Nitekim bu yıl eğitim döneminin başlamasıyla birlikte yurtlardaki dini içerikli etkinliklerin sayısı da artmış; Fevzi Çakmak Erkek Öğrenci Yurdu’nda geçtiğimiz senelerde açılan saz kursu, İngilizce kursu benzeri etkinlikler yerine Kur-an, Arapça, Osmanlıca, Siyer-i Nebi gibi kurslar açılmıştır. Yurtta kalan öğrencilerin ifade ettiği üzere, cemaat ve tarikatlar her hafta yurt yönetiminin izni ile   “Rabbinden Sana Davet var!”, “Sünnet Olmadan Ümmet Olmaz”, “Haydi Üniversiteli Gençler Umreye” ve benzeri başlıklar altında sohbetler gerçekleştirilmektedir. Yurttan atılma çekincesiyle isimlerini veremeyen öğrenciler, yurtta gerçekleştirilen cemaat ve  tarikat etkinliklerinin neredeyse tamamının İslamiyet, Osmanlıcılık üzerine yapıldığını vurgulamaktadırlar. Yine öğrenci aktarımına göre yurda bir avukatın gelerek mesleki tecrübelerini anlatacağı duyurusu yapılmış ancak yurda gelen kişi dini sohbet gerçekleştirmiştir.  Sümer Erkek Öğrenci Yurdu’nda da öğrencilerin ders çalıştıkları etüd odaları sohbet odalarına çevrilmiş; bu çalışma odalarından birisi de devlet tarafından atanan Diyanet personeline tahsis edilmiştir. Oluşturulan sohbet odalarında Nur Cemaatine mensup kişilerin gelip vaaz verdiği çeşitli ikramlar yapıldığı öğrenciler tarafından aktarılan bilgiler arasındadır. Yurtlarda yapılacak olan sohbet toplantılarının duyuruları yurda asılı afişlerde, “Aklınıza gelen tüm imani meselelerin cevabını merak edenler var mı? Dünyaya niçin geldik? İnsan olarak vazifemiz nedir? Namaz niçin vardır? Günahlar insan fıtratını nasıl bozar?”  ve benzeri birçok sorunun altında “Ve devamını merak edenler için kaçınılmaz fırsat!” sloganıyla yer aldığı; afişlerin altında ise Akdeniz Kültür ve Eğitim Vakfı ile birlikte Kredi Yurtlar Kurumu’nun imzasının bulunduğu dile getirilen hususlar arasındadır. Konuya ilişkin öğrenci yurdu yetkilileri ise Spor Genel Müdürlüğünden gelen talimatları uyguladıkları yönündedir.​ Konu hakkında Başbakanın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na sunmuş olduğumuz soru önergesi ektedir:

"TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Aşağıdaki sorularımın, Başbakan Sayın Binali YILDIRIM tarafından Anayasa’nın 98 inci ve TBMM İçtüzüğü’nün 96 ile 99 uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını saygılarımla arz ederim. 12.12.2017

Adana’da üniversite öğrencilerinin kaldığı devlet yurtlarında, tarikatlar ve cemaatlerin çeşitli etkinlikler düzenlediği; ders çalışma ve etüt salonlarının dini sohbet salonuna dönüştürüldüğü yönünde kamuoyunda çeşitli açıklama ve haberler mevzubahistir. Nitekim bu yıl eğitim döneminin başlamasıyla birlikte yurtlardaki dini içerikli etkinliklerin sayısı da artmış; Fevzi Çakmak Erkek Öğrenci Yurdu’nda geçtiğimiz senelerde açılan saz kursu, İngilizce kursu benzeri etkinlikler yerine Kur-an, Arapça, Osmanlıca, Siyer-i Nebi gibi kurslar açılmıştır. Yurtta kalan öğrencilerin ifade ettiği üzere, cemaat ve tarikatlar her hafta yurt yönetiminin izni ile “Rabbinden Sana Davet var!”, “Sünnet Olmadan Ümmet Olmaz”, “Haydi Üniversiteli Gençler Umreye” ve benzeri başlıklar altında sohbetler gerçekleştirilmektedir. Yurttan atılma çekincesiyle isimlerini veremeyen öğrenciler, yurtta gerçekleştirilen cemaat ve tarikat etkinliklerinin neredeyse tamamının İslamiyet, Osmanlıcılık üzerine yapıldığını vurgulamaktadırlar. Yine öğrenci aktarımına göre yurda bir avukatın gelerek mesleki tecrübelerini anlatacağı duyurusu yapılmış ancak yurda gelen kişi dini sohbet gerçekleştirmiştir. Sümer Erkek Öğrenci Yurdu’nda da öğrencilerin ders çalıştıkları etüd odaları sohbet odalarına çevrilmiş; bu çalışma odalarından birisi de devlet tarafından atanan Diyanet personeline tahsis edilmiştir. Oluşturulan sohbet odalarında Nur Cemaatine mensup kişilerin gelip vaaz verdiği çeşitli ikramlar yapıldığı öğrenciler tarafından aktarılan bilgiler arasındadır. Yurtlarda yapılacak olan sohbet toplantılarının duyuruları yurda asılı afişlerde, “Aklınıza gelen tüm imani meselelerin cevabını merak edenler var mı? Dünyaya niçin geldik? İnsan olarak vazifemiz nedir? Namaz niçin vardır? Günahlar insan fıtratını nasıl bozar?” ve benzeri birçok sorunun altında “Ve devamını merak edenler için kaçınılmaz fırsat!” sloganıyla yer aldığı; afişlerin altında ise Akdeniz Kültür ve Eğitim Vakfı ile birlikte Kredi Yurtlar Kurumu’nun imzasının bulunduğu dile getirilen hususlar arasındadır. Konuya ilişkin öğrenci yurdu yetkilileri ise Spor Genel Müdürlüğünden gelen talimatları uyguladıkları yönündedir.

Bu bağlamda;

1. Adana’da devlet yurtlarında tarikat ve cemaat üyelerinin öğrencilere yönelik sohbet etkinlikleri düzenledikleri doğru mudur?
2. Adana dışında başka devlet yurtlarında da sohbet etkinlikleri düzenlenmekte midir?
3. Cemaat ve tarikat üyeleri hangi gerekçe ile sohbet etkinlikleri düzenlemektedir?
4. Yurtlarda öğrencilerin eğitimlerine katkı sunacak olan yabancı dil yahut müzik gibi sair etkinliklerin kaldırılması ve yerlerine sohbet toplantılarının konulma amacı nedir?
5. Bu toplantıların devlet eliyle gerçekleştirilme ve öğrencilerin bu toplantılara katılımlarının zorunlu kılınma amacı nedir?
6. Devlete ait yurtlarda cemaat ve tarikat üyelerinin sohbet etkinlikleri düzenlemeleri hükümet programınız çerçevesinde mi gerçekleşmektedir?
7. Üniversite eğitimi gören gençlere bilimsel bilgi yerine dini bilgilerin verilme gerekçesi nedir?
8. Yeterli olmayan çalışma alanlarının kısıtlanması ve bu alanların dini sohbet alanlarına çevrilmesiyle hedeflenen nedir?
9. Sohbet türü etkinliklerin öğrencilere dayatılması ile hedeflenen nedir?
10. Türkiye’deki öğrenci yurtlarının kaçı Yurt-Kur’a, kaçı MEB’e ve kaçı tarikatlara bağlıdır?
11. Devlete bağlı yurtların tıpkı tarikatlara bağlı yurtlarda olduğu gibi dini referanslara ağırlık veren birimlere dönüştürülme sebebi nedir?
12. Devlete bağlı yurtlarda farklı din ve inanç gruplarına bağlı öğrenciler kaldığı halde sünni inanışa göre etkinlikler düzenlenmesi ayrımcılık teşkil etmiyor mu?
13. Öğrenci yurtlarındaki bu işleyişi kim yönetiyor ve bu etkinlikler kimin talimatıyla gerçekleşiyor?
14.  Dini inanç ve bunun vecibeleri kişiye münhasır olup bu tür etkinliklerin yurt bünyesinde kolektif biçimde gerçekleştirilme sebebi ve amacı nedir?
15.  Kredi Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların resmi sosyal medya hesaplarında ifade edilen “manevi rehber” kimdir? Manevi rehberin görev tanımı nedir? Hangi hukuksal dayanak ve gerekçe ile öğrencilere rehberlik etmektedir? Yapılan “sohbet”lerin içeriği nedir?
16. Devlet yurtlarını tercih eden öğrenciler için dini ve ideolojik baskı teşkil eden bu uygulamanın aynı zamanda Anayasal ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan din ve inanç hürriyetinin gaspı anlamına gelmiyor mu?
17. Ailelerinin devlete emanet ettiği çocukların dini ve ideolojik baskı altına alınması sizce doğru bir uygulama mıdır? Eğitim amacı ile yurtlarda barınan öğrencilerin böylesi bir baskıya tabi tutulmasının telafisi imkânsız zararlara mahal vereceği riskinden hareketle bu uygulamaya son verilmesi gündeminizde olacak mıdır?"