husus var zaten. Uygulamayan ve uygulatamayan bizzat iktidarın kendisi. Sizin Genel Başkanınız ve Genel Başkan Vekiliniz çıkıp İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmalı derse, kamu görevlileri de bu sözleşmeyi uygulamamayı kendine hak görür. Dolayısıyla öncelikle halledilmesi gereken husus, kadını ikinci sınıf insan gören zihniyetin değişmesidir. Bu değişirse kağıt üzerindekileri uygulamayı da başarırsınız.”