Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürü Yavuz Erdal Kayapınar ve Genel Müdür Yardımcısı Hidayet Uysal hakkındaki “FETÖ soruşturması”nın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun akrabası Sadık Soylu’nun girişimiyle kapatıldığını ileri sürmüştü. Peker, Kayapınar ve Uysal hakkındaki ihbar tutanağını da paylaşmıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nun yürüttüğü soruşturmaya 1,5 yıl sonra “FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü Üyesi olduklarına dair herhangi bir delil ya da veriye ulaşılamadığı” gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği ortaya çıkmıştı. Savcılık kaynakları, Kayapınar ve Yavuz hakkında ihbarda bulunan Fevzi Bubilik’in “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda ‘çantacılık yaptığını ve iş takibi için’ temasta bulunduğunu” ifade etmişti.
BAKANLIK DA SORUŞTURMUŞ
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan edinilen bilgiye göre ise Uysal, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü'ne gönderildi. Ayrıca Kayapınar ve Uysal'ın isminin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 15 Temmuz askeri darbe girişiminin ardından kurulan komisyona havale edildiği ve buradaki soruşturmanın da "bir şey bulunamadığı için sonlandırıldığı" öğrenildi.
Bubilik, ihbarına ve savcılığın “çantacı ve iş takipçisi” değerlendirmesine ilişkin konuştu.
Bir gün sonra konuşan Bubilik; soruşturmayı yürüten savcının kendi ifadesini almadan soruşturmayı kapattığını söyleyerek, savcıya “Bu konuyla ilgili yapmış olduğum ihbardan sonra savcılık gelip beni ifadeye çağırmadı. Çağırsa gene giderim” çağrısını yaptı.
“İFTİRA DAVASI AÇSIN, YÜZLEŞELİM”
Bubilik, Kayapınar ve Uysal’ın; iddiaları karşısında “iftira ya da tazminat davası dahi açmadığını” dile getirerek, “Açsın arkadaş. İftira davası açsınlar, mahkemeye gidelim yüzleşelim” dedi.
Bubililk, Uysal ve Kayapınar ile İstanbul’da bir inşaat yapmak istemelerinin ardından tanıştıklarını, bu inşaata 2,5 emsal istediklerini ve bu talepleriyle ilgili 5 kez toplantı yaptıklarını söyledi. Bubilik, inşaat yapmak istedikleri yerde 4,5 emsale kadar emsaller olduğunu belirterek, “Orada bazı istemler oldu. O istemler karışlanmadığı için bizim tarafımızdan iptal edildi konu. İstem ne istenebilir? Maddi menfaattir bunlar. O, 3 istedi, biz 1 verdik. Anlaşılamadı, konu iptal edildi. Ben çantacı değilim. Ben firma adına vekaletle iş götüren, işi takip eden bir insanım. Ortak olarak takip eden bir insanım, şirket olarak” diye konuştu.
“KRİPTO OLUP OLMADIĞINI SORUŞTURMADI MI?”
Bubilik şöyle konuştu:
"FETÖ ile mücadelede önemli olan ihbarlardır. Vatanını milletini seven bir insan olarak bunu ihbar ettim, devletin yetkili organları bunu araştırmakla sorumludur. İhbar edeni neden açığa veriyorsun, kimliğini medyaya ulu orta kim veriyor, bu sızıntı nereden? İhbar edilenin önü kesilmez mi ‘başımız belaya girecek’ diye. İsimler kimler, Yavuz Erdal Kayapınar Hidayet Uysal, bir buçuk sene araştırmadan sonra takipsizlik verilmiş. Bunlar genel müdür üst düzey bürokrat, bunlar geri zekalı mıdır ki Bylock kullansınlar. Ya da çok mu aptallar, Bank Asya’ya para yatırsınlar, farklı bir şey yapsınlar. Savcı bey ya da savcılar bunların kripto olup olmadığının soruşturmasını yapmadı mı?"
“CEZA ALAN AKP’Lİ VEKİLİN DANIŞMANIYDI”
Bubilik, Uysal’ın “FETÖ üyeliğinden ceza alan” eski AKP milletvekili Hasan Hami Y.’nin danışmanlığını yaptığını iddia ederek, “Bunu sormuşlar mı, soruşturmuşlar mı? Bu FETÖ’cüler danışmanlarını normal vatandaşlardan alırlar mı? Bu akla, mantığa uygun mudur?” diye sordu.
İhbarlarının dikkate alınmadığını vurgulayan Bubilik, "2019 ikinci ayında şikayet etmişim. 2021 yılında çete liderinin elinde salladığı belgeden bu çıkıyorsa, Peker onu sallamasaydı çıkmayacak mıydı. Sallanmayan ne kadar dosya var, yazık değil mi" dedi.
Bubilik, ihbar tutanağının Peker’e “FETÖ” hakkındaki ihbarların önünün kesilmesi için servis edildiğini ileri sürdü.
“İŞİN BÖYLE OLMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİLER”
Bubilik, Kayapınar ve Uysal’ın; istediği emsali verse bile iddiasındaki unsurları gördükten sonra ihbarda bulunacağını dile getirdi. Bubilik, Kayapınar ve Uysal’a “rüşvet teklifinde bulunmadığını” söyleyerek, “Direk para istiyorum demedi. Esas tezgah budur. Dini yerlere bağış olur, şu olur, bu olur. Ben hiçbir kamu görevlisine rüşvet teklif etmedim. Kendileri işin böyle olması gerektiğini söylediler, biz de buna gelmedik” dedi.
"MESNETSİZ İFTİRALARA İLİŞKİN KONUŞMAK İSTEMİYORUM"
Bubilik'in iddialarına ilişkin telefon ile aradığımız Kayapınar'ın danışmanı, randevuları nedeniyle soruları yazılı yanıtlamak istedi ancak konuya ilişkin yazılı olarak yönelttiğimiz 6 soruya ise yanıt vermedi.
Danışmanı, Kayapınar'ın; "Mesnetsiz iftiralara ilişkin konuşmak istemiyorum" yanıtını iletti. Konu hakkında görüşünü almak istediğimiz Uysal ise bakanlıktaki bürokratlar aracılığıyla Kayapınar gibi "mesnetsiz iddialara ilişkin konuşmak istemediği" mesajını iletti.
(Anka)