Hakkında 9 yıl 8 ay hapis cezası verilen CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu açıklama yaptı.
Kaftacıoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Siyasi parti temsilcileri, demokratik kitle örgütleri. Türkiye'nin güzel memleketimden akıp gelen dostlar hepinize merhaba diyorum. Bugün burada beni yanlız bırakmadız.
Adaleti yok edenlerin kulaklarına birarada olduğumuzu haykırıyorusunuz. Hepinize teşekkür ederim.
"KARARLAR SARAY ODALARINDA ALINIYOR"
Açılan davalarda kararlar duruşma salonlarında değil Saray odalarında alınıyor.
Vesayetçi iktidara karşı mücadelemiz daha yeni başlıyor. Onlar sanıyorlarki baskı yaptıkça, ceza verdikçe korkacağız.
"BEDELİ NE OLURSA OLSUN SUSMAYACAĞIZ"
Saray vesayetine son verene kadar bedeli ne olursa olsun susmayacağız.
O kaybetti, biz kazandık. Korkutmaya çalışsalarda inandığımız eşitlik yolundan döndürmeye çalışsalarda ne sesimiz kısılır haykırmaktan, ne de vazgeçeriz özgürlükten.
Her seferinde buradan açıkca söylüyorum: Yep yeni bir mevsiye girdik artık. Bu mevsimde ne çiçeklerin açmasını ne de nefes almamızı engelleyecekler.
Bizim bir hayalimiz var bağımsız hukuk devletinin yurttaşları olarak eşit yaşamak istiyoruz. Bu güzel cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak istiyoruz. Hayallerimizden de düşüncelerimizden de asla vazgeçmeyeceğiz.
NAZIM'IN ŞİİRİNİ OKUDU
Dostlarım, kardeşlerim geçen duruşmada okuduğum şiir içeride cezayı arttıcı neden olarak görülüyor. Şiirler güzeldir, şiirler insanları özgürleştirir. Onların yaptığı yargılama değil, sadece cezalandırma olur.
Canan Kaftancıoğlu sözlerini Nazım Hikmet'in "Hapiste Yatacak Olana Bazı Öğütler" şiirinden bir bölüm okuyarak sonlandırdı.
İşte Canan Kaftancıoğlu'nun Nazım Hikmet'in şiirinden okuduğu o bölüm:
"Dünyadan, memleketinden, insandan
umudum kesik değil diye
İpe çekilmeyip de
Atılırsan içeriye,
Yatarsan on yıl, on beş yıl
Daha da yatacağından başka,
'Sallansaydım ipin ucunda
Bir bayrak gibi keşke''
Demiyeceksin,
Yaşamakta ayak direyeceksin.
Belki bahtiyarlık değildir artık,
Boynunun borcudur fakat,
Düşmana inat
Bir gün fazla yaşamak."